Habere göre, koalisyon güçlerinin ilk katılımcıları arasında yer alan Riyad, eylül ayından beri Irak ve Suriye’de IŞİD hedeflerini vurmuyor. Bahreyn son olarak şubat ayında, Birleşik Arap Emirlikleri martta, Ürdün ise ağustosta IŞİD’e karşı hava operasyonlarına katıldı.
Bu ülkelerin koalisyon güçleriyle IŞİD’e karşı düzenlenen operasyonlardan çekildiği yönünde bir açıklama ise yok.
Suudi Arabistan Kralı Salman’ın Türkiye’de görüştüğü ABD Başkanı Barack Obama’ya Suriye’deki operasyonlara katılacaklarını söylemesine rağmen, ABD’li askeri yetkililer Suudi Arabistan’ın Yemen’de Husilere karşı düzenlediği pahalı hava saldırıları nedeniyle Irak ve Suriye’ye yeterli desteği vermediğini düşünüyor.
Rusya, Fransa ve ABD’nin düzenlediği hava saldırılarında IŞİD’e karşı önemli bir başarı sağlansa da, koalisyon içinde Müslüman ülkeleri temsil eden Arap ülkelerinin yokluğu, operasyonların askeri olmasa da siyasi gücünü sarsıyor.
Suudi Arabistan ve müttefikleri son dönemde artan IŞİD saldırılarıyla karşı karşıya olsa da, Yemen’deki savaşa öncelik vermeyi tercih ediyor. Üstelik geçen marttan beri süren operasyonlara rağmen Yemen’deki savaşta Riyad ve müttefiklerinin kalıcı bir başarı kazanması zor görünüyor. Operasyonların gıda ve ilaç sıkıntısı yaşayan 25 milyon Yemenli için insani bir felakete yol açmış olması da ayrı bir eleştiri konusu.
‘YEMEN’DEKİ OPERASYONLAR TERÖRİSTLERİ GÜÇLENDİRİYOR’
El Monitor’un haberine göre, Riyad öncülüğündeki operasyonlar Arap ülkelerinin amaçlarının aksine Yemen’de El Kaide ve İran’ın etki alanını genişletiyor.
El Monitor’un haberi, şu ifadeyle sona eriyor: Ocak ayında Paris’te düzenlenen Charlie Hebdo saldırısının ardından, saldırıyı düzenlediği iddia edilen Yemen’deki teröristlere gereken yanıtın verileceğine söz verilmişti. Ancak şu anda hiç olmadıkları kadar güçlüler ve Yemen İslam dünyasını mahveden Sünni-Şii çatışmasında yeni bir savaş alanı haline gelmiş durumda.”