Mahalle kahvesinin önünde oturmaktaydım.
Siren sesleri, saygı duruşuna geçenler, toparlanıp ayağa kalkanlar falan…
Ama ben kalkmamıştım ayağa…
Ve ayağa kalkmadığımı da 'Saat 9'u 5 geçiyordu ben ayağa kalkmadım' başlıklı yazımda herkese duyurmuştum.
*
Neydi derdim?
Bir derdim falan yoktu aslında.
*
Neden ayağa kalkmadığımı şöyle izah etmiştim:
'Saygının, sevginin ille de o saatte ayağa kalkılarak gösterilmesi gerektiğine inanmıyorum.'
*
O günden bugüne…
- Atatürk'ün yüzyıl sonrasını görebilen bir lider olduğuna dair inancım öyle arttı ki…
- Atatürk'ün kurduğu sistem sayesinde Ortadoğu'daki bütün ülkelerin ilerisinde olduğumuza dair kavrayışım öyle perçinlendi ki…
Bu 10 Kasım'da…
Saat 9'u 5 geçe…
Hiçbir artistliğe falan zerre gerek duymadan…
Büyük bir aşk, şevk,
sevgi, saygı ve heyecanla
fırlayacağım ayağa!"