YASAD Başkanı Güneş: Kamu bile yerli yazılımı yeterince kullanmıyor

Türkiye her alanda kendi iç kaynaklarına dönerken ülkenin ciddi bir döviz kaynağı yazılımlar için yurt dışına gidiyor. Yeni Şeyler Rehberi'ne konuşan Yazılım Sanayicileri Derneği (YASAD) Başkanı Doğan Ufuk Güneş, her alanda yazılım üretebilen Türk şirketlerine rağmen kamunun yüzde 45 oranında yurt dışından yazılım temin ettiğini dile getirdi.

Türkiye'de son zamanlarda giderek artan kur baskısıyla, yurt dışına giden döviz kaynaklarının ülke içinde kalmasının sağlanmasına çalışılıyor. Otomotivden savunma sanayine kadar birçok alanda yapılan bu çalışmalar ne yazık ki yazılım alanında istenen seviyeye gelebilmiş değil. Yazılım Sanayicileri Derneği YASAD'ın başkanı Doğan Ufuk Güneş, Yeni Şeyler Rehberi programında Türk yazılım sektörünün ekonominin her alanında çözümler üretebilen, 75'in üstünde ülkeye yazılım satan bir hale geldiğini ancak yabancı hayranlığı yüzünden kamu ve özel kurumların Türk yazılımını tercih etmediğini söyledi:

'44 DEĞİŞİK ALT DALDA YAZILIM ÜRETİYORUZ'

"Ben 1982'den beri yazılım sektörünün içindeyim. YASAD'ın içinde 467 kurumsal yerli yazılım şirketi var. Dünyayla rekab.et etmelerini, Türkiye'nin yazılımda önümüzdeki 10 yıl içinde bölgesel bir merkez olmasını sağlayacak faaliyetlerinin sürdürmeye çalışıyoruz. Biz sektör olarak, biz Türk yazılımının artmasına yıllardır hazırız. Pek çok alanda yerli yazılım üretiyoruz zaten. Ayrıca da bunları 75'in üstündeki ülkeye satıyoruz. 44 değişik alt dalda yerli yazılım üretebiliyoruz. Mobil bankacılıktan tutun da savunma sanayine, teknolojik olarak sağlıktan spora ve tarıma kadar her alanda yerli yazılım üretebilir konumdayız. Ama mantalite olarak hazır mıyız? Bunlardan biri kamunun yerli yazılıma bakışı ikincisi de özel sektörün yazılıma bakışında tam istenebilir seviyeye geldiğimizi söyleyemeyeceğim. Getirdiğimiz farkındalığa rağmen kamuda yüzde 60'lar seviyesindeyiz. Orada dahi yabancı iyidir algısı yerleşmiş durumda. Türkler de yazılım mı yapar algısı oluşmuş durumda. Bunu ciddi anlamda yıkmak zorundayız. Bizim ürünlerimizi yurt dışına satarken zorlanmıyoruz. Ama kendi kamumuza satmaya çalışırken inanılmaz bir yabancı hayranlığıyla karşı karşıya kalıyoruz."

"Bugün dijitalleşmeden bahsediyoruz. Bütün iş süreçlerinin dijital dönüşüme ulaştırılması gerekiyor. Bunun kaynağı yazılım. Bütün kobilerin iş süreçlerini yeniden düzenlemeleri lazım. Bunun için kullanmaları gereken yazılımlar kurumsal kaynak planlama, ERP yazılımları. ERP olarak Avrupa bölgesinin en güçlü ülkelerinden birisiyiz. Bizim şirketlerimizin ürünlerini kobilerimiz hemen alıp kullanabilir. İlk 100 şirketlere bakın, bakalım hangi yazılımları tercih etmişler. Bunların yüzde 60'ı Alan kökenli yazılımları tercih ediyor. 2016 yılında 1.2 milyar doları yazılım ithalatına verdik. Bu rakamın karşılığında alabilecekleri yerli yazılımlar vardı. Ama yabancıları tercih ettiler. Samimiyetle söylüyorum tüm yazılımların karşılığı Türkiye'de var. Yoksa da kısa süre içinde üretilebilir durumda. 44 değişik alt dalda yazılım üretmek çok önemlidir. Türk yazılım sektörü Türk tekstil sektörü kadar güçlü. Onların yaptığı bir hata vardı markalaşamadılar. Biz markalaşmaya da başladık."

"İhracatta marka bazında dünyaya gitmek önemli bir eksiğimiz. Bizim en az 4 yazılımı marka olarak küresel pazara çıkarabilmemiz lazım. İçerde de markalarımızın bilinirliğini artırmamız lazım. Türkiye'de 3.6 milyon kobimiz var. Bunların hepsinin bugün kulanmış olduğu en değerli araçlardan biri 'Excel'dir. Halbuki onun yerine yerli yazılım alıp çok daha efektif ve rahat bir biçimde işlerini götürebilirlerdi. Kendi üretim hatlarını dijitalleştirebilirler. Bizim kobilerimizin ülkede yerli yazılım olduğu konusunda bilgi eksiği var. Savunma sanayine bakıyorsunuz, pek çok entegratör firma yabancı yazılımların bayiliğini yapar konumdalar. Bunlarda ileri adım atmadıkça hedefe gitmemiz ve tutturmamız çok zor."