Çavuşoğlu, AİHM'nin Selahattin Demirtaş'ın başvurusu üzerine verdiği kararın hukuki olmadığını, mahkemenin kendi kararlarıyla çeliştiğini ifade etti. Çavuşoğlu, "AİHM bu kararla siyasi bir karar verdiğini kanıtlamıştır" diye konuştu.
Çavuşoğlu, İngiltere, Fransa, Almanya gibi birçok ülkenin AİHM'nin kararlarını uygulamadığını söyledi.
'VELİAHT PRENS İLE GÖRÜŞMEK İÇİN ENGEL YOK'
Çavuşoğlu, Cemal Kaşıkçı cinayeti sonrasında Suudi Arabistan Veliaht Prensi ile görüşmek için bir engel görmediklerini belirterek, "Talep ederse görüşülebilir. Tabii ki takdir Cumhurbaşkanımızın" dedi.
'TEHDİT GELİRSE GEREĞİNİ YAPARIZ'
CNN Türk Ankara Temsilcisi Dicle Canova'nın sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu'nun satır başları şöyle:
— YPG, ABD'nin verdiği destek nedeniyle çok şımardı. YPG bizim için tehdittir ve bu terör örgütüne karşı elimizden geleceğini yapacağımızı söyledik. ABD'ye, "Neden taciz atışlarını engellemiyorsunuz dedik." Biz sınırımızın öbür tarafında var olan tehditi engellemek için her şeyi yaparız.
— Bizde bu konuda her zaman kararlılık var. Burada en sağlıklı yöntem Münbiç yol haritasının Fırat'ın doğusunda da uygulanmasını sağlamaktır. YPG'nin buradan çekilmesi lazım. Kobani'den YPG-PKK atılacak ve orada yaşayan insanlara teslim edilecek. Ama buradan YPG'nin PKK'dan atılması lazım. Bizim ABD'yle aramızda diyalog ve bilgilendirme var. Biz taciz edişine karşılık verdiğimizde, askerlerimiz ABD'ye bilgi veriyor. Askerlerimizin karşı karşıya gelmesini istemeyiz ama ABD gibi bir müttefikimizin bir terör örgütüyle işbirliği yapmaması lazım. Rusya bu terör örgütünden hemen geri çekildi ama ABD maalesef lüzumsuz gerekçelerle terör örgütüyle angaje olmaya devam ediyor.
— Münbiç yol haritasının yıl sonuna kadar tamamlanması lazım.
'RUSYA KATETTİĞİMİZ MESAFEDEN MEMNUN'
— M4 ve M5 otoyollarının trafiğe açılması bu güzergahta gerekli güvenlik tedbirlerinin alınması lazım. Bizim bu yolda katettiğimiz mesafeden Rusya da memnun, herkes memnun. Şu ana kadar İdlib Muhtırası çok iyi uygulanıyor. Siyasi bir çözüm olmadan bu attığımız adımlar kalıcı olamaz. Bunun içinde en önemli aktör Türkiye'dir.
CEMAL KAŞIKÇI CİNAYETİ
— Bizim tarafımızda soruşturma gayet şeffaf yönetiliyor. Ama en son başsavcının ziyaretinde Suudi Arabistan tarafından bir bilgi verilmedi. Biz ise elimizdeki bilgileri paylaştık çünkü bizim derdimiz bu cinayetin aydınlatılması. Trump bir anlamda gözümü yumarım diyor ama her şey para değildir. Bu bir cinayet, paranın gözü kör olsun denilmeli. Bu cinayet tesadüf değildir, her şey planlı yapılmıştır. Suudi Arabistan'ın bize bilgi verilmemesi nedeniyle uluslararası soruşturmA daha faydalı olabilir. Biz uluslararası bir soruşturma olursa elimizdeki her şeyi paylaşırız demiştik.
CIA'DE SES KAYDI VAR MI?
— Kaşıkçı meselesinde Avrupa'nın bir yaklaşımı var görüyoruz ama suni tedbirlerle bu olaya yaklaşılmaz. Suudi Arabistan'la ilişkilerimiz bozulmasın diyorlar. Biz de ilişkimiz bozulmasın isteriz ama bu konuda sonuna kadar gideceğiz. Mesela bu yerli işbirlikçi kim?
— Cumhurbaşkanımız iki kere Kral Selman'la bir kere de Prens Selman ile görüştü. Prens Selman da Arjantin'de Cumhurbaşkanımızla görüşmek istediğini söyledi. Görüşülebilir tabiİ. Bu görüşmede Cumhurbaşkanımız tüm bilgileri söyleyecektir. Talebi üzerine bu görüşme olabilir.
'TRUMP, 'İADESİ İSTENİLEN KİŞİLERİN LİSTESİNİ GÖNDERİR MİSİNİZ?' DEDİ'
— Halk Bank davasına baktığımızda FETÖ motifli bir davadır. Daha önceki dava FETÖ'ye destek veren bir savcıydı. Kendi gitti ama ekibinden birileri kaldı demek ki. Orada bizim MASAK gibi kurumlarda bir soruşturma başlattılar. Halk Bankası kendileriyle ilgili tüm bilgileri verdiler. Tüm incelemeler sonucunda Halk Bankası'nın İran yaptırımlarını delmediği kararına varmıştır. Atilla'nın da bundan sonraki cezasını Türkiye'de çekebilmesi için gönderilmesi gerektiğini söyledim. Hakan Atilla Türkiye'ye dönmek istediğini bildirmişti şu anda bir temyiz süreci var. Nihai aşamada bu olacak. FETÖ, ABD misyonlarına da nüfuz etmiş.
AİHM'İN DEMİRTAŞ KARARI
AB EN GÜVENİLİR ORTAK MI?
— Türkiye'den güvenilir ortak bulamazlar.
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.