'Avrasya, Batı'ya verdiği çekim gücünü geri alıyor'

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın, önümüzdeki yıllarda Avrasya Bölgesi'nin ekonomi, ticaret ve en önemlisi enerji alanlarında önemli gelişmeler kaydedeceğini belirterek, Türkiye'nin de bu potansiyeli değerlendirmesi gerektiğini söyledi.

Gökhan Murat Kalsın, Marmara Grubu Vakfı'nın düzenlediği, İpek Yolu'nun enerji kavramıyla birlikte ele alındığı ve 40 ülkeden üst düzey yöneticilerin katıldığı "18. Avrasya Ekonomi Zirvesi"ndeki konuşmasında, son 20-25 yılda yaşanan gelişmelerin, Avrasya coğrafyasının hem siyasi hem de iktisadi açıdan sahnedeki tarihi yerini yeniden aldığını gösterdiğine işaret etti.

Türkiye'nin içinde bulunduğu bölge ve tüm dünyanın iktisadi, politik ve felsefi olarak yeniden şekillendiği günlerden geçildiğini belirten Kalsın, Türkiye'nin bu yeni şekillenmenin önemli aktörlerinden biri olduğunu söyledi.

'AVRASYA, HAK ETTİĞİ PAYI ALMAYA BAŞLADI'

Kalsın, Türkiye'nin konumunun, vizyonunu ve politikalarını derinden etkilediğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Bu coğrafyada yaşayan herkesin ve her ülkenin, ana hedefi bölgeyi kültürel, iktisadi ve sosyal bir çekim merkezi olmasını sağlamak olmalıdır. Bu görev tarihi bir sorumluluktur. Üstelik bu coğrafya için çekim merkezi olmak yeni bir şey de değildir. Sadece Batıya bir süreliğine vermiş olduğu çekim gücünü yeniden bünyesine geri alacaktır. Avrasya nüfusu ve ekonomisi, küresel gelişmede hak ettiği payı almaya başlamıştır.

Bu oranı yükseltmek için işbirliklerini artırmak hepimizin görevidir. Avrasya coğrafyası dünya GSMH'sı içinde yüzde 4,7'lik paya sahip. Bu ülkeler içinde en büyük milli gelire 2,1 trilyon dolar ile Rusya Federasyonu sahipken onu 822 milyar dolar ile Türkiye takip ediyor."

Bölge ülkelerine 2013 yılı itibariyle yaklaşık 110 milyar dolarlık doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapıldığını, ülkelerin 2013 yılı itibariyle toplam ihracatının 910 milyar dolar, toplam ithalatının 770 milyar dolar seviyesinde olduğunu hatırlatan Kalsın, "18,4 trilyon dolarlık dünya ithalat ve ihracat hacmi içerisinde bu bölgenin payı ihracatta yüzde 4,9 ve ithalatta yüzde 4,1 seviyesindedir. Kuşkusuz ki bu rakamlar yeterli değildir" değerlendirmesinde bulundu.