'İşçi ile kazma sapı arasında fark görmeyen zihniyet değişmediği sürece ölümlerin önüne geçemeyiz'

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, viyadük kazasının ardından yaptığı değerlendirmede, inşaat sektörünün ve özellikle mega projelerdeki sürat baskısının işçi hayatına mal olan kazalara davetiye çıkardığını belirtti. “Her gün, 4-5 işçi kardeşimizi kaybediyoruz. Politikaların kar odaklı olması bu kara tabloyu ortaya çıkarıyor” dedi.

Fotoğrafın Tamamı programında Ahu Özyurt'un sorularını yanıtlayan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Kamu da denetim rolünü hayata geçirmiyor. Özellikle bu mega projelerde karşımıza çıkan, bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda şirketin dokunulmaz olması nedeniyle denetim ve yaptırımın olmadığını görüyoruz" dedi.

'BETONUN BEKLEMESİ GEREKİR'

"İnşaat sektörü iktidarın da son yıllarda kendisini var ettiği bir sektör olarak ortaya çıkıyor" diyen Çerkezoğlu, Kuzey Marmara Otoyolu'ndaki viyadük kazası konusunda da şunları söyledi:

"Teknik olarak beton döküldükten sonra belli bir süre bekletilmesi gerekiyor. Bugün bölgede hava yağmurlu ve rüzgarlı. Yağmurlu havalarda bekleme süresinin daha fazla olması gerekir. Çalışma koşullarının daha iyi olması gerekir. İnşaatlarda yaşanan bu iş cinayetlerinin temelinde hep hızlı üretim, daha fazla üretim, daha fazla kar beklentisi var. Biz bu olayları hep hızlı çalışma baskısı ve üretim zorlamasının olduğu alanlarda görüyoruz. İnşaatlardan her gün çığlık yükseliyor. Köle değiliz diyorlar. Siyasi iktidar buna kulak vermek zorundadır. Üçüncü havalimanında "köle değiliz" dediler, bütün dünya duydu, iktidar duymadı. Konfederasyonumuza bağlı Dev-Yapı-İş'in Başkanı da olmak üzere 31 arkadaşımız halen tutuklu. 5 Aralık'ta ilk duruşmaya çıkacaklar."

'İŞÇİ İLE KAZMA SAPI ARASINDA FARK GÖRMÜYORLAR'

"Her dört gençten birisi işsizken, insanlar her türlü zorluğu göze alarak çalışmaya uğraşıyorlar. Çözüm, emeğin hakkının verildiği, örgütlü olduğu bir sistem kurulmasında. Bir madene inen işçi ile kazma sapı arasında fark görmeyen, veya inşaat işçisi ile asansör vidası, dişlisi arasında fark görmeyen bir zihniyet olduğu sürece bu ölümlerin önüne geçemeyiz. Zihniyetin değişmesi gerek" diyen Çerkezoğlu "3. Havalimanındaki durumla ilgili Uluslararası Çalışma Örgütü bile çağrı yaptı. Hükümet kaale almadı. Türkiye'de pek çok iş kazasında bunu gördük. Gerçek sorumlular adalet önüne çıkmıyor. Şantiyede birisine fatura kesiliyor ama bazı şirketler hiç hesap vermiyor" diye konuştu.

'ASGARİ ÜCRET ARTIK ORTALAMA ÜCRETTİR'

Aralık ayı başında Asgari Ücreti Tespit Komisyonunun ilk toplantısını yapacağını da belirten Arzu Çerkezoğlu, "Biz yılın son üç ayı için yeni bir asgari ücret tespit edilmesini ve 2019'un rakamının da bunun üzerine belirlenmesini önerdik. Çünkü Türkiye'de artık asgari ücret sembolik bir rakam değil, neredeyse ortalama ücret haline gelmiş durumda. Sadece 10 milyonun değil, emeğiye geçinen herkesin yaşam koşullarının belirlendiği bir ölçüt. Bu yıl kriz koşullarında belirlenecek rakam çok önemli, çünkü geçen yıla göre yarı yarıya değer kaybetti. Ücret mücadelemize herkesi de davet ediyoruz" dedi.