Bakan Varank: Kent Meydanı'nda bize saldırı olduğunda 'ya üzüldük, geçmiş olsun mesajı' beklerdik

Bursa'da kalabalığa hitap eden Bakan Varank "Şiddete karşıyız. Asla ve kata kim yapıyorsa, kimden geliyorsa şiddet kabul edilmez ama şiddet kim yaparsa yapsın karşı çıkmamız lazım. Kent Meydanında bize bir saldırı olduğunda bu koalisyonun ortaklarından en azından biz de bir açıklama beklerdik. 'Ya üzüldük, geçmiş olsun mesajı' beklerdik" dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, şiddete karşı olduklarını belirterek, "Asla ve kata kim yapıyorsa, kimden geliyorsa şiddet kabul edilmez ama şiddet kim yaparsa yapsın karşı çıkmamız lazım. Bakınız Kent Meydanında bize bir saldırı olduğunda bu koalisyonun ortaklarından en azından biz de bir açıklama beklerdik. 'Ya üzüldük, geçmiş olsun mesajı' beklerdik" şeklinde konuştu.

Varank, 21 yıldır Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Türkiye'ye hizmet ettiklerini, yatırımlar yaptıklarını ve vatandaşları hak ettiği imkanlarla buluşturduklarını anlattı.

14 Mayıs'tan sonra da aynı şevk ve heyecanla buna devam etmek istediklerini söyleyen Bakan Varank, muhalefetin, AK Parti'nin üretim, yatırım ve projelerine hep karşı çıktığını dile getirdi.

Varank, "Ne zaman bir iş yapmaya kalksak, bir yatırım yapmaya kalksak, bir proje üretmeye kalksak hep bizim karşımıza dikildiler. 'Yaptırmayız. Bu iş olmaz' dediler, karşı çıktılar. Biz onlara tabii ki aldırış etmedik. Biz bu millete sevdamızla üretmeye, çalışmaya devam ettik. Hamdolsun şimdiye kadar hem Bursamızı hem Türkiye'yi en güzel eserlerle buluşturduk, kavuşturduk" dedi.

Varank, muhalefetin dediklerini dikkate alsalardı Türkiye'nin otomobili Togg ile şehir hastaneleri ve birçok projenin gerçekleşmeyeceğini ifade ederek, hizmet kervanının devam etmesi için 14 Mayıs'ta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tekrar en güçlü şekilde desteklenmesi gerektiğini vurguladı.

Bakan Varank, "Ben sizlerden söz almak istiyorum. 14 Mayıs'ta Sayın Cumhurbaşkanımızı en güçlü şekilde tekrar cumhurbaşkanı yapmaya var mıyız? Sayın Cumhurbaşkanımız Allah'ın izniyle takımın kaptanı olacak. O kaptan köşkünde oturacak ama onun takım arkadaşlarını da desteklemeniz lazım. Onun ekip arkadaşlarını yalnız bırakmamanız lazım. Cumhur İttifakı'nı Meclis'te çoğunluğa getirmeniz lazım. Eğer onu başarırsak Meclis'te de çoğunluğumuz olursa evvelallah bizim önümüz açık. Bizi kimse durduramaz" diye konuştu.

'Aziz milletimiz bu ülkede teröre tekrar müsaade etmez'

Millet İttifakı'nın seçimi kazanabilmek için "terör örgütleriyle kirli pazarlıklar yaptığını" ifade eden Varank, "PKK'yla pazarlık yapıyorlar. FETÖ'yle pazarlık yapıyorlar. PKK'nın Kandil'deki sözde liderleri her gün açıklama yapıyor. '14 Mayıs'tan sonra İmralı'nın kapılarını kıracağız' diyorlar. '14 Mayıs'tan sonra hapishanedeki teröristleri dışarı çıkaracağız' diyorlar. '14 Mayıs'tan sonra bu ülkeye özerklik getireceğiz' diyorlar" değerlendirmesini yaptı.

"Peki bunu kime güvenerek diyorlar? Kılıçdaroğlu'na güvenerek bunları söylüyorlar ama aziz milletimiz bu ülkede teröre tekrar müsaade etmez. Terör örgütlerinin bu ülkenin gündemini esir almasına müsaade etmez." diyen Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnşallah 14 Mayıs'ta o terör örgütlerinin iddialarını, terör örgütlerinin talepleriyle beraber o yedili koalisyonu Allah'ın izniyle tarihin çöplüğüne gönderecek. Bundan sonra eski Türkiye kalıntılarını biz bu ülkede görmeyeceğiz. Başka bir Türkiye olacak. Yeni bir ufuk açılacak. AK Parti olarak 21 yıldır vesayet odakları ve farklı alanlara sirayet etmiş terör örgütleriyle mücadele ettik. Bunu yaparken vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını ve hizmetleri asla göz ardı etmedik. Bu ülkeyi kalkındıracak hamleleri asla göz ardı etmedik. Bu ülkeyi kalkındırmak istiyorsak, bunu yapmanın yolu katma değerli işler yapmaktan geçiyor. Türkiye'nin artık teknolojide ve sanayide lider olmasından geçiyor. Bunun yolu da karada Togg'u yapmaktan, denizde TCG Anadolu'yu yapmaktan, uzayda İMECE Uydusunu yapmaktan geçiyor. Biz bunları yaptıkça Allah'ın izniyle ekmeğimizi büyüteceğiz. Ekmeğimizi büyüttükçe vatandaşımızın refahını da arttıracağız. Çok daha müreffeh, çok daha aydınlık günleri hep beraber inşa edeceğiz."

'Seçim meydanları şiddeti kabul etmez'

Seçim meydanlarında tartışmaların olabileceğine değinen Varank, ancak siyaset meydanında çatışmanın ve şiddetin asla olmaması gerektiğini bildirdi.

Dün Bursa Kent Meydanında bir olay yaşandığını kaydeden Mustafa Varank, "Bizim mobil aracımızın bulunduğu yerde vatandaşlarımızın Sayın Cumhurbaşkanımızın İstanbul mitingini izlediği yerde HDP'li, Yeşil Sol Partili birtakım insanlar bizim arkadaşlarımıza saldırdılar. Cumhurbaşkanı Adayı Sinan Oğan da seçim otobüsüne saldırı olduğunu açıkladı" dedi.

Erzurum'da birtakım olaylar yaşandığını ve seçim meydanlarının şiddeti kabul etmeyeceğini vurgulayan Varank, "Bu şiddete karşıyız. Asla ve kata kim yapıyorsa, kimden geliyorsa şiddet kabul edilmez ama şiddet kim yaparsa yapsın karşı çıkmamız lazım. Bakınız Kent Meydanında bize bir saldırı olduğunda bu koalisyonun ortaklarından en azından biz de bir açıklama beklerdik. 'Ya üzüldük, geçmiş olsun mesajı' beklerdik. CHP'nin il başkanından, İYİ Parti'nin il başkanından, DEVA'nın il başkanından. Bunlardan hiç ses çıkıyor mu? Çıkmıyor" ifadelerini kullandı.

Bakan Varank, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Başka bir hadise olduğunda herkesi neredeyse 'Sen açıklama yapmadın' diye tehdit etmeye başlıyorlar. Onun için şiddete karşıyız ama ikiyüzlülüğe karşıyız. Bize bir saldırı olduğunda da bir zahmet siz de bunun karşısında durun. Bizim yanımızda yer alın. Şimdi otobüslerin taşlanmasından bahsedenler 2011 yılında Sayın Cumhurbaşkanımızın otobüsü Hopa'da taşlandığında neredeydi bu arkadaşlar? Kemal Kılıçdaroğlu o zaman ne açıklama yaptı biliyor musunuz? 'Rüzgar eken fırtına biçer' dedi. Siz o açıklamaları yapacaksınız. Şimdi 'Şiddete karşıyız' diyeceksiniz. Onun için ikiyüzlülüğe gerek yok. Hep beraber şiddete karşı olalım ama ayrımcılık olmasın. Biz de bu manada Bursa'da başımıza gelen bu elim hadisede işte buradaki arkadaşlardan en azından bir 'geçmiş olsun' mesajı bekliyoruz. 'Biz şiddete karşıyız' mesajı bekliyoruz ama hala ses, seda yok. Biz bunlara aldırış etmeyeceğiz. Biz yolumuza devam edeceğiz ve inşallah büyük, güçlü Türkiye'yi doğru adamla inşa edeceğiz