Medvedev, İsrail televizyonuna Rusya'nın Suriye’deki amaçlarını anlattı

Rusya Başbakanı Medvedev, Suriye’deki başlıca amaçlarının, eski Sovyet cumhuriyetlerinden cihatçıların Rusya’ya dönüp saldırılar gerçekleştirmesini önleyerek kendi ulusal güvenliklerini güçlendirmek olduğunu belirtti. Medvedev, Rusya’nın bir amacının da Devlet Başkanı Esad’a yardımcı olmak olduğunu vurguladı.

İsrail’e 9 Kasım’da gerçekleştireceği ziyaret öncesinde İsrail'de yayın yapan Kanal 2 televizyonuna röportaj veren Rusya Başbakanı Dmitriy Medvedev, Rusya’nın Suriye’deki eylemlerinin amaçlarını anlattı.

"Binlerce Rusya vatandaşı ve eski Sovyet cumhuriyetlerinden kişilerin Suriye’de savaşmakta olduğunu muhtemelen biliyorsunuzdur. Beyni tamamen yıkanmış bu insanlar birer katil ve terörist olarak evlerine dönebilir” diyen Medvedev, “Suriye’de işleri tamamlandığında, bu insanların Rusya’ya dönüp benzer şeyler yapmasını istemiyoruz” ifadelerini kullandı.

Çeçenistan’da 1990’larda yaşanan savaşlara gönderme yapan Medvedev, "Rusya geçmişte benzer problemler yaşadı. Bu nedenle onların her şeyden önce orada (Suriye) kalmasını istiyoruz" diye konuştu.

Nitekim Medvedev "Rusya’nın Suriye’deki eylemleri, sadece Ortadoğu’da giderek büyüyen istikrarsızlık tehdidine karşı koyma gerekliliğine değil hepsinden önce ulusal çıkarlarımızı koruma gerekliliğine dayanıyor" diye ekledi.

Medvedev’in aktardığına göre, Rusya’nın Suriye’deki amaçlarından biri de bu ülkenin Devlet Başkanı Beşar Esad’a yardımcı olmak: “Suriye hükümeti bize başvurup askeri destek istedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de Suriye hükümetine, ulusal çıkarlarımıza uygun olacak şekilde sınırlı bir askeri destek verilmesi kararını aldı.”

Öte yandan Medvedev, Rusya’nın Esad’a ‘iktidarda kalması için değil, Suriye’nin bölünüp teröristlerin eline düşmemesi için yardım ettiklerinin’ de altını çizdi: “Suriye’nin, her biri çeşitli terörist grupların kontrolünde olan parçalara bölünmesi herkes için tehlikeli olur. Bir zamanlar Ortadoğu’daki muhtemelen en istikrarlı devlet olan Suriye’de yaşananlar çok üzücü ve Ortadoğu’nun tamamı için istikrarsızlığa yok açabilir.”