Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK), 2014 büyüme rakamlarına göre Türkiye ekonomisi geçen yıl yüzde 2,9 büyüdü. Bu rakam 2013 yılında yüzde 4,1 iken, 2012'de yüzde 2,2'ydi. ‘Barbaros Devecioğlu’yla 3 Soru 2 Bakış’a konuk olan Ekonomist Arda Tunca ve Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Ekonomi Araştırmaları bölümünden Doç. Dr. Sadık Ünay konuyu Sputnik’te değerlendirdi.
‘TABLO BU YIL DA AYNI OLACAK’
“Büyüme oranın gerilemesinin ülke içinden kaynaklanan sebebi yapısal reformların yapılmamış olması” diyen Arda Tunca’ya göre durumun küresel sebepleri de çok güçlü:
“Türkiye de yüksek ticari açıkla beraber bu küresel sürece yakalandı. Dış kaynak bulma sıkıntısı yaşaması ihtimaline karşı ister istemez büyüme hedeflerini küçülttü. Global konjonktürden ötürü bunu biraz makul karşılamak gerekiyor. İhracat tarafı, 2014’teki büyümeye yüzde 6,8’lik bir artışla önemli bir destek verdi. İhracat da böyle bir başarıya ulaşılmasaydı, büyümede yüzde 2,9 oranını yakalama ihtimali bile zayıf olacaktı. Fakat büyüme oranının gerilemesine rağmen ithalattaki düşme oranı sadece binde 2 oranında. Türkiye önümüzdeki dönemde de bu büyüme oranlarına alışmak zorunda. Çünkü küresel şartlar büyümeye izin vermiyor. Bu yıl yine benzer bir tabloyla karşı karşıya kalacağız. Reform nitelikli herhangi bir adım beklenmiyor.”
‘TÜRKİYE’NİN DURUMU ÇOK DA KÖTÜ DEĞİL’
Sadık Ünay ise büyüme oranının beklenen bir rakam olduğunu belirtmekle beraber durumun tatmin edici olmadığını söyledi:
“Bu rakam Türkiye’nin büyüme beklentileri açısından tatmin edici değil. Genç nüfusun artışı göz önüne alındığında büyümenin çok daha yukarılarda olması bekleniyor. 1960’lardan bu yana tarihsel perspektife bakarsak, Türkiye’nin büyümesi oranının ortalama yüzde 4,5 civarında olduğunu görüyoruz. Fakat 2002-2007 döneminde daha yüksek bir ortalama tutturulmuş ve bu oran yüzde 6.8-7 arasında olmuştu. Bu ivmeyi devam ettiremedik. Yüzde 3 ya da 2.9’luk büyümeler uzun vadede Türkiye’de işsizlik artışını gündeme getirecek. Büyüme ivmesinin kısa zamanda onarılması lazım ama bunun için yasal reformlar gerekiyor. Yine de küresel ekonomideki genel gidişatı göz önünde bulundurursak ve yükselen ekonomilerin de büyüme noktasında genel bir sıkıntı yaşadıklarını düşünürsek Türkiye’nin durumu çok da kötü değil.”
