Minsk'te 11 Ocak Çarşamba günü yapılacak liderler zirvesi öncesinde diplomasi trafiği yoğunlaşıyor. Rusya, Ukrayna, Almanya ve Fransa'nın temsilcileri bugün Berlin'de bir araya gelecek. Ukrayna Temas Grubu ise yarın toplanacak. İki toplantının ortak hedefi, Minsk Zirvesi öncesi fikir ayrılıklarının giderilmesi. Peki krizle ilgili bu ciddi fikir ayrılıkları giderilebilir mi? Uluslararası Strateji ve Güvenlik Araştırmaları Merkezi Başkanı Prof.Dr. Mehmet Seyfettin Erol konuyu Sputnik Haber Ajansı'nda yorulmadı.
"RUSYA'NIN İKİ KIRMIZI ÇİZGİSİ VAR"
"Ukrayna'nın sahip olduğu jeostratejik ve jeopolitik konum sürecin geleceğiyle ilgili olarak taraflar açısından çok net bir tabloyu ortaya koyuyor. Rusya, açısından baktığımızda hem daha büyük ve gelişmiş bir Rusya hem de ülkenin güvenliği açısından, Ukrayna Rusya'nın yakın çevre politikasının ayrılmaz bir parçası. Dolayısıyla Ukrayna'nın burada Rusya'yla Avrupa arasında bir tampon bölge olma özelliği var. Burada Avrupa'nın edineceği üstünlük ve inisiyatif hiç kuşkusuz Rusya'nın çıkarlarıyla örtüşmeyecek. Bundan dolayı Rusya'nın kırmızı çizgisi çok net" diyen Erol, Kasım 2014 itibariyle AB'nin başlattığı bir takım hamlelerin Ukrayna'nın statükosunu bozmaya yönelik olduğunu söyledi.
"ABD SÜREÇTEN KÂRLI ÇIKTI"
"OLASI SAVAŞ, AVRUPA'YI DERİNDEN ETKİLER"
Kerry'nin son açıklamaları göz önünde bulundurulduğunda ABD'nin de kolay vazgeçmeyeceği görülüyor. Dolayısıyla bu krizde süreçten en az Ukrayna etkilenen Almanya-Fransa ikilisi. Sanırım krizin böyle bir seyir alacağını onlar da hesap etmiyordu."