Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Avrupa Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi ve AB Konseyi'nin mevcut dönem başkanı Hırvatistan Dış ve Avrupa İşleri Bakanı Gordan Grliç Radman’a gönderdiği mektupta, Türkiye’nin AB’ye katılım müzakereleri tecrübesinden hareketle genişleme sürecinin inandırıcı, sürdürülebilir, adil ve esnek bir şekilde yürütülmesinin önemine işaret edildi.
Mektupta, gerek AB’nin bugün geldiği noktada gerek gelecekte oynamak istediği bölgesel ve küresel rol bakımından, katılım müzakereleri sırasında izlenecek yöntemin taşıdığı öneme dikkati çekildi.
Türkiye’nin 2005 yılında başladığı ulusal katılım müzakereleri tecrübesinden hareketle bazı tespit ve tavsiyelere yer verilen mektupta, katılım müzakerelerinde aday ülkelerin karşısına çıkartılan siyasi engellerin 'sürecin inandırıcılığına zarar verdiği' belirtildi.
Mektupta, katılım müzakerelerinin engelsiz bir biçimde sürdürülebilmesinin reform çabaları açısından taşıdığı öneme değinildi.
Katılım müzakerelerinin bazı üye ülkelerin kendi ulusal çıkarlarından ziyade AB’nin ortak çıkarlarına uygun şekilde yürütülmesi gerektiği ifade edilen mektupta, Türkiye’nin üyeliğinin AB için yaratacağı katma değer üzerinde duruldu.
Fransa’nın Kasım 2019’da, AB'nin genişleme sürecine yeni bir yaklaşım getirmek amacıyla yayınladığı düşünce kağıdı çerçevesinde başlayan tartışma ve AB Genel İşleri Konseyi tarafından yapılan görevlendirme kapsamında, AB Komisyonu'nun, şubat ayı içerisinde, Birliğin genişleme politikasının yol ve yöntemlerini masaya yatıran ve bu konuda atılabilecek adımları AB üyesi ülkelerin dikkatine sunan bir çalışma yayımlaması bekleniyor.
