00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
5 dk
HABERLER
12:02
4 dk
HABERLER
16:00
6 dk
HABERLER
17:30
12 dk
HABERLER
18:00
10 dk
SESLİ HABER
‘Saldırı, ülkedeki birlik beraberliği pekiştirdi’
20:23
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
07:00
1 dk
SEYİR HALİ
Ali Çağatay'la Seyir Hali
07:01
119 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
09:00
1 dk
YERİ VE ZAMANI
Güçlü Özgan'la Yeri ve Zamanı
09:05
114 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
11:00
1 dk
DÜNYA HABERİ
Dünyadan öne çıkan başlıklar
11:10
15 dk
SESLİ HABER
İran Büyükelçisi: ABD, Türkiye ve İran'ı parçalamak istiyor
11:24
2 dk
PARANIN HAREKETİ
Ekonomide neler oluyor?
11:30
10 dk
ENERJİNİN SEYRİ
Enerji sektöründe öne çıkan başlıklar
11:50
10 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
12:00
1 dk
GÜN ORTASI
Okan Aslan'la Gün Ortası
12:05
85 dk
HABER MASASI
Selin Yazıcı, Aslı Kahveci ve Serkan Baştımar'la Haber Masası
13:30
35 dk
YENİ ŞEYLER REHBERİ
Serhat Ayan'la Yeni Seyler Rehberi
14:05
55 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
15:00
1 dk
EKONOMİ PANORAMA
Erdal Kaplanseren'le Ekonomi Panorama
15:05
55 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
16:00
1 dk
EKSEN
Ceyda Karan'la Eksen
16:01
89 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
17:30
1 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
18:00
1 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
19:00
1 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
Dünya haritası - Sputnik Türkiye
DÜNYA
Rusya, ABD, Avrupa ve Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın dört bir yanından son dakika haberleri, analizler ve özel dosyalar.

Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Yerhov: Tarihi gerçekleri çarpıtmak isteyenlerin sesleri giderek yükseliyor

© AA / Mehmet Ali ÖzcanRusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov
Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksey Yerhov - Sputnik Türkiye
Abone ol
Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Yerhov, “Maalesef günümüzde, İkinci Dünya Savaşı’nın tarihini yeniden yazarak tarihi gerçekleri çarpıtmak isteyenlerin, saldırganla suç ortaklığı yapmanın sorumluluğunu üstünden atmaya ve savaşın çıkmasındaki tüm suçu Sovyetler Birliği’ne yüklemeye çalışanların sesleri giderek yükseliyor” dedi.

Hürriyet gazetesi için “İkinci Dünya Savaşı’ndan gelecek için dersler” başlıklı bir yazıyı kaleme alan Rusya'nın Türkiye Büyükelçisi Aleksey Yerhov, “Mayıs'ın bu günlerinde çok önemli ve anlamlı bir tarihi, Anti-Hitler Koalisyonu’ndaki ülkelerin ve halklarının faşizme karşı kazandığı zaferin 75. yıldönümünü kutluyoruz. 9 Mayıs 1945 gecesi, Sovyetler Birliği, ABD, İngiltere ve Fransa’dan oluşan ittifak güçlerinin temsilcilerinin huzurunda faşist Almanya’nın teslimiyet belgesi imzalandı” ifadelerini kullandı.

Yerhov’un yazısının devamı şu şekilde:

Bu büyük zafer uğruna hayatlarını feda edenlerin anısına başımızı eğerek, hiç abartısız 20. yüzyılın en trajik olayı olan ve dünya milletlerinin benzeri görülmemiş bir bedel ödediği İkinci Dünya Savaşı'nı tekrar tekrar yâd ediyoruz. SSCB bu savaşta 26 milyondan fazla, Çin 15 milyon, Almanya 13 milyondan fazla, Polonya 6 milyon civarında vatandaşını kurban verdi. Yahudi soykırımında 6 milyon kişi kurban verildi ve bu hüzünlü şehitler listesi sonsuza dek uzayıp gidebilir.

Diplomatlar ve politikacılar için 9 Mayıs, 1945 yılında Anti-Hitler Koalisyonu ülkelerinin kendilerini Birleşik Milletler olarak adlandırdıklarını hatırlamaları için bir başka vesiledir. Savaş yıllarında onlar omuz omuza duruyorlardı. İnsanlığa karşı nefret besleyen nasyonal sosyalizm ideolojisinin ortak bir tehdit olduğunun kavranması, çeşitli politik ve sosyo-ekonomik modellere sahip olan bu ülkelerin aralarındaki anlaşmazlıkları bir kenara itmelerine yardımcı oldu. Hitler Almanyası’nın yenilgiye uğratılmasının, adaletin zaferini ve ışığın karanlığa karşı galibiyetini simgeleyeceğine olan inanç, bu ülkeleri birleştiren faktör oldu.

Savaş bittikten sonra müttefikler, egemen devletler arasında eşit işbirliği idealini esas alan yeni bir uluslararası ilişkiler mimarisi oluşturdu. BM’nin kurulması, halefi olan Milletler Cemiyeti’nin hazin akıbetinin tekrarlanmayacağının bir garantisi olmalıydı. Tarih derslerine çok iyi çalışan BM’nin kurucuları, ‘gelecek nesillerin savaş belasından kurtarılması’ konusunda ‘büyük devletler arasında bir uzlaşı’, yani dünyanın önde gelen ülkelerinin tam mutabakatı, uluslararası toplumun tüm üyelerinin mutlak kararlılığı olmadıkça, dünyada istikrarı sağlamanın mümkün olmayacağını anladılar.

Maalesef günümüzde, İkinci Dünya Savaşı’nın tarihini yeniden yazarak tarihi gerçekleri çarpıtmak isteyenlerin, saldırganla suç ortaklığı yapmanın sorumluluğunu üstünden atmaya ve savaşın çıkmasındaki tüm suçu Sovyetler Birliği’ne yüklemeye çalışanların sesleri giderek yükseliyor.

Batılı politikacı ve propagandacılar, dünya düzeninin kolektif esaslarının, BM Antlaşması’nın temel ilkelerinin ve genel kabul gören uluslararası ilişkiler normlarının haklılığı konusunda toplumda kafa karışıklığı yaratmak istiyorlar. Mevcut uluslararası hukuk sistemini temelinden sarsma, onu ‘kurallar üzerine kurulu düzen’ ile ikame etme politikası uyguluyorlar. Bu düzeni de, ‘güçlü olan haklıdır’ ilkesine ve ‘orman kanununa’ dayanarak kurmak istiyorlar.

Sanırım, bütün bunlar bize bir kez daha ispatlıyor ki, İkinci Dünya Savaşı’ndan çıkarılan dersler hâlâ daha güncelliğini korumaktadır. Bunlar, öncelikle yapılması gerekenlerin, uluslararası güvenliğin ve onun kolektif esaslarının korunması ve pekiştirilmesi, hoşgörüsüzlük ve yabancı düşmanlığıyla mücadele edilmesi, ‘çifte standarttan’ vazgeçilmesi olduğunu göstermektedir. Batılı demokrasiler, o dönemde Nazi rejiminin kendileri için oluşturduğu tehdidi önemsemedikleri gibi, günümüzde de terör örgütlerine verilen desteğin ve gelişen neo-faşist hareketlere göz yummanın doğurduğu riskleri idrak edememektedir.

Asıl ve son derece önemli görevimiz, ülkelere ve halklara tarihsel gelişim yollarını dikte etme, jeopolitik dünya haritasını az sayıda devletin ve bu devletlerdeki muktedir elitlerin menfaatine olacak şekilde yeniden çizme konusunda giderek daha sık ve üstelik arsızca ve saldırgan şekilde yürütülen girişimlere karşı koymaktır. Tam da bu, tam da saldırganı ‘yatıştırma’ girişimleri ışığında Hitler Almanyası’nın ve uydu devletlerinin ortaya attığı saldırgan hak iddiaları, küresel savaşın başlamasına neden olmuştur. Bunu asla unutmamalıyız, aksi takdirde bu faciayı yeniden yaşama riskiyle karşı karşıya kalabiliriz.

Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала