'Oy sayımı bir sonraki seçime kadar bile sürebilir ama mazbatanın verilmesi gereklidir'

Yerel seçimlerin ardından mazbata ve itiraz tartışması sürerken, önemli isimler seçim sonrası siyasi ve hukuki atmosferi RS FM’de yorumladı.

Fotoğrafın Tamamı Programında Ahu Özyurt'un sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Ersan Şen, İstanbul ve Ankara'da en çok oy alan isimlere mazbatanın hukuken verilmesi gerektiğini belirtirken, "Şimdi düşünülen, itirazlardan sonra geri almak gerekirse sosyal sıkıntı doğar. Hukuk buna bakmaz. Hukuk yapılması gerekeni söyler. Oy sayımı altı ay bile sürebilir, bir sonraki seçime kadar bile sürebilir ama mazbatanın verilmesi gereklidir" dedi.

'ARTIK CİDDİYET ZAMANI'

Eski Devlet Bakanı Gürcan Dağdaş ise bu bekleme halinin sosyal gerginliğe dönüşme ihtimaline dikkat çekti.

"Sakallı Celal şöyle der. Tanzimat ilan ettik olmadı, meşrutiyet ilan ettik olmadı, Cumhuriyet ilan ettik olmadı biraz da Ciddiyet ilan edelim. Artık ciddiyet gereken bir iklimdeyiz. Merhum Demirel'in dediği gibi bu memleket için 24 saatin çok anlamlı ve öngörülebilir olmadığı bir dönemden geçiyoruz. AKP, dünkü milletle inatlaşanların olduğu iklimde bugün iktidarda. Milletle inatlaşılmaz. Türkiye çok zor günler geçiriyor. 3. Sayfayı okumaya korkuyoruz. Devlet adamı bunun muhasebesi yapmayacak mı?" dedi.

Yerel seçim sonuçlarının dış dünyada Türkiye'ye yönelik bir sempati yarattığına dikkat çeken Gürcan Dağdaş, şöyle devam etti:

"KILIÇDAROĞLU TARİHİ BİR GÖREV YAPTI"

"1991 seçimlerinde Sayın Aydın Menderes'le Sayın Süleyman Demirel'in evindeyiz, Süleyman bey arada koltuktan kalkarak, ‘Hadi Erdal Bey, hadi SHP' diyor. Ben de takıldım, beyefendi SHP'nin genel başkanı mı? Diyerek. Türkiye'de siyaset bütün sandık benim olsun diyemez. Nerede frene basacak, barış iklimini oluşturacak, bunun hesabını yapmak gerek. Bu coğrafya belalı bir coğrafyadır. Bir an evvel itirazların ortaya çıkıp bu işi kapatmak Türkiye'nin selametinedir. Akp'li seçmen kaybettim diye üzgün değil, karşı taraf da mağrur değil. Bu kıymetli bir iklimdir. Hepimiz çok gerginiz. Bu ortamın bozulmadan sürecin tamamlanması gerekir".

Ortamın gerilmesi halinde başka güçlerin devreye girebileceğine dikkat çeken Dağdaş, Kılıçdaroğlu'nun Türkiye'de büyük bir iyilik yaptığını söyledi.

"En ağır fay hattımız Alevi-Sünni meselesidir. Millet ittifakı Sünni bir yapıyla Alevi bir Genel Başkanın el sıkışmasıdır. Bu çok kıymetlidir. Irak'a Suriye'ye bakalım. Cumhuriyet'in bütün iddiasına rağmen Alevi ve Sünni vatandaşlarımızı aynı mahallede oturtamadık. İcrada bile bir el sıkışması olursa bu şans olur" diyen Gürcan Dağdaş, "Ankara'yı çalıştırmazsanız, Tayyip bey gelen giden devlet misafirlerine kendisi mahçup olur. Çamur olursa bunun hesabını o verecek. İstanbul'u çalıştırmazsanız turist gelmez. Vergi toplayamazsınız, bu merkezi bütçede karşınıza çıkar. İstanbul ve Ankara ile ilgili ivedi bir şekilde basıncı yükseltmeden sürecin tamamlanması gerekir" ifadesini kullandı.

"YENİ PARTİNİN TAM DA ZAMANI"

Programa katılan bir diğer isim, PİAR Araştırmanın kurucusu Kadir Atalay, Cumhur İttifakının sanılanın aksine genelde çok büyük oy kaybetmediğini, AK Parti ve MHP arasında geçişkenliğin oyları koruduğunu söyledi. Yeni bir parti kurulması için ortamın uygun olmadığı yorumlarına ise şu yanıtı verdi:

"Kendini kararsız olarak tanımlayan bir kitle var, bu kitle bu seçimde adres aradı, İyi Parti'ye baktı. O, CHP ile ittifak yapan fazla laik bir parti olarak gözüktü ve doğal olarak oraya gitmediler. Onun yerine MHP'ye gittiler. Şu anda ortam, Ak Parti'den kopacak %10'luk bir kitleye hitap edecek parti için en doğru ortamdır. Bu parti aynı zamanda MHP ve HDP'den de oy alacaktır"