00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
HABERLER
12:01
5 dk
GÜN ORTASI
12:06
83 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
10 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
9 dk
HABERLER
07:00
5 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
11 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
10 dk
HABERLER
12:00
3 dk
HAFTANIN KEYFİ
14:05
54 dk
HABERLER
15:00
5 dk
SPOR BÜLTENİ
15:30
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
10 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
8 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
GÖRÜŞ

Cenevre-3 toplantısının hedefi ve özellikleri neler?

© AFP 2023Suriye ordusu
Suriye ordusu - Sputnik Türkiye
Abone ol
Suriye barış görüşmelerine ilişkin toplantının 25 Ocak’ta Cenevre’de başlaması bekleniyor. Hatırlanacağı üzere, Kasım 2015'te Viyana’da yapılan Suriye ile ilgili müzakerelerinde gayet net tarihler belirlenmişti: Suriye’de 6 ay içinde geçici bir hükümet kurulacak, 18 ay içinde de seçimler yapılacak.

Peki belirlenen hedefler bu süreler içerisinde yerine getirilebiliyor mu? Önümüzdeki Cenevre toplantısının önceki Cenevre toplantılarından farkı ne olacak? Uzmanların, “Cenevre-3” ile ilgili tahminleri neler?

Konuyla ilgili Sputnik Haber Ajansı ve Radyosu’na konuşan TBMM Dışişleri, İçişleri, Güvenlik ve İstihbarat Komisyonlarının eski üyesi Ali Haydar Öner şu değerlendirmelerde bulundu.

YPG milisleri - Sputnik Türkiye
'Şam, Cenevre için Kürtlerle görüştü' iddiası
​Suriye konusu biraz fazla uzadı. O nedenle daha fazla uzamaması lazım. Çünkü uzadıkça insanlık adına ızdıraplar çoğalıyor. Özellikle Aylan bebede simgeleşen acıların varlığı insanlığı derinden yaralıyor. Ayrıca savaşın yol açtığı ölümler, yaralanmalar, yoksunluklar, göçler sadece Suriye’de değil, Dünyanın bütün ülkelerinde olumsuz yankılar yapıyor. O nedenle Suriye sorununun ve onunla bağlantılı gibi görünen Irak sorununun daha fazla uzamaması lazım. O bakımdan Cenevre’nin iyi değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu toplantıya konuyla ilgili ülkelerin katılmasını ve katılımcıların yapıcı öneriler ve çözümlerde birleşmelerini bekliyorum.
Çünkü herkes bulunduğu yerde katı tavır sergilerse, düşmanlıklar ön plana alınırsa ya da Konfüçyus’un dediği ‘geçmiş kırgınlıkları unutmayanlar yeni dostluklar kuramazlar’ anlayışından hareket etmezse bu acılar daha uzun yıllar sürer ve kalıcı etkiler bırakabilir.

O nedenle Suriye konusunda çözüm arayan ülkelerin, güçlerin, tarafların yapıcı anlayışla sorunun çözümünü kolaylaştırmalarını bekliyoruz. Eğer sorunun çözümü kolaylaşır, olmazların sayısı törpülenirse Dünya, yeni bir büyük savaşa girmekten, Allah korusun Üçüncü Dünya Savaşı’ndan korunabilir.
Yoksa tarafların, ‘benim dediğim dedik’ anlayışıyla devam etmeleri halinde tansiyonun yükselmesi, gerilimin tırmandırılması, bir kıvılcımla yeni büyük savaşlara ve felaketlere yol açabilir.

Suriye - Sputnik Türkiye
Cenevre-3 için tarihler muhtelif
İnsanlığın sağduyuyla hareket edip kendi güçlerini, etkilerini, caydırıcı konumlarını dikkatli kullanmaları lazım. Bazen kendinde aşırı güç vehmeden taraflar karşı tarafın gücünü dikkate almadıkları için felakete yol açabilirler. 

Önümüzdeki Cenevre görüşmelerin, önceki Cenevre-I, Cenevre-II gibi görüşmelerden farklı olacağı söyleniyor. Büyük ve bölge devletleri değil, Suriyeli taraflar doğrudan görüşecekmiş. Siz bu yaklaşım değişikliği konusunda ne düşünüyorsunuz? Bu, çözüm sürecini nasıl etkiler.

Suriye’deki tarafların görüşmede aktif olması gerçeği değiştirmez. O taraflar da arkalarındaki güce bakarak, kendilerini destekleyen unsurları dikkate alarak masaya oturuyorlar. Çünkü hiçbir tarafın kendi başına belirleyici gücü yok. Yine büyük devletler, etkin savaş mekanizmaları olan ülkeler belirleyici olacak. Önde sadece piyadeler bulunacak ama şah, vezir, filler arkada duracak. O bakımdan bu şaşırtıcı ya da yanıltıcı tanımlama doğru bir tanımlama, gerçekçi bir tanımlama değil. Biliyorsunuz, orada değişik güçler, gruplar, etnik ve mezhebi yaklaşımlar, radikal anlayışlar var. Onların herbirinin arkasında da dev güçler, organizasyonlar, devletler var. O bakımdan taraflar oturacak, büyük devletler geri planda duracak anlayışı gerçekçi değil, sorunun çözümüne katkıda bulunmaz.

Ancak geri planda duracağı söylenen devletlerin desteklediği gruplara da uygun telkinlerde bulunması lazım. Onların, ‘şu konuda şöyle tavır sergileyin, bu konuda böyle tavır sergileyin, yapıcı olun; bu işin daha fazla büyümesi hem Suriye’nin yararına değil hem Suriye’deki tarafların yararına değil hem de insanlığın çıkarına değil; insani yaklaşımlara aykırı tavırlardan, dayatmalardan vazgeçin, uzlaşmanın yol ve yöntemini muhakkak bulun’, demeleri lazım.

Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала