Antalya'daki hortumda can kaybı 2'ye yükseldi

Antalya'nın Kumluca ve Finike ilçelerinde meydana gelen hortum nedeniyle yaralanan ve hayati tehlikesi bulunan bir kişi tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Kemer'de kaybolan üniversite öğrencisini arama çalışmaları ise devam ediyor.

Antalya'nın Kumluca ve Finike ilçelerinde meydana gelen hortum nedeniyle yaralanan ve hayati tehlikesi bulunduğu bildirilen 40 yaşındaki ASAT görevlisi Bayram Demir, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

Finike'de meydana gelen hortum sırasında Antalya Su ve Atıksu İdaresi (ASAT) Finike Hizmet Binası önünde bulunan Bayram Demir, hortumun çevreye savurduğu cisimlerin isabet etmesi sonucu ağır yaralandı.

Kumluca'daki bir özel hastaneye kaldırılan Demir'in burada yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamayarak, hayatını kaybettiği bildirildi.

Öte yandan, Kemer'de hortum nedeniyle aracının dereye sürüklenmesi sonucu kaybolan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Kader Buse Acar'ın bulunması için çalışmalar devam ediyor.

Kumluca ve Finike ilçelerinde dün meydana gelen hortum nedeniyle çok sayıda tarım arazisi, ev, işyeri ve araç zarar görmüş, 13 yaşındaki bir çocuk hayatını kaybetmiş, 2'si ağır 11 kişi de yaralanmıştı.

'HORTUM İLE MARMARİS'İN GÜNEYİNDEKİ DEPREM ARASINDAKİ İLİŞKİ İNCELENMELİ'

Öte yandan  Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Sözbilir, "Antalya'daki hortum ile Marmaris'in güneyindeki deprem arasındaki ilişkinin incelenmesi gerekir" dedi. Sözbilir, yaptığı açıklamada, dün Marmaris açıklarında meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki depremin ilçenin yaklaşık 100 kilometre güneyinde, 22.5 kilometre derinde gerçekleştiğini anımsattı.

Bölgedeki bu önemli fay zonunun sol yönlü, doğrultulu atımlı  bir makaslama zonu olduğunu ifade eden Sözbilir, "Anadolu altına dalan Afrika levhasının yırtıldığı yere karşılık gelir. Batı Anadolu'yu jeolojik anlamda güneyden sınırlayan bir mikro levha sınırı olarak kabul ediliyor. Geçmişte büyük depremlerin yaşandığı bir fay zonudur" dedi. Sözbilir, bugüne kadar yapılan çalışmaların atmosferde oluşan büyük ölçekli doğal afetler ile yer kabuğundaki depremler arasında bir ilişki olduğunu gösterdiğini vurguladı.