Trump'lı dünyaya dağır olası senaryoları Londra’da yaşayan akademisyen ve yazar Ergin Yıldızoğlu ile konuştuk.
'DÜNYANIN DÜZENİ DEĞİŞİYOR'
'KAPİTALİZMİN SAVAŞÇI OTORİTER AĞIRLIĞI GERİ DÖNDÜ'
'ABD MERKEZLİ DÜZENİN KURALLARINI KİMSE TAKMIYOR'
'İÇE DÖNMENİN HEM ANLAMI VAR HEM İÇİ BOŞ'
'ÇİN'İ DENGELEMEK ABD, RUSYA VE ALMANYA İLE MÜMKÜN'
"Daha uzun dönemli nokta ise, tartışmalar bizi alıp 19’uncu yüzyıla yapılan jeopolitik tartışmalarına götürüyor. ‘Dünya’nın jeopolitiğinin yeni manzarası’ tartışmasına kadar gidiyoruz. Burada bir ana kıta var. Orada da Rusya oturuyor. O ana kıtayı kontrol edenler iddiaya göre dünyanın tümünü kontrol ediyorlar. Böyle bir durum yok. Ama yükselmekte olan hegemonyaya baktığımız zaman bu Rusya değil Çin. Rusya’nın ölçek olarak hem arazi olarak hem teknolojik kaynakları hem serveti açısından da, ekonomisinin derinliği açısından da ABD’nin yerini alacak bir durumu yok şu anda. Ama Çin böyle bir şey vaat ediyor. Buna göre hareket ediyor. Buna inanması ve bu yönde gitmeye karar vermesi başlı başına bir gerginlik konusu. Dikkat edersek Rusya kendi çevresini güvence altına almaya çalışıyor. Bu durumda jeopolitiğin 100 senelik konusu şuydu aman ‘Almanya ile Rusya bir arada olursa İngiltere ile ABD dünyanın kontrolünü kaybeder’. Şimdi denkleme Çin girdiği için bu kez ABD, Rusya ve Almanya’ya bir tarafa koyabilirsek eğer o zaman Çin’i dengelemek ve Batı’nın 500 yıllık üstünlüğünü elden kaçırmadan korumaya devam edebiliriz gündeme girdi.
'TRUMP BİR TETİKLEYİCİ DEĞİL BİR SEMPTOM'
“Uluslararası güç ilişkileri birbirinden farklı. Uluslar kendi çıkarları için başka piyasalara ihtiyaçları oluyor. O piyasalara kendileri kadar güçlülerin girmesini engellemek istiyorlar. Derken dağılacak paylaşacak yer kalmıyor. Sonra birbirlerine bakmaya başlıyorlar. Bu tipik devletlerarası ilişkiler güç ve bağımlılık ilişkileri olduğu için her zaman yine dönüp dolaşıp aynı yere geliyoruz. Trump’ı bunları tetikleyici, bunlara yol açan birisi değil bir semptom olarak görmek lazım. Bütün bunlar Trump’da ifadesini buldu. Brexit’te bulamazdı çünkü İngiltere küçücük bir ülke. Alt tarafı AB’yi destabilize ediyor. ABD öyle değil mi ki ABD hala hegemonyacı konumda. Kim var hegemonyacıya benzer diye bakınca o yine çıkıyor karşımıza. Bu kadar büyük bir ağırlık merkezi olunca Trump’ın üzerinden konuşmaya başlıyoruz.”
'AB DAĞILACAK, KURTULUŞU YOK'
'YÖNETİCİ SEÇKİNLER SINIFI İŞSİZLEŞİYOR'
'SOL TRENİ KAÇIRDI, YENİ İŞÇİ SINIFINI HALA TANIMIYOR'
"Sosyal demokrasinin bu hali üçüncü yol ile birlikte kendisini yok etti. Almanya’da Schröder, ABD’de Clinton… Bütün bunların işçi sınıfı ile sendikalarla, entellijatnsiya ile ilerici güçlerle bağlarını kopardılar ve egemen sınıflarla egemen sınıflarla bağlarını güçlendirdiler. Aşağıda temsil edilmeyen ve son derece ciddi problemleri olan bir insan tabakası var. İşçi sınıfı var, yoksullar var, işçi sınıfının altında olan kesim var. Bu insanlara kimse sahip çıkmıyor. Trump’ın konuşmasındaki cümlelerden bir tanesi son derece önemliydi. ‘Artık kimse sizi unutmayacak’ dedi birkaç kere. Bu tesadüf değil. Trump bunu laf olsun diye söylemiyor. Burada bir anlaşma başladı egemen sınıf içerisinde ya da egemen sınıfın bir grup aydını arasında. Bu kesime birisi bakmak zorunda ki, devleti ve toplumu arasında yaşamaya devam edebilsin. Sol bu treni kaçırmış vaziyette ne yazık ki. Solun alıştığı sınıf, işçi sınıfı, sanayi proleteryasıdır. Sanayi proleteryası değişti yerine başka tür bir işçi sınıfı tabakaları çıktı. Sol bunları tanımıyor hala. Gezi’de karşılarına çıktı, görmedi. Solun böyle bir defaze bir durumu var. Bunları kim görüyor? Bunları en muhafazakar kesim, en muhafazakarlaşmış işçi sınıfını, yani korku içinde olan kesimi kendi tarafına çekiyor. Bu da çok hayırlı bir şey değil geleceğimiz açısından."