Bilic, takımının Antalya Side'de yaptığı devre arası kampında basın toplantısı düzenledi. Derbilerin normal maçlardan farklı olduğunu, bir maçtan fazlası anlamına geldiğini belirten Bilic, "Henüz derbi kazanamadığımız için kızgın değilim ama hayal kırıklığı yaşıyorum. Her maç gibi derbilere de en iyi şekilde hazırlanmaya çalışıyoruz. Derbi maçı kazanmamamız kabul edilebilir bir şey değil. Bu konuda mutsuz olanlar arasında en başta ben geliyorum" dedi.
Bilic şöyle devam etti: "Bunlarla ilgili iyi hazırlıklar yapıyoruz. Bizleri umutlu kılan bir unsur da oynadığımız hiçbir derbide rakiplerimiz bizden daha üstün görünmedi. Geçen sezon oynadığımız Galatasaray ve Fenerbahçe maçlarını, bu sezon 10 kişi oynamak zorunda kaldığımız derbileri de bunun içine katabilirsiniz. Oyunu kendi lehimize çevirebilmek için yeteri kadar yeteneğimiz var, bu da bizi iyimser kılıyor"
Bilic gayet iyi bir kamp dönemi geçirdiklerini ve fiziksel anlamda oyuncuların tazelenmesi açısından iyi bir fırsat yakaladıklarını da vurguladı: "Aynı zamanda ligin ilk yarısının analizini de yaptık. Burada yaptığımız taktik konuşmalar ve video analizler, antrenmanlara kıyasla daha büyük yer tuttu. Küçük sakatlıklarımız oldu ama bunlar herhangi bir engel değil. Sosa, dün akşam antrenmanda sakatlık geçirdi. Yarıda bırakma sebebi de risk almak istememesiydi. Doktorumuzla görüştüm, 'kesin bir ifade kullanmak için erken ama ciddi bir şey görünmüyor' dedi. Yine de tedbirli olmak lazım. Şu anda pazartesi günü oynamasına engel bir durum gözükmüyor. Gençlerbirliği maçına hazırız."
Ara transfer döneminde takıma katılan isimlerle ilgili de açıklamalarda bulunan Bilic, şöyle devam etti: "Kimi almak istemiştik noktasında tartışması yapmaya gerek yok. Alınan isimlerden oldukça memnunum, listemizde olan oyunculardı. Benim ve oyuncu takip ekibimizin birlikte yaptığı çalışmalar sonunda takıma katılan oyuncular. Genç isimler ve bize mutlaka katkıları olacaktır. Bazı pozisyonları hem nicelik hem nitelik anlamında güçlendirmemiz gerekiyordu. Bu transferlerle de bunu gerçekleştirmiş olduk. Tolgay Arslan da ilgilendiğimiz bir oyuncu, Türk olması bir avantaj. Dünyanın iyi liglerinden birinde deneyim elde etmiş bir isim. Henüz olmuş bir şey yok ama iyi yolda ilerliyoruz. Umarım kısa zamanda bize katılacak."
Takıma katılan ve katmayı düşündükleri isimlerin kadro kalitesini artıracak oyuncular olduğuna dikkati çeken Hırvat teknik adam, "Sezonun ilk yarısında kupa, lig ve Avrupa liginden kaynaklanan yoğun bir maç trafiğimiz vardı. Birçok maçta doğaçlama çözüme gitmek, bazı oyuncuları doğal olmayan yerlerinde oynatmak zorunda kaldık. Avrupa Ligi, Spor Toto Süper Lig ve kupa maçlarına baktığımız zaman yoğun bir maç trafiği bizi bekliyor. Türkiye Kupasında ilerler ve UEFA Avrupa Ligi'nde Liverpool'u geçersek, 21 Ocak-23 Mart tarihlerinde 17 maç oynayacağız, bu da haftada 3 maç demek. Bu noktada kadroyu daha kaliteli hale getirmek bizim için mecburiyetti. Sahip olduğumuz oyuncu grubu oldukça yüksek seviyede bir grup" diye konuştu.
‘MUTSUZ OLDUĞUMUZ ANLAMINA GELMEZ'
Deneyimli ve gelir gelmez fark yaratacak isimler transfer etmeyi planladıklarını, ancak kulübün mali koşulları gereği hareket etmek zorunda kaldıklarının altını çizen Bilic, "Başkanımız ve ikinci başkanımız bu koşullarda harika iş çıkarıyorlar. Stadın yapımına devam ederken, sürekli olan borçları ödemek ve A takımın ihtiyaçlarını karşılayıp transfer yapmaya çalışmak kolay değil. Tam olarak istediklerimizi gerçekleştirdiğimiz bir plan olmadı ama bu asla mutsuz olduğumuz anlamına gelmez" değerlendirmesinde bulundu.
Bilic, iç transfer çalışmalarıyla ilgili bir soruyu ise "Sivok'un sakatlığı var. Kendisinin burada 7. yılı, kulübe büyük katkıları olan bir isim. Atiba ve Mustafa Pektemek ise kadroda tutmak istediğimiz isimler. İkisi de burada olmaktan mutlular. Bazı koşullar gerçekleşirse kariyerlerine Beşiktaş'ta devam etmek istiyorlar" şeklinde yanıtladı.
Bilic, orta saha oyuncularının skora yaptığı katkıyla ilgili bir soruya da "İlk yarıdaki duran top performansımızdan memnun değiliz, bunun üzerinde ciddi şekilde çalışıyoruz. Sosa, Oğuzhan ve Gökhan Töre'nin yaptığı ortaların daha iyi değerlendirilmesi için çaba gösteriyoruz. Bu takımın boy ortalamasıyla da ilgili, maç stratejisiyle alakası yok. Hücum odaklı oynayan bir takımız. Bununla ilgili sayılar üzerinden bir çalışma yaptık. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ı kıyaslarsanız, sayı anlamında bir fark yok ama atılan gollerde rakiplerimizin gerisindeyiz. Bunu geliştirmeye çalıştırıyoruz" cevabını verdi.
‘KESİNLİKLE OYUNCULARIN BİR SORUMLULUĞU VAR'
Bilic, ilk yarıda çok sayıda kırmızı kart gördüklerinin hatırlatılması üzerine ise şunları söyledi: "Bu konuda oyuncularımızla konuştuk, toplantılar yaptık. Gördüğümüz ilk kırmızı karttan itibaren tedbirleri almaya çalıştık ama belli ki eksik kaldık. Burada kesinlikle oyuncuların bir sorumluluğu var. Bunların büyük kısmı haksız kırmızı kartlardı ama buna da hazırlıklı olmalıyız. Hakemler bize karşı deyim yerindeyse 'vahşi batıda silahını çeken kovboylar gibi' tetiği çok kolay şekilde çekebiliyorlar. Bunu göz önünde bulundurarak hareket etmemiz gerekiyor. İsmail ve Franco'nun İstanbul Başakşehir maçında gördüğü kartlar meşru kılınabilir ama Atiba'nın Konya'da, Veli'nin Galatasaray maçında, Gökhan Töre'nin Kayseri Erciyesspor maçındaki atılma şekli kabul edilebilir değil. Gökhan'ın Gaziantepspor maçında gösterdiği reaksiyon da var, kimse görmediği için şanslıydık. Kulüp bunlarla ilgili cezaları verdi. Bu konuda spor psikoloğundan da destek almaya başladık. Oyuncuların ne olursa olsun, sorumluluklarını bilerek hareket etmeleri gerekiyor. Yüksek sayıda kırmızı kart gördük. Bunu azaltmamız lazım. Böyle devam edersek ister iş, ister, ister hayal diyin, onu gerçekleştirme şansımız olmaz."
Bilic, değişen yabancı oyuncu kuralıyla ilgili de "Tüm kulüpler için şok. Her kulüp uzun vadeli planlar yapıyor, ortaya yepyeni bir durum çıktı. Şikayet etmenin anlamı yok. Federasyon böyle bir uygulamaya gitti, bizim de buna bir an önce uyum sağlamamız lazım. Uzun vadede lige ve milli takıma etkisi konusunda birçok artı ve eksi yönü var. Kısa ve uzun vadede planlarımızı değiştireceğiz. Türk futboluna etkisi nasıl olacak göreceğiz" değerlendirmesini yaptı.
