ABD’nin bu konuda ısrarlı olduğu bilinmekte. Zira kararın kendisi, Türkiye Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın Amerika’da bulundukları sırasında onaylanıp açıklanmıştı.
16 Mayıs’ta gerçekleşecek olan Erdoğan-Trump görüşmesi, ABD’nin PYD/YPG’ye yönelik tutumunu değiştirebilir mi?
Konuyla ilgili Sputnik’e konuşan CHP Parti Meclisi üyeliği ve CHP Dış İlişkilerden Sorumlu Başkan Yardımcılığı görevinde bulunmuş eski milletvekili Faruk Loğoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu.
Amerika Birleşik Devletleri’nin aldığı ve açıkladığı bu karar, hem Suriye bakımından hem Türkiye bakımından hem de Suriye’deki Kürtler bakımından bana göre yanlış ve sakıncalı. Bunun Amerikan beklentileri açısından kısa vadede Rakka’nın geri alınmasında belki bir faydası olabilir. Ama uzun vadede Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve birliğini daha fazla tehlikeye düşürecek ve daha fazla çatışmalara yol açacak bir gelişme olarak görüyorum. Çünkü Rakka’nın alınması önemli, ama bundan daha önemlisi, Rakka operasyonundan sonra Suriye’de neler olacak, onu iyi düşünülmesi lazım.
Amerika Birleşik Devletleri bunu yapmıyor. İlla ilk hedef olarak sözde “İslam Devleti”nin orada bertaraf edilmesi hedefine odaklanmış durumda. Ama Suriye meselesi, IŞİD bitirildikten sonra bitmiyor. Kürtlerin bu şekilde silahlandırılması Suriye’deki çatışmaları daha da tahrik edebilecek bir gelişme olarak görüyorum. Bu, Türkiye’nin söyleminden bağımsız olarak da bunu söylemek mümkün. Türkiye PYD’yi, PKK’nın uzantısı olarak görüyor. Çok yakın ilişkileri olduğu muhakkak. Ama her halükarda Amerika Birleşik Devletleri’nin bu davranışı bana göre Suriye’nin geleceği bakımından, hatta Kürtlerin geleceği bakımından sakıncalı. Kürtler bu şekilde Suriye’nin geleceğinde olmaları gerektiğinden daha fazla hak talep etmeye teşvik ediliyorlar. Yani sanki bir bağımsız devlet kurma yolunda bir yeşil ışık olarak da bunu görebilirler. Bu da Suriye’deki çatışmaların daha da sürmesi anlamına gelir. Bu bir felakettir.
Peki 16 Mayıs’ta gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesinden sonra ABD’nin tutumu değişebilir mi?
Amerika Birleşik Devletleri’nin PYD/YPG konusundaki tutumunda bir değişiklik ben şahsen beklemiyorum. Üç üst düzey Türk yetkilisinin Washington’da bulundukları bir sırada bu kararın açıklanmış olması ABD’nin bunda ne kadar ciddi ve ısrarlı olduklarını anlıyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Trump arasında yapılacak görüşmede bu konuda Amerika’nın tutumunun değişmesi değil de işte Rakka’nın geri alınmasında ve Suriye’nin geleceğinin belirlenmesinde Türkiye nasıl bir rol oynar herhalde tartışmalar bunun üzerinde cereyan edecektir. Elbette Cumhurbaşkanı Erdoğan Amerika’nın bu kararına tepkisini verecektir. Ama Amerika’nın bu tutumunda, yani PYD/YPG konusunda bir değişiklik yapmasını beklemek olmayacak bir beklenti olur. Tabi gündemde başka konular da var. Belki Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bu diğer konularda tatmin etmek için bazı yatıştırıcı sözler söyleyebilir.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.