Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, önümüzdeki salı günü Rusya’nın Soçi kentine bir çalışma ziyareti gerçekleştirerek, Ortak Stratejik Planlama Grubu'nun sekizinci toplantısı çerçevesinde Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile bir araya gelecek.
Toplantıda çok sayıda bölgesel ve uluslararası sorunların, özellikle de Dağlık Karabağ ihtilaf bölgesindeki ateşkesin kontrolü için Rus-Türk ortak izleme merkezinin faaliyetlerinin kurulması ile ilgili konuların ele alınması bekleniyor.
Rus-Türk Toplumsal Forumu Rus Tarafı Genel Sekreteri, Siyasi Araştırmalar Enstitüsü Genel Müdürü Sergey Markov, Sputnik’e demecinde Soçi’deki toplantının gündeminde olacak konular üzerinde değerlendirmelerde bulundu.
Markov, “Soçi'de yapılacak olan toplantıda pek çok çeşitli konunun tartışılacağı ortada. İdlib ve Türk ordusunun Suriye’nin kuzeydoğusunda Kürt yanlısı birliklere karşı planladığı harekat dahil olmak üzere Suriye meselesi kapsamlı bir şekilde ele alınacak. Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) güçlerinin Libya Ulusal Ordusu’na (LUO) karşı saldırıya geçmesinin mümkün olduğu Libya'daki durum ele alınacak. Ve elbette ki Dağlık Karabağ ihtilafı görüşülecek” diye konuştu.
Dağlık Karabağ sorununun hangi yönlerinin ele alınabileceği sorusu üzerine Markov, “Dağlık Karabağ sorununa gelince, bence Rusya-Türkiye işbirliği açısından en önemli konular Rus-Türk izleme merkezinin faaliyetleri ve bu yapının nasıl çalışması gerektiği ile ilgili. Türk tarafı, Suriye'de Rusya ile işbirliği yaptığı modele göre, sadece izleme merkezinin faaliyetlerine değil, aynı zamanda Rusya ile tam anlamıyla ve barış gücü düzeyinde etkileşim kurma arzusunu gizlemiyor. Ancak Dağlık Karabağ’da Suriye modelinin uygulanması mümkün değil, zira Suriye’de iki ana savaşan taraf var ve hem Türkiye, hem de Rusya çatışan tarafların sadece bir tanesinin güveninden faydalanabiliyor. Oysa Karabağ ihtilafında klasik alternatifte hem Azerbaycan, hem de Ermenistan Rusya’ya güveniyor. Bu nedenle Rus barış gücü birlikleri, barışı koruma işlevlerini tam olarak yerine getiriyor, aynı zamanda Türk barış gücü birliklerine Ermenistan sert bir şekilde karşı çıkıyor” ifadelerini kullandı.
Markov, Türk barış gücü birliklerinin Dağlık Karabağ’daki varlığı ile ilgili objektif zorluklara rağmen bölgedeki ateşkesin kontrolü amacıyla kurulan Rus-Türk izleme merkezinin işlevlerini başarıyla yürütmesinin oldukça gerçekçi göründüğünü ifade etti.
Lavrov ve Çavuşoğlu’nun Soçi’deki görüşmesinin olumlu sonuçları bulmaya yönelik işbirliği havasında geçeceğini söyleyen Markov, “Lavrov ile Çavuşoğlu arasındaki görüşmenin olumlu çözümlerin arayışına yönelik yapıcı işbirliği havasında gerçekleşeceği, Rusya ve Türkiye liderleri Putin ve Erdoğan'ın da bu yönde ortak irade koymuş olmasıyla kanıtlanıyor. Diğer yandan Afrin, İdlib ve Suriye'nin diğer çeşitli bölgelerinde olduğu gibi en zor durumlarda, ayrıca Libya süreçlerinde etkileşimde bulunurken yapıcı bir uzlaşma arayışı açısından Rus ve Türk çevreleri arasında birikmiş büyük bir deneyim var. Ayrıca Lavrov ve Çavuşoğlu'nun kişilikleri de yapıcı etkileşim arayışına katkıda bulunuyor, zira ikisi birbirini çok uzun süredir tanıyor ve özellikle yapıcı çözümler arayışı ruhuyla uzun yıllardır çalışarak birbirilerine karşı da çok olumlu tutum sergiliyor” dedi.
