Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan ve bu sabah adliyeye getirilen zanlılar, savcılara ifade verdi.
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Harun Ceylan ve Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcısı Ali Çalık ile Cumhuriyet Savcıları Selahattin Çataklı, Durdu Özer ve Ali Eker Yasan'ın aldığı ifadelerin ardından arasında eski TÜBİTAK BİLGEM Başkanı Hasan Palaz ve eski TİB Başkanvekili Osman Nihat Şen'in de bulunduğu 11 kişi, tutuklanma talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk etti.
Eski Bilgi Sistemleri Daire Başkanı İlhan Elieyioğlu'nun ise ifadesinin henüz alınamadığı belirtildi.
Ayrıca Gebze'de bulunan TÜBİTAK çalışanı Orhan Ü'nün ifadesinin, sağlık sorunlarından dolayı Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla alındığı ve serbest bırakıldığı öğrenildi.
Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığınca, "casusluk", "devletin birliğini bozmak" ve "Kriptolu ve normal telefonların usulsüz dinlendiği" iddialarına ilişkin soruşturması kapsamında 28 kişi hakkında yakalama kararı verilmişti.
PALAZ: ÖÇ ALINIYOR
TÜBİTAK BİLGEM Başkanı Hasan Palaz, adliye önünde basın açıklaması yaparak, TÜBİTAK'ın kriptolu telefonların sadece tasarım ve üretimini yaptığını söyledi.
Kullanılan sertifika, protokoller ve algoritmaların NATO tarafından onaylı olduğunu belirten Palaz, şunları söyledi:
"Bu soruşturmaya neden dahil edildiğim belli. İstenilen böcek raporunu vermediğim için öç alınıyor. İşin teknik kısmına gelirsek, TÜBİTAK kriptolu telefonların sadece tasarım ve üretimlerini yapıyor. Kullanılan sertifikalar, protokoller ve algoritmalar NATO tarafından onaylı tüm dünyanın güvenliğini test ettiği ve kabul ettiği güvenli sistemlerdir. Zaten bu kriptolu telefonların kullanılmasına dönemin başbakanıyla başlanmamıştır. Daha önce TSK'ya yüzlerce cihaz teslim edildi ve güvenlik bir şekilde kullanılmaktadır.
Biz bu telefonları ürettikten sonra bizzat kendim Hakan Fidan beye testlerini yapıp sağlam bir şekilde teslim ettim. Bu aşamadan sonrası bizi alakadar etmiyor. TÜBİTAK olarak bilgi sahibi de değiliz. Yani telefon kime tahsis edildi, ne oldu bilmiyoruz. Biz teslim ettikten sonra bu telefonlara kim ne yaptı bilmiyorum. Bence siz sorularınıızı telefonları teslim ettiğimiz kurum ve şahıslara sorun."
