Borçlu Atina, elindeki bütün kozları kullanacak

Yunanistan’ın, İkinci Dünya Savaşı yıllarında Nazi katliamları nedeniyle Almanya’dan tazminat talep etmesi iki ülke arasında diplomatik gerilim kaynağı olmaya devam ediyor.

Yunanistan’ın, İkinci Dünya Savaşı yıllarındaki Nazi katliamları nedeniyle Almanya’dan tazminat talep etmesi, iki ülke arasında bir gerilim unsuru olmaya devam ediyor.

Ülkenin yeni lideri Aleksis Çipras, parlamentoda Yunanistan'ın İkinci Savaşı nedeniyle Almanya'dan talep edilen savaş tazminatı konusunda, siyasi partiler arasında bir komisyon oluşturulmasına yönelik toplantıda yaptığı konuşmada, 1953 Londra Sözleşmesi'ne göre Almanya'nın Yunanistan'a savaş tazminatı ödemesi gerektiğini ileri sürdü. Tartışma, Yunanistan’da bulunan Alman devletine ait yatırımlara el konulabileceğinin gündeme getirilmesiyle yeni bir boyuta taşındı. Yunan Adalet Bakanı, bunun için bir mahkeme kararı çıkartmaya hazır olduklarını ifade etti. Uzmanlar, Alman devletinin bu konuda sorumlu olduğunu dile getiriyor: Eğer bugünkü devletin Nazi Almanyası’nın devamı olduğunu kabul ediyorsanız, bu noktada sorumlusunuz. O nedenle Almanya bunu tazmin etmeli.

Ta Nea, To Vima gazeteleri ve in.gr haber portalı gibi en popüler ve etkili Yunan medya kuruluşlarını tek çatı altında toplayan Lambrakis Press Group’un Baş Editörü Yannis Mandalidis, Sputnik Haber Ajansı için Yunanistan’ın Almanya’dan tazminat talep etmesini yorumladı:

"Yunanistan'ın, Almanya'dan İkinci Dünya Savaşı nedeniyle istediği tazminat  miktari 340 milyar euro'yu aşmaktadır. Eski Samaras hükümetinin tanzim ettiği ve bugüne kadar gizli kalmış bir rapora göre, bu talebin 332 milyarlık bölümü savaş tazminatı olup, 10 milyar 34 milyon euroluk bölümü ise savaş döneminde Almanlarla işbirliği içinde olan ve vatana ihanetle suçlanan işgal hükümetinin Almanya'ya verdiği zorunlu borçtur. Hukuksal açıdan Nazi Almanyası'nın Yunan Hazinesi'nden savaş ve işgal şartları altında aldığı bu zorunlu borç, hiçbir zaman silinmedi ve bugüne kadar geri ödenmedi. Yani Yunanistan'ın bu borçla ilgili hakları, hiç bir zaman geçerliğini yitirmedi. Savaş dönemindeki tahribatlarla ilgili Yunanistan'ın tazminat talebini ise (yani 330 milyar euroluk bölüm) Alman tarafı uluslararası anlaşmaları öne sürerek — 1953 Londra Anlaşması ve 1990'da Almanya’nın birleşmesini öngören 4+2 anlaşması —  hiçbir zaman kabul etmedi. Tabii bu, işin hukuksal zemini. Bugünkü şartlar altında konunun siyasi boyutu ön plana çıkmaktadır. Atina hiçbir zaman hukuksal haklarından vazgeçmedi ancak onları şimdiye kadar saklı tuttu. Yeni kurulan Aleksis Çipras hükümetinin bu talebi şimdi ön plana çıkarması, daha ziyade siyasi bir tavırdır. Bu, Yunanistan'in elindeki bütün avantajları kullanacağı yönündeki bir mesajdır. En nihayetinde varılacak çözüm, siyasi olacak ve Atina-Berlin ekseninde zaten zorlu olan ilişkileri etkileyecektir".