Türkiye’nin Musul pozisyonunu 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Başkanı ve MHP Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ ile konuştuk.
'HEM SURİYE’YE GİRİP HEM ESAD GİTSİN DEMEK YANLIŞ’
'UYARIDA BULUNAN RUSYA PKK/PYD FEDERASYONUNA GEÇİT VERİR'
'MUSUL’UN IRAK’TAN AYRILMASI TÜRKİYE’NİN ESKİ REFLEKSİNİ CANLANDIRIR’
“Musul meselesi AKP hükümetinin belirlediği bir perspektiften öte, Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana devletin bütün mekanizmaları için bir şekilde sancı olmuş ve ertelenmiş bir meseledir. Irak bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürdüğü sürece, Irak’ın toprak bütünlüğü içerisinde bir Musul’u Türkiye kabullenmiştir. Ancak, Musul’un kaderinin Irak’tan ayrılması gibi bir şey söz konusu olursa, bu Türkiye’de sadece AKP iktidarının değil, Cumhuriyetin kuruluşundan beri süregelen Musul refleksinin harekete geçmesine neden olabilir. Bundan dolayı ben önümüzdeki günlerde başlayacağı ifade edilen Musul operasyonu konusunda sadece AKP hükümetinin değil Ankara’nın bir bütün olarak tepki gösterdiğini düşünüyorum. Bu tepkinin nedenini, Musul’a doğrudan bir askeri müdahaleden çok, Musul’un şekillenmesinin Türkiye’nin menfaatleri aleyhine gerçekleşmesini şu aşamada engellemeye dönük olarak görüyorum.”
'SURİYE POLİTİKASI İLKOKUL BİLGİSİ VE LİSE HEYECANIYLA YÜRÜTÜLDÜ'
Ancak Musul meselesinde Özdağ ‘devlet refleksine’ işaret eden bir değerlendirmede bulundu: "Musul meselesi ise Suriye’den daha farklı. Türkiye’nin Musul’a bakışı, AKP’nin iktidara gelmesi, Neo-Osmanlıcı politikalar ya da mezhepçi politikaların yürütülmesi ile ilgili bir mesele değil. Türkiye’nin Musul’a bakışı, bölgedeki statükoları değiştirilmesi çerçevesinde değil. Türkiye öncelikli olarak Irak’ın toprak bütünlüğünün muhafaza edilmesini savunan bir bakışı var. Ama ille de bu durumu değiştirecek olur ise Türkiye’nin olayları sadece dışardan seyretmesi, sonuçta ciddi güvenlik tehditleriyle karşı karşıya bırakacağı için Musul konusunda hazırlıklarını cumhuriyetin kuruluşundan beri gerçekleştirmiş durumda. Bundan daha fazla söylemenin de doğru olmadığını düşünüyorum.”
'TÜRKİYE STATÜKOYU MUHAFAZA EDİCİ BİR MÜDAHALE PEŞİNDE OLABİLİR'
Özdağ, şu aşamada Türkiye’nin Suriye’nin tersine statükoyu muhafaza edici bir şekilde müdahale etmeyi planlıyor olabileceğini belirtti.
'ANKARA’NIN TELAFER POLİTİKASI HİÇBİR ZAMAN OLMADI'
Telafer’de Şii Türkmenlerin Türkiye algısında kırılma yaşandığının işaretleri eksik değilken, Özdağ’a göre, Türkiye bu konuda mezhepçi yaklaşımda bulunmadı ve asıl sorun ABD işgali ve yerel dinamiklerden kaynaklandı:
Bundan sonra bölgenin IŞİD’den kurtarılmasıyla Sünni ve Şii Türkmenlerin kente dönmesinin işgal önce harmoni ortamını yaratma şansına sahip olduğunu da savunan Özdağ, "Ama Türkiye’nin de bunun için şu ana kadar olduğundan çok çok daha akıllıca bir politika izlemesi gerekiyor" ikazında bulundu.