Türkiye'nin yeni karakolu PYD’nin kontrolündeki Eşme'de yapılıyor

TSK'nın Süleyman Şah Saygı Karakolu ve Türbesi'ne düzenlediği ‘Şah Fırat' operasyonu ne anlama geliyor? Yeni karakolun yeri olarak neden PYD'nin kontrolünde olan Eşme bölgesi seçildi? Türk tanklarının Suriye topraklarına girmesi uluslararası bir sorun yaratır mı? Uzman isimler Radyo Sputnik'te yanıtladı.

Türkiye Pazar sabahına, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Türkiye sınırları dışındaki tek Türk toprağı Suriye içindeki Süleyman Şah Saygı Karakolu ve Türbesi'ne düzenlediği  ‘Şah Fırat' operasyonuyla uyandı. Genelkurmay'dan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan yapılan açıklamalarda türbe ve kutsal emanetlerin kurtarılarak Türkiye sınırı yakınındaki Eşme Köyü'ne Türk bayrağının dikildiği belirtildi.

TSK'ya bağlı tankların ve kara unsurlarının katıldığı operasyonla Süleymah Şah Saygı Karakolu'nda görev yapan bordo bereli askerler Türkiye'ye getirildi. Tahliye operasyonu sırasında IŞİD ya da başka herhangi bir grupla sıcak temas gerçekleşmedi. Ancak bir asker, başına tank kapağının çarpması sonucu şehit oldu.

EŞME KÖYÜNDE YPG BAYRAĞI

Eşme köyünde Türk askerinin yeni karakol için çalışma yaptığı sırada çalışmanın yapıldığı bölgede YPG bayraklarının olması dikkat çekti. İddialara göre TSK'nın YPG'den yardım istediği belirtilmişti. Ancak Davutoğlu bu iddiaları yalanladı. HDP'li Hasip Kaplan ise, operasyonun TSK ve YPG'nin birlikte yürüttüğü bir operasyon olduğunu öne sürdü.

Hasip Kaplan, Hürriyet'e yaptığı açıklamada, "30 yıldır çatışan TSK ve YPG ilk kez aynı operasyon içinde yer aldı. Bu bir milattır" ifadelerini kullandı. Kaplan, Süleyman Şah türbesinin yeni taşındığı alanın da "Kobani kantonu kontrolündeki bölgede olduğunu" iddia etti.

"OPERASYON KAMUOYUNA VERİLEN BİR MESAJ"

Türbenin yeri IŞİD tehlikesi nedeniyle mi değiştirildi? Türbe ve karakolun PYD'nin kontrolünde olan Suriye Eşmesi bölgesine taşınması ne anlama geliyor? Bu gelişme Türkiye önümüzdeki süreçte PYD'yi tanıyacağı anlamına gelir mi? Bu bölgede türbenin güvenliği nasıl sağlanacak? Operasyon kapsamında Türkiye'nin Suriye topraklarına girmesi uluslararası hukuk açısından sorun yaratır mı?

Tüm bu soruları uzman isimler Radyo Sputnik'te değerlendirdi.

Milli Güvenlik ve Dış Politika Uzmanı Doç. Dr. Sait Yılmaz, Süleyman Şah Saygı Karakolu ve Türbesi'ne düzenlenen ‘Şah Fırat' operasyonunu Radyo Sputnik'te değerlendirdi. Yılmaz'a göre Başbakan Ahmet Davutoğlu'nın "Şah Fırat" operasyonu olarak açıkladığı harekatın IŞİD'den ziyade hükümetin son günlerde Irak'taki ve Suriye'deki politikalarının başarısızlığı üzerine kamuoyuna verdiği bir mesaj.

"ROJAVA'NIN ORTASINDA TÜRKİYE ASKERİ"

Gazeteci Hüsnü Mahalli, operasyonun PYD'den IŞİD'den izin alınarak en azından bilgi verilerek yapıldığını belirtti. "Rojava'nın ortasında veya batısında Türkiye bir askeri varlık konumu elde etmiştir" diyen Mahalli, "Rojava'nın bütünlüğünü önleyecek bir askeri varlık yerleştirilmiştir. Türkiye askeri varlığını yarın öbür gün genişletebilir" dedi.

"‘ŞAH FIRAT' ÖNCEDEN PLANLANMIŞTI"

Terör ve güvenlik uzmanı Mete Yarar ise ‘Şah Fırat' operasyonun uzun zamandır planlandığına işaret ederek, "Bölgede IŞİD adıyla bir örgütün de karakola saldırı düzenleyeceği düşünülüyordu. O zaman Türkiye sıcak bir çatışmanın içine, bir kara harekatına girmiş olacaktı.  Türkiye'nin şu an verdiği karar fiili bir toprak elde etmekten değil, gereklilikten kaynaklanıyor. Türkiye Cumhuriyeti, Suriye'nin bütünlüğü konusunda kararını netleştirmiş durumda. Suriye'nin bölünmesine onay vermiyor" değerlendirmesini yaptı.

"OPERASYON ÇATIŞMAYI ÖNLEMEK İÇİN YAPILDI"

Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu'na göre operasyon çatışmayı körüklemek değil tam aksine çatışmayı önlemek için yapıldı. Koluğlu, ‘Şah Fırart' operasyonunda  herhangi bir toprak ilhakının ya da bir saldırının amaçlanmadığına dikkat çekti.