'Hayvanlar bizlerle yaşamayı öğrendi. Ama biz onlarla yaşamayı öğrenemedik'https://t.co/C4ngRKMcKP pic.twitter.com/CfbI0XnfVh
— Sputnik Türkiye (@sputnik_TR) December 8, 2019
'Pazartesi günü çok korkunç şeyler oldu'
Natali Tsyura yaptığı açıklamada, “6 senedir Türkiye’de yaşıyorum. Hayvanları, kedileri çok seviyorum. Bahçede 15-20 kedi var her gün gelip yemeğini yiyorlar, suyunu içiyorlar. Pazartesi günü çok korkunç şeyler oldu. Benim ev kedisi eve geldi. Rahatsızlığı vardı. Boğazında akıntı vardı. Hemen alıp doktora götürdüm. Ama ilk başta ne olduğunu anlamadık. Çünkü kırığı hiçbir şeyi yoktu. Serum antibiyotik yaptıktan sonra biz eve geldik. Eve geldikten sonra komşum bana bir fotoğraf atıp, ‘Bakabilir misiniz’ dedi. Baktım oda benim kedim aynı şekilde olmuştu. Boğazında akıntı vardı. Ben onu alıp yine doktora gittim. Biz o an zehirlendiklerini anladık. Ama ne zehri anlamadım. Yine eve geldiğimizde bahçede benim başka bir kedide aynı akıntı. Rahatsızlanan kedim kusma yapınca kedi mamasına ciğer ile zehir karıştırmış. Ondan sonra gerçekten zehirlendiklerini anladım. Maalesef her iki kedim öldü. Bir kedimde şuan evde durumu çok kötü. Daha sonra karakola gidip bütün olanları anlatıp şikayete bulundum. Bunu yapanlar inşallah bulunacak” dedi.
'Hayvanlar bizlerle yaşamayı öğrendi. Ama biz onlarla yaşamayı öğrenemedik'
'Sitenin kenarlarına bırakıyorlar'
Yaz başlarında ailelerin petshoplardan çocuklarına kedi ve köpek aldığını da aktaran Çebi, “Yani bu kedi ve köpekler terk edilen hayvanlar. Sezon bitiyor. Çocuk eğleniyor, büyüyor. Ne yapıyor gelip sitenin kenarlarına bırakıyorlar. Kendi imkanlarımızla sahip çıkıyoruz. Kimseden mama falan istediğimiz yok. Adam kendisi bırakıyor sonra ‘Bu kedilere nasıl bakıyorsunuz’ diye sitem ediyor. Kardeşim ben mi bıraktım sen bıraktın. Alıp sırf bir ay, iki ay eğelensinler diye. Bakamayacağı hayvanı almasın kimse. ‘Çocuğum eğlensin’ diye alıp bu hayvanları hapsetmeyeceksiniz” diyerek açıklamasını noktaladı.