'Suriye'ye Rusya, İran, Lübnan, Irak ve BAE gibi ülkeler dışında yardım yok'

Özuğurlu’ya göre depremle felaketi katlanan Suriye’de sadece Rusya, İran, Lübnan, Irak ve BAE gibi ülkeler yardım eli uzattı. ABD ve Batı’nın halkın yönetime isyanı için uğraştığını belirten Özuğurlu “Suriye’ye…” diyerek yapılan yardımların radikal İslamcı gruplara gittiğini vurguladı. Özuğurlu’ya göre Suriyeliler ise Batı’nın ikiyüzlülüğüne öfkeli

Türkiye’de Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki iki büyük depremin Suriye’nin kuzey bölgelerini de enkaza çevirmesiyle dikkatler ABD öncülüğündeki Batı’nın Suriye’ye uyguladığı ağır yaptırımlara çevrildi. Heyet Tahrür üş Şam (Suriye el Kaidesi) idaresindeki bölgeler dahil olmak üzere Halep, Lazkiye, Tarsus hattındaki can kaybı resmi olarak 1400’ten fazla ifade ediliyor. Ancak gerçek rakamların çok daha yüksek olduğu değerlendirmeleri var.

Suriye ordusu eşliğinde Rusya askerleri de Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun talimatıyla arama-kurtarma çalışmaları ve insani yardımlar için seferber oldu. İran, Irak ve Lübnan’ın yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri ve Çin de de Suriyelilere yardım için kolları sıvadı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı ve Suriye Kızılayı uluslararası topluma ‘yaptırımları kaldırma’ çağrısında bulundu. Zaten yaptırımlarla beli bükülmüş Suriye halkı, ABD ve AB’nin jeopolitik hedeflerinin en büyük mağduru konumunda.

ABD ve AB yaptırımlarını umursamayan Cezayir’den ve Hindistan’dan arama kurtarma ekipleri ve insani yardım taşıyan bir uçak Suriye’ye iniş yaptı. Dünyadan ‘medeni’ Batı’ya artık bir ‘ekonomik teröre’ dönüşmüş yaptırımları kaldırma çağrıları yükseliyor.

Gelişmeleri yıllarca Suriye'de yaşamış gazeteci yazar Musa Özuğurlu ile konuştuk.

'Suriye felaket üstüne felaket yaşıyor'

Musa Özuğurlu’ya göre felaket üzerine felaket yaşayan Suriye’de Batı halkın yönetime isyan etmesi için çabalıyor. Ancak Özuğurlu isyanın yönetime değil dünyanın ikiyüzlülüğüne yönelik olduğunu vurguladı. Özuğurlu Suriyelilerin yardım eli uzatan BAE dışında Arap dünyasına da öfkeli olduklarını dile getirdi:

“Kesinlikle şöyle bir durum var. Suriye felaket üstüne felaket yaşıyor. Ve halk isyan ediyor artık. İsyan dediğim yönetimine karşı bir isyandan bahsetmiyorum. Dünyanı ikiyüzlülüğüne sessizliğine isyan ediyorlar. Özellikle Arap kamuoyu olarak çok ciddi bir tepki söz konusu. Çünkü Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) dışında -elbette İran'ı Arap kategorisine sokmuyoruz- Suriye'ye herhangi bir yardım teklif eden bile yok. Dolayısıyla çok büyük bir yalnızlık yaşıyor Suriye bu anlamda. Hem Batıdan ABD'Den AB'den bir ambargo var, 2011'den bu yana var. Fakat son olarak ABD'nin bu Sezar yaptırımlarıyla çok daha ağırlaşmış olan bir ambargodan bahsediyoruz. Dolayısıyla Suriye büyük bir yalnızlık yaşıyor"

'Yönetim yanlısı kim varsa cezalandırılmak isteniyor'

Suriye’den ve dünyadan yapılan çağrılara yanıt dahi verilmediğini belirten Özuğurlu Uluslararası Kızılhaç teşkilatının bile Suriye’ye yönelik ayrımcı tutumuna dikkat çekti. Özuğurlu, ‘Suriye’ye…’ diye sunulan yardımların sadece radikal İslamcı grupların kontrolündeki bölgelere yapıldığını vurguladı. Özuğurlu’ya göre yönetim yanlısı kim varsa cezalandırılmak isteniyor ve bu yolla rejim değişikliği ajandası yeniden uygulanmaya çalışılıyor ama hiçbirisi işe yaramıyor:

“Elbette çağrılar var. Daha çok sivil toplumdan görüyoruz. Diğer taraftan BM nezdinde bir takım duyurular söz konusu Fakat karşıdan bir cevap yok. Böyle olduğu için de Suriye'nin bu çağrıları karşılık bulmuyor. Batı daha önce de Kızılhaç'ın yardımlarında bile tam bir ayrım söz konusuydu Suriye'ye. Suriye Kızılayı her zaman Kızılhaç ile işbirliği yaptı. Fakat uluslararası bir takım yerlerden gönderilen adrese gönderilen yardımlardı. Suriye halkına gönderilen yardımlar değildi. Özellikle yönetime karşı savaşan bölgelere gönderilen yardımlardı. Bu zaten önceden yapılan bir ayrımdı ve şu anda da aynı şekilde örneğin Suriye'nin belli bölgeleri kast ediliyor. Batı'nın açıklamalarında. Yoksa Suriye halkının çektiği zorluklar değil. Yönetim yanlısı kim varsa cezalandırılmak isteniyor aslında bu anlamda ve insanların biraz daha bu zorluklar altında yönetime isyan etmeleri ve dolayısıyla daha önceki ajandanın uygulanmasının, yani yönetimin devrilmesinin kolaylaştırılması hedefiyle hareket ediliyor. Fakat senin de belirttiğin gibi bunların hiçbirisi işe yaramadı, Suriye halkının acılarını artırmaktan başka. Ve bu anlayış bu şekilde devam ediyor."

'Rusya, İran, Lübnan, Irak ve BAE dışında yardım yok'

Özuğurlu Suriye halkının yardımına en baş koşan ülkelerin Rusya, İran, Lübnan, Irak ve BAE olduğunu kaydetti:

"Yardıma koşan ülkeler Lübnan, Irak zaten sınırdaş. Diğer taraftan BAE, bütün Arap ülkeleri arasında derhal ulaştılar. Üzüntülerini belirtmekle beraber somut yardım teklifinde de bulundular. Diğer taraftan Rusya ve İran da var. Kuzey Kore gibi mesajlar da okudum ama teyit edebilecek durumda değilim. Ama biz daha yakın ve gerçek olanlar üzerinde duracak olursak, şu ana kadar bu ülkelerden Suriye'ye yönelik yardım geldi. BAE özellikle nakdi tarafı üzerinde duruyor ki daha önce de böyle bir yardımları oluyor."

'Suriye halkının tamamen feda edildiğini görüyoruz'

Özuğurlu Suriye halkının feda edildiğini belirtirken, Batı’da ‘Suriye halkı’ denildiğinde kullanılan terminolojinin iyi anlaşılması gerektiğini vurguladı. Özuğurlu, burada yaşayan halkın bile değil savaşan silahlı grupların kast edildiğinin altını çizdi:

“Şöyle bir şey var. Batı 'Suriye halkı' dediğinde terminolojilerini iyi anlamak lazım. 'Suriye halkı' dediklerinde yönetime karşı savaşan grupları kast ediyorlar. Hatta bu grupların hakim oldukları yerlerdeki halkı bile kast etmiyorlar. Oradaki insanların bir kısmı da mecburen orada bulunuyor, yani sadece Suriye yönetimine karşı oldukları için değil. Diğer taraftan yardım dedikleri zaman buralara yönelik yardımlar var. Onun dışında yardımları özellikle yönetimin işine gelecek şekilde yapmak istemiyorlar ve burada tamamen Suriye halkının feda edildiğini görüyoruz. Yani bu terminoloji çok önemli bence, herkesin buna dikkat etmesi lazım.”