'ALTERNATİF TÜRKİYE GÜDÜMÜNDEKİ ÖSO'
NATO savunma bakanları toplantısına katılmak üzere gittiği Brüksel'de TRT Haber'in sorularını yanıtlayan Işık, "Bunun olmaması gerektiğini biz söylüyoruz. Alternatif konusunda Türkiye'nin bu alternatifi oluşturma yeteneği var. O bölge insanından oluşacak özellikle Özgür Suriye Ordusu bünyesinde yeterli gücün oluşturulacağını biz söylüyoruz. ABD'nin bu noktadaki tavrını bu yönde değiştirmesini istiyoruz" dedi.
Bakan Işık, Menbiç'teki PKK/PYD unsurlarının çekilmesi konusu ile ilgili olarak da, "ABD, bu konuda sözünün arkasında durduğunu bize ifade ediyor. Bu saatten sonra sadece söze değil icraata bakmak durumundayız. Bir an önce inşallah verdikleri sözleri yerine getirirler. Yoksa Türkiye gereğini yapmakta tereddüt etmez. PYD'nin Rakka'da bir egemenlik alanı oluşturmasına ne pahasına olursa olsun izin vermeyeceğiz. ABD'ye ‘Demokratik Suriye Güçleri perdesi altında PYD'nin Rakka'ya girmesine müsaade etmeyin, biz size gerekli kuvveti hazırlarız' demiştik" ifadelerini kullandı.
'NATO MİSYONU GEÇİCİ GÖREVDİ, AMACINA ULAŞTI'
Fikri Işık, ayrıca, yasadışı göçle mücadele için alınacak önlemler kapsamında NATO'nun Ege Denizi'nde AB'nin Frontex birimlerinin yanı sıra Türk ve Yunan sahil güvenlik birimleri ile devriye görevi yürüten misyonuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yasadışı göçle mücadele için alınan önlemler kapsamında günlük 7000 civarında olan kaçak geçişlerin sayısının yüzlü rakamların altına düştüğünü kaydeden Işık, "NATO'nun misyonu geçici bir görevdi, hedefe ulaşıldı; artık bunun daha fazla uzatılmasına gerek yok diyoruz. NATO olarak bu konuda karar alalım diyoruz. Bu görüşümüzü NATO'ya bildirdik. Artık bu konuda NATO'nun kendi iç değerlendirmesi devam edecek" dedi.
Brüksel'de NATO Savunma Bakanları toplantısı ikinci gün oturumlarını tamamladık, görüşmelerde ülkemizin tezlerini muhataplarımıza ilettik. pic.twitter.com/fa4zdJxBAv
— Fikri Işık (@fikriisik) 27 Ekim 2016
'VİZE SERBESTİSİ VAADİ YERİNE GETİRİLMEZSE…'
Işık, kaçak göçle mücadele kapsamında AB ile Türkiye arasında Mart ayında yapılan anlaşmayı hatırlatarak, bu anlaşma çerçevesinde Türkiye'ye vaat edilen vize serbestisinin gereğini AB'nin yerine getirmesi gerektiğine dikkat çekti ve, "Bunları yerine getirmezseniz, bu NATO gücü burada kalsın demek tutarlı değil" dedi.
NATO Savunma Bakanları Toplantısının ikinci gün oturumlarının ardından uluslararası gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Işık, bir gazetecinin ABD Savunma Bakanı Ashton Carter ile son dönemde gerçekleştirdiği ikili görüşmeleri hatırlatarak, görüşmelerde Menbiç'teki PKK/PYD unsurlarının gündeme gelip gelmediğini sorması üzerine, Türkiye'nin bu konuda tavrının net olduğunu vurguladı.
ABD'nin Menbiç'te kesinlikle PYD/YPG varlığının olmayacağını taahhüt ettiğini, bu konuda ellerinden geleni yaptıklarını söylediklerini aktaran Işık, şöyle devam etti:
"Biz de bu noktada hem ABD Başkanı hem de Savunma Bakanı düzeyinde verdiği taahhüdün bir an önce yerine getirilmesini istiyoruz. Bu Türkiye için olmazsa olmazdır. Bu noktada onlar da 'Biz de elimizden geleni yapıyoruz, kesinlikle bu taahhüdü yerine getireceğiz' diyorlar. Bu konu sürekli her toplantıda gündemimizde. ABD'nin bu konuda sözünün arkasında özellikle durduğunu bize ifade ediyorlar. Tabii bu saatten sonra sadece söze değil icraata bakmak durumundayız. Bir an önce inşallah verdikleri sözleri yerine getirirler. Yoksa Türkiye gereğini yapmakta tereddüt etmez."
Bakan Işık, sözlerin tutulmaması durumunda harekatın o bölgeye yönelip yönelmeyeceğine ilişkin soruyu, şöyle yanıtladı:
"Biz Menbiç'te verilen sözlerin tutulmasını istiyoruz. Menbiç'te daha önce var olmayan unsurların bugün Menbiç'te teritoryal alan oluşturmasına Türkiye kesinlikle müsaade etmeyecek. Bu açık. Bu PYD'nin kantonları birleştirme hayali açısından, Türkiye açısından öncelikli. ABD Savunma Bakanı, 'ABD olarak biz kesinlikle kantonların birleştirilmesine karşıyız' diye bunu tekrar teyit etti. Bu bizim için önemli. Bunlar taahhüttür aynı zamanda. Biz Türkiye olarak kantonların birleştirilmesine kesinlikle karşı olduğumuzu bu konuda da bunu temin etmek için gereken ne varsa, ne pahasına olursa olsun yapacağımızı net olarak ifade ettik. Bu konuda da fikir birliğimiz var."
NATO'yu takip eden gazeteci arkadaşlarımızla buluştuk. Onlara, NATO Savunma Bakanları için hazırladığımız '15 Temmuz' kitapçığını anlattım. pic.twitter.com/q8Ww8znYe1
— Fikri Işık (@fikriisik) 27 Ekim 2016
'BİR ANLAYIŞ BİRLİĞİ VAR'
Irak'ın toprak bütünlüğünün muhafaza edilmemesi durumunda Türkiye'ye bir faydasının, karının olmayacağını vurgulayan Işık, "Bu anlayışla Musul operasyonunda Türkiye elinden gelen tüm desteği verecek. Bu konuda da Türkiye'nin Musul operasyonuna katılmasında bir anlayış birliği var" dedi.
Işık, Musul operasyonunda koalisyon güçlerinin dikkatli davrandığına işaret ederek, "Özellikle Haşdi Şabi'nin, Haşdi Şabi olarak şu ana kadar operasyonlara katılmamasından memnuniyet duyuyoruz. Ancak ABD tarafının ve koalisyondaki ülkeleri Haşdi Şabi'nin Irak ordusu bünyesinde dahi bu operasyonlara katılmamasının temini konusunda özellikle dikkatlerini çektik. Çünkü böyle bir risk de var, bunu da not aldılar" ifadesini kullandı.
Telafer'in Türkiye için önemine değinen Işık, "Telafer'in kesinlikle Telafer'in dışından bir güçle savunulmasının veya DEAŞ ile mücadele edilmesinin ileride çok büyük sorunlara yol açacağı için karşısında olduğumuzu söylüyoruz." diye konuştu.
Romanya Savunma Bakanı Sn. Motoc ile NATO'daki Daimi Temsilciliğimizde bir araya geldik. pic.twitter.com/n3soLmNi4J
— Fikri Işık (@fikriisik) 27 Ekim 2016
'IRAK İLE HER VESİLEYLE DİYALOĞUMUZU ARTIRMAK İSTİYORUZ'
Musul'da IŞİD'e yönelik operasyonda Türkiye'nin savaş uçaklarıyla destek verdiği hatırlatılarak bu konudaki desteğin artıp artmayacağının sorulmasına Işık, ABD, Fransa, Almanya ve İngiltere savunma bakanları ile görüşmelerinde bu konuyu da detaylı görüştüklerini belirtti.
Bakan Işık, bununla ilgili bazı prensip kararlarının alındığına işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu: "Biz Türkiye olarak Irak ile kesinlikle her vesileyle diyaloğumuzu artırmak istiyoruz. Irak bizim komşumuz, Irak ile Türkiye'nin geriliminden ne Irak ne Türkiye kazanır. Bunun bilincindeyiz. Özellikle Türkiye ve Irak'ın bu konuda daha yakın çalışmasının bölge açısından daha gerekli ve yararlı olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda ABD tarafının katkısına da teşekkür ederiz, memnuniyet duyarız. Çünkü bölgenin istikrarı en çok Türkiye'nin, Irak'ın, Suriye'nin yararınadır. Diyalog kanallarının sürekli açık olması, iç politikaya bu ilişkilerin esir edilmemesi gerektiğini düşünüyoruz, bunun için de Dışişleri Bakanlığımızın yoğun gayreti, çalışması var."
NATO Savunma Bakanları aile fotoğrafı… pic.twitter.com/zQTPjn4z5I
— Fikri Işık (@fikriisik) 26 Ekim 2016
'KISA SÜREDE KADRO EKSİKLİKLERİ GİDERİLECEK'
15 Temmuz darbe girişiminin ardından özellikle NATO'daki bazı subayların da görevden alındığının hatırlatılması üzerine Işık, darbe girişiminin ardından birçok askerin TSK ile ilişiğinin kesildiğini belirtti.
Bakan Işık, bu nedenle kısa süreli bazı sıkıntıların yaşanabileceğini ifade ederek, şunları kaydetti: "Şu anda bunun hızla tamamlanması için çalışıyoruz. Yakında NATO'daki kadrolarımızı tamamlamayı hedefliyoruz. Bu konuda bir boşluk olmayacak. Bundan herkesin emin olmasını isteriz, arkadaşlara gereken şeyler de söyleniyor. Sonuçta Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlet, Türk ordusu güçlü bir ordudur. Bu konuda Türkiye kendi taahhütlerini yerine getirecek güçtedir. Kısa sürede bu kadro eksiklikleri tamamlanacak."