‘Türkiye yerli üreticinin teşvik edildiği, verimli ve planlı üretimin yapıldığı bir yapıya geçmeli’

Arda Tunca'ya göre yüksek gıda fiyatlarına karşı en etkili çözüm yerli üreticinin teşvik edildiği, üretimi artırıcı yapısal reformlar. Tunca, fiyatların geldiği seviyenin nedenleri için bütün tedarik zincirinin ayrı ayrı incelenmesi gerektiğini dile getirdi.

Sebze ve meyve fiyatlarındaki artış Ankara'yı harekete geçirdi. Hal Yasası hazırlıklarını tamamlayan hükümet, bunun öncesinde fiyat artışlarının önüne geçmek amacıyla bazı tedbirleri devreye sokacak. Bunlardan biri belediyelerin tanzim satış noktalarında sebze ve meyve satışı yapılması. Çiftçiden alınacak ürünler, devreye aracılar girmeden doğrudan bu satış noktalarında vatandaşa ulaştırılacak. Konuya ilişkin açıklama Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, tarafından yapıldı. Bakan Albayrak, Ankara'da ekonomi gazetecileri ile bir araya geldiği toplantıda ekonomideki diğer önemli başlıklar hakkında da konuştu. Enflasyon hedefi, bankacılık sektörünün durumu, krediler ve IMF tartışmaları bu başlıklardan bazılarıydı.

Ekonomist Arda Tunca, Bakan Berat Albayrak'ın açıklamalarından yola çıkarak değerlendirmelerde bulundu.

‘GIDA ENFLASYONU MANŞET ENFLASYONUN ÜZERİNDE'

Son yıllarda gıda fiyatlarının enflasyon üzerindeki belirleyici etkisinin sıklıkla gündeme geldiğini hatırlatan Arda Tunca, en son açıklanan ocak ayı fiyat gelişmelerini işaret etti. Gıda enflasyonunun, manşet enflasyonun üstüne çıkmış durumda olduğunu belirten Tunca, enflasyondaki yüksek seviyede gıdanın belirleyici olduğunun altını çizdi:

"Enflasyon içerisinde, gıda fiyatlarına bakıldığında bir önceki yılın aynı ayına göre değişim yüzde 30.97. Yani ocak ayında, yıllık yüzde 20.35 olan manşet enflasyonun üzerinde bir gıda enflasyonu var. Gıda neden bu kadar ön planda, çünkü enflasyonu oluşturan harcama grupları içerisinde yüzde 23.29 gibi, yani neredeyse sepetin çeyreğini oluşturacak ölçüde ağırlığa sahip olan bir harcama grubu."

‘YERLİ ÜRETİMİ ARTIRAN UNSURLAR DEVREYE SOKULMALI'

Ekonomist Arda Tunca, pazardan, marketlere yüksek gıda fiyatlarının düşürülmesi amacıyla ortaya konacak kısa vadeli çözümlerin yanında yapısal reformları işaret etti.

Tarım ve hayvancılıkla ilgili yapısal anlamda reformlara ihtiyaç olduğunun altını çizen Tunca, yerli üretimi artıracak unsurları devreye sokmak gerektiğini söyledi.

Tunca, "Türkiye'nin yerli üreticinin teşvik edildiği, toprakların verimli olarak kullanıldığı, bunların envanterinin çıkarıldığı, planlamalarının yapıldığı bir yapıya geçmesi gerektiği kanaatindeyim" diye konuştu.

‘KATMA DEĞER SAĞLAMAYAN ARACILAR DEVREDEN ÇIKARILMALI'

Arda Tunca, sebze ve meyve başta olmak üzere gıda fiyatlarının belirlenmesinde etkili olan 'aracılar' konusuna da değindi.

Ekonomist Tunca, tarladan raflara kadarki aktarım sürecinde, katma değer üretmeyen aracıların devreden çıkarılması gerektiğini söyledi; "Aracılar konusunda o malın piyasaya sürülmesi aşamasında 'katma değer üretiyor mu' diye bakılması gerekiyor. Yani o malın piyasaya sürülmesi aşamasında bir fonksiyon ifa ediyor mu?" diye konuştu.

Arda Tunca, fiyatların geldiği noktanın tespiti için bütün tedarik zincirinde geri gidilerek inceleme yapılması gerektiğini belirtirken, Türkiye'nin dışa bağımlılıktan, tohum, fide, gübre vb., kurtulması gerektiğine de vurgu yaptı.

‘2019 YILSONU ENFLASYONU YÜZDE 15'İN ALTINI GÖREBİLİR'

Ekonomist Arda Tunca, 2019 yılsonu enflasyon tahminin ise yüzde 15-16 seviyesinde olduğunu söyledi.

Son yıllarda 'Jeopolitik riskler ve seçimler'in enflasyon üzerinde de baskı yaratan kur artışlarına sebep olduğunu aktaran Arda Tunca, bu iki faktörün ortadan kalkmasıyla enflasyonda daha aşağı seviyelerin görülebileceğini ifade etti:

"Türkiye seçim yorgunu bir ülke. Umarım önümüzdeki dönemde Suriye gibi jeopolitik riskler büyük ölçüde ortadan kalkar ve biz tamamen ekonomiye konsantre olduğumuz bir dönem tanıklık ederiz. Özellikle içeride talebin canlanmasını çok önemsiyorum. Durgun sularda gidecek olursak, bu çerçevede kurda istikrar, enflasyonu da ister istemez aşağı doğru çekecektir. Ve talepte bir canlanma olmasına rağmen, yıl sonunda yüzde 15'in altını bile görebiliriz."