Protestocular okulun özel güvenliği tarafından salondan çıkartıldı. Ancak protestocuların dışarıda beklemeye devam ettiği haberi üzerine program planlanandan önce sonlandırıldı. Başbuğ, daha sonra polis eşliğinde salondan çıkartıldı.
Habere göre Başbuğ konuşmasında Türkiye’nin Afrin'e yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekatı'na dair tezlerini anlatıp ABD’nin YPG’ye desteğinin çelişkilerini ortaya koyuyordu.
Terör örgütü yandaşları Başbuğ'un panelini karıştırdı… Salon boşaltıldı https://t.co/jO7os04FwZ pic.twitter.com/BPkyHGMQDn
— Hurriyet.com.tr (@Hurriyet) 7 Mart 2018
Başbuğ, konferansa gitmeden önce şu duyuruyu yapmıştı:
Kasım 2017’de John Hopkins Üniversitesi'nden (Baltimore / ABD) almış olduğum konferans verme daveti üzerine ABD’ye gideceğim. Türk-Amerikan ilişkilerinin çok ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğu bir dönemde, Türkiye’nin haklılığının karşı tarafa anlatılması açısından, bu daveti kabul etmenin yararlı olacağını değerlendirdim.
6 Mart 2018 günü vereceğim konferansta ve olabilecek diğer görüşmelerde yapacağımız konuşmalar aşağıdaki genel prensipler çerçevesinde olacaktır:
- Türkiye’nin Suriye’ye ilişkin olarak takip ettiği “Milli Siyaset” in temel amaçları şöyledir;
- Türkiye Suriye sınırı boyunca sınır güvenliğini sağlamak ve korumak zorundadır.
- Türkiye Suriye’nin toprak ve siyasi bütünlüğünün korunmasını savunmaktadır.
- Türkiye hiçbir şekilde, PKK terör örgütünün Suriye uzantısı olan PYD/YPG’nin, Suriye’nin kuzeyindeki varlığının devam ettirilmesine müsaade edemez.
- Türkiye elbette milli menfaatleri ve milli güvenlik ihtiyaçları kapsamında gerekli siyasi ve askeri tedbirleri alma hakkına sahiptir.
- Türkiye’nin güvenlik ihtiyaçları ve uluslararası hukuka uygun olarak yürüttüğü terörle mücadelesi bu kadar açık olarak ortada iken, ABD’nin bu gerçekleri ve müttefikinin meşru haklarını ve kaygılarını dikkate almadan PKK’nın Suriye uzantısı olan PYD/YPG terör örgütünü silahlandırarak işbirliğine devam etmesi ve Türkiye’nin yanında yer almaması tarihi bir hatadır.
- Türkiye 15 Temmuz 2016’da FETÖ’nün kanlı darbe teşebbüsü ile karşı karşıya kalmıştır. Bu darbe teşebbüsünün, delilleri ile ortaya konulmuş, lideri ise ABD’de bulunmaktadır.
- Türkiye’nin ısrarlı taleplerine karşın, darbe liderinin ABD tarafından Türkiye’ye iade edilmemesi iki ülke arasında diğer ciddi bir sorunu oluşturmaktadır.
- Türkiye stratejik konumu ve sahip olduğu gücü nedeniyle bölgesinde vazgeçilemeyecek, ihmal edilemeyecek bir devlettir.
- Özellikle bu iki önemli sorun nedeniyle, Türk-Amerikan ilişkilerine ileride tamir edilmeyecek derecede büyük bir hasar verilmesinin sonuçlarını ve sorumluluklarını, ABD yetkilileri sağlıklı olarak değerlendirmelidir.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.