Diyarbakır’da yaşam zinciri: Bir kadın öldürüldü, taziyesi dahi kurulmadı

Diyarbakır’da, geçtiğimiz hafta evli olduğu eşi tarafından öldürülen ve taziyesi dahi kurulmayan Melike Demirok için önce taziye kuran, ardından da kentin en işlek noktasında ‘yaşam zinciri’ oluşturan kadınlar, artan kadın cinayetlerine dikkat çekti. 

Diyarbakır’ın Kayapınar İlçesi’nde, Melike Demirok adlı kadın 14 Ocak tarihinde evli olduğu eşi Gökhan Demirok tarafından öldürüldü. Öldürülen Demirok’un, öldürülmeden bir gün önce karakola başvurduğu ortaya çıktı.

Demirok’un 8 Ocak günü akşam saatlerinde eşinden gördüğü şiddet nedeniyle can havliyle kendini evden dışarı attığı ve 5 gün boyunca gizlendiği öğrenildi. 9 Ocak günü karakola giden Gökhan Demirok ise, “25 bin TL paramı çaldı” suçlamasında bulunduğu Melike Demirok'in bulunmasını istedi.

Bir süre gizlenen Melike Demirok, şiddet gördüğü eşinden şikayetçi olmak için 13 Ocak akşamı karakola gitti. Ancak hakkında ihbarda bulunulduğunun anlaşılması üzerine polisler eşi Gökhan Demirok’a haber verdi. Karakola gelen Gökhan Demirok, ikna ettiği Melike Demirok ile birlikte karakoldan ayrıldı. Melike Demirok’un bir gün sonra da öldürüldüğü ortaya çıktı.

Kadınlar önce taziye kurdu, ardından ‘yaşam zinciri’ oluşturdu

Öldürülen Demirok için taziye dahi kurulmadı. Demirok için harekete geçen Dicle Amed Kadın Platformu (DAKAP) bir taziye evinde bir araya gelerek taziye kurdu. Taziyenin ardından da Diyarbakır’ın en işlek noktalarından biri olan Ofis Kavşağında bir araya gelen kadınlar, el ele tutuşarak ‘yaşam zinciri’ oluşturdu. Boyunlarına astıkları dövizlerle kadın cinayetlerine dikkat çeken kadınlar sık sık “Kadın cinayetleri politiktir” şeklinde slogan attı. 

‘Kadınlar en yakınları tarafından öldürülüyorlar’

Eylemin ardından kadınlar adına açıklama yapan Rosa Derneği’nden Ayla Akat, artan kadın cinayetlerine dikkat çekmek istediklerini söyledi. Ata “Diyarbakır’da gerçekleşen son kadın cinayeti ve Türkiye genelinde, bölgemizde dünyada var olan kadın katliamlarına karşı sesimizi bir kez daha duyurmak, yükseltmek ve örgütlemek için bir araya geldik. Bir insan zinciri kurduk. İsteriz ki bu insan zincirleri her bir halkası yaşamın gerekçesi olsun. İnsan yaşamı, kadın, çocuk, herhangi bir şekilde herhangi bir tehdit altında olmasın. Ama üzülerek söylüyoruz ki kadınlar en yakınları tarafından öldürülüyorlar” şeklinde konuştu.

‘Eşleri, kardeşleri, sevgilileri katilleri oluyor’

“Eşleri, kardeşleri, sevgilileri katilleri oluyor” diyen Ata şöyle devam etti: “Ardından kahraman oluyorlar. Birçok kadın öldürüldükten sonra ‘gerekçesi var’ denilerek, aileleri tarafından yalnızlaştırılmaya çalışılıyor. Ama biz buradayız el eleyiz, kol kolayız. O insan zincirinin birer halkasıyız. Yaşamı, yaşamın kutsallığını savunuyoruz. Herhangi bir gerekçeyle, herhangi bir kadının katlinin kararı verilemez diyoruz. Bu kararı vermek erkeğin elinde değildir diyoruz. Kadınlar yaşam için, kadınlar özgür bir yaşam için, kadınlar eşit bir yaşam için dün de vardı, bugün de varlar, yarın da var olacaklar.”