CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Erdoğan Toprak, Kürt siyasetinde iktidar destekli bir siyasi yapılanma hazırlığı gözlendiğini belirterek, şunları söyledi:
‘SURİYE'DEKİ PYD KARŞITI KÜRT SİYASİ PARTİLERİNİ 11 HAZİRAN'DA ŞANLIURFA'DA TOPLANDI'
"Kürt sorununu çözme konusundaki samimiyetsizliği, yıllardır tescilli olan Cumhurbaşkanı ve AKP iktidarı, yine yapay çözümler, gizli kapaklı çalışmalar yürütüyor. İktidar, Kürt siyasetinde kendi kontrollerinde, bir alternatif parti oluşumuna yönelmiş görünüyor. Suriye'de Kürt Federasyonu ilanı ve ABD-Rusya destekli PYD'nin, etkinlik alanını genişleterek, Cerablus üzerinden Akdeniz'e ulaşma adımlarının hızlanmasıyla, Irak ve Suriye'de, Kürtler içinde siyasi hareketlilik yükselmiş durumda. Çözüm Süreci'nde, Erdoğan, MİT ve AKP iktidarı, Irak ile Suriye'deki Kürt siyasi hareketleriyle, Diyarbakır'da toplantılar, konferanslar organize edilmesine olanak sağlamıştı. Şimdi de Suriye'deki PYD karşıtı Kürt siyasi partilerini 11 Haziran'da Şanlıurfa'da toplayarak, Barzani yönetimi ile işbirliği içinde, bölgesel Kürt siyasetini örgütleme, yönlendirme çabasına girdi. Eş zamanlı olarak, Güneydoğu'da İslamcı yanı ön plana çıkacak, kendi ifadeleriyle 'inançlı Kürtleri' çatısı altında toplayacak bir Kürt AKP'si oluşturma gayretlerine ve tabana yayma çalışmalarına hız verilmiş durumda."
‘BİNALİ YILDIRIM'IN SÖZLERİ BİRTAKIM TEMASLARIN OLDUĞUNUN İTİRAFIDIR'
Başbakan Binali Yıldırım'ın, PKK'nın kendilerine doğrudan ve dolaylı yollarla, müzakerelere başlanması, çatışmaların sonlandırılması haberleri gönderdiğini söylediğini anımsatan Toprak şöyle konuştu:
"Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, operasyonlar sonrası, çözüm müzakerelerinin yeniden başlayabileceğini söyleyince, Cumhurbaşkanının sert tepkisiyle karşılaşmıştı. Oysa Başbakan Binali Yıldırım'ın sözleri, bir anlamda PKK, İmralı ve Kandil ile hükümet arasında, doğrudan ve dolaylı şekilde, arabulucular vasıtasıyla, birtakım temasların olduğunun itirafıdır. Başbakanın sözlerinin, Cumhurbaşkanlığınca sessizlikle karşılanması anlamlıdır. Oslo müzakerelerinde, çözüm sürecinde, Kandil, Ankara, MİT arasında arabuluculuk yaptığını, dönemin Başbakanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, MİT'teki görüşmeyi kameralar aracılığıyla dışarıdan izlediklerini açıklayan Kuzey Iraklı Kürt Siyasetçi Mehmet Emin Pencewini, birkaç gün önce, çözüm sürecinin yeniden başlaması için önemli girişimler olduğunu, uluslararası güçlerin devreye girdiğini söylemektedir. Irak ve Suriye'de Kürt Devleti oluşumu yanında, Türkiye'de de Kürt siyasetinin iktidar ve Cumhurbaşkanı kontrolünde, yeniden yapılandırılması adımlarının hızlandığı gözlenmektedir. İktidarın, yeni bir örtülü müzakere sürecini yürüttüğü izlenimini güçlendiren belirtiler söz konusudur. Kürt sorunu, ancak samimi, şeffaf, TBMM'yi odak noktasına alacak şekilde çözülebilir. Partilerin içini karıştırarak, yapay oluşumlar yaratarak, gizli kapaklı yolları kullanarak, çözümün olamayacağını gördük. Kürtlerin TBMM'de siyasi temsilini sıfırlama yönündeki adımları konusunda, iktidarın bazı güçlerce uyarıldığı anlaşılmaktadır. Yaklaşık bir yıldır süren operasyonlar ve yıkımın ardından, bölgede, birtakım İslami ve inanç eksenli siyasi ittifakların zemini, yaratılmış görünüyor. Bu yapay yapılanmanın yolunun açılması, Kürt siyasetini, kendi hedef ve emelleri doğrultusunda şekillendirmeye çalışan Cumhurbaşkanı ve AKP iktidarının, sıcak gündemini oluşturmaktadır."
