‘TUTUKLAMA YAPILABİLİRDİ'
Bir yandan polisin araştırma yapmasına izin verilmiş ve araştırmalar tamamlanmamışken hem de savcılık tarafından açılmış sorgulama varken başkonsolosun görüşme vermeye çağrılması şarttı. Görüşme yapılmaması Türkiye ve Suudi Arabistan arasında örtülü bir ortak anlaşmaya varıldığı, Suudi Arabistan'a çok da zarar verilmemesi istikametinde gidilmesi yönünde… Cumhurbaşkanı danışmanlarından birinin "Suudi Arabistan'ın çok üstüne gitmiyoruz onlar da bunun değerini bilir" demesi dikkat çekiciydi ve soruşturmanın selametine ağır bir gölge düşürüyor.
Soruşturma biter polis araştırması biter polis bulduklarını savcılığa iletir ama bu cinayetin faturasının Türkiye'nin kesmesine gerek yok. Bunu Suudi Arabistan yapmalı. Bu iş Veliaht Prens'e kadar uzanır mı uzanmaz mı, gelen 15 kişilik ekibe karşı nasıl işlem yapılacak bunu bilemeyiz… Ancak Suudi Arabistan'ın sorumlu budur, bu kişiyi cezalandırıyoruz demesi lazım. Ben Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerinin önemine inanıyorum. Bu işin polisiye yönleriyle açıklığa kavuşturmak bizim görevimiz ama faturayı onlar keser. İlişkilerin daha da kötüye gitmesi yanlış olur diye düşünüyorum. Avrupa ülkeleri inanılır ve güvenilir olmasını bekliyoruz dediler. Türkiye'nin yaptığı araştırmanın ciddilikle yapılması lazım.
‘KONGRE VE TRUMP FARKLI DÜŞÜNÜYOR'
Ben maalesef kısa dönemde Tük Amerikan ilişkilerinde elle tutulur somut bir ilerleme göremiyorum. Pompeo'nun temaslarından sonra Türkiye'nin odak noktaları Gülen'in iadesi, Suriye yaptırımlarının kaldırılması gibi açıklamalar oldu. Görüşmeler sonrasında yapılan açıklamalarda tarafların önceliklerinin örtüşmediğini görüyorum. Yaptırımların kaldırılması biraz daha sürüncemede olabilir. Diğer tutuklular konusundaki beklentilerinin devam ettiğini bilmek lazım ABD'nin. Hem Menbiç'te hem Fırat'ın doğusundaki sıkıntıların devam ettiğini düşünüyorum. Sonuç olarak Brunson'ın salıverilmesi Türk Amerikan ilişkilerinin gerçek gündemine dönülmesi için bir fırsat yarattı. Benim gördüğüm Türkiye tek bir nefeste bütün sorunların çözülmesini istiyor. Bence bu doğru bir strateji değil. Türk tarafı olarak kendi halkına şunları istiyorum diyebilir ama uluslararası ilişkilerde öncelikler listesi yapılması lazım. Bunların sonuç alınabilecek konulara ağırlık verilmesi lazım. Pompeo'nun İran yaptırımları konusunda Türkiye'ye bir istisna yapılması konusuna bakılması lazım çünkü bunlar 4 Kasım'da bunlar yürürlüğe girecek.
‘DOĞU FIRAT İÇİN ORTAK ANLAYIŞ MÜMKÜN'
Halkbank konusunda bir gelişme olabilir mi, evet ya da hayır diyecek bilgiye sahip değilim. Ama ABD'de yargı tamamen bağımsızdır. Halkbank konusu yargının elindedir. Yargı süreci devam ediyor. İlgili kişi hapiste. Bir şekilde yargı tarafından paket haline getirilip Trump yönetimine buyurun ne yaparsanız yapın denmesi ihtimali çok zayıf. ABD'de mahkemelerin dikkate aldığı bir siyasi boyut vardır. Bu boyut Kongre ve yönetimin ABD'nin ulusal çıkarları mevzu bahistir dediği konuda mahkemeler bunu dikkate alarak hareket edebilir."
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.