00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
9 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
8 dk
HABERLER
12:00
5 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
11 dk
HABERLER
18:00
10 dk
HABERLER
19:00
10 dk
HABERLER
07:00
5 dk
HABERLER
09:00
5 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
10 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
9 dk
HABERLER
12:00
6 dk
YAPAY ZEKA GÜNLÜĞÜ
14:05
54 dk
ANKARA FARKI
Yeni çıkan 'Ben Vladimir Putin' kitabında Atatürk ayrıntısı
15:01
57 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
16:00
1 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
17:00
1 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
18:00
1 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
19:00
1 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
Yılın Astronomi Fotoğrafçısı Yarışmasının finalistleri - Sputnik Türkiye, 1920
MULTİMEDYA
Politika, uluslararası ilişkiler, bilim, magazin, tarih, sanat gibi farklı alanlarda hazırlanan fotoğraf galerisi, video galerisi, infografik, hareketli grafik ve karikatürler.

Dünyanın en derin üçüncü gölü olan Acıgöl'de kuraklık nedeniyle derin yarıklar oluştu

Abone ol
Konya'nın Karapınar ilçesinde, volkanik patlama sonucu oluşan Acıgöl'ün su seviyesi, gün geçtikçe azalırken, göl etrafındaki derin çatlaklar dikkat çekiyor.

Konya'nın Karapınar ilçesinde 400 hektarlık alana sahip Acıgöl, volkanik patlama sonucu meydana gelen doğal göl olma özelliğiyle dikkat çekiyor. 300 metreden fazla bir derinliği sahip olduğu bilinen göl, bu özelliğiyle Türkiye'nin 1. dünyanın ise en derin 3. gölü olduğu belirtiliyor.

Magnezyum sülfat zengini olan gölün suyunun acı ve tuzlu olması nedeniyle gölde yaşayan bir canlı bulunmuyor. Ancak göl, birçok kuş türüne ev sahipliği yapıyor. Uzun ekseni 1750 metre, kısa ekseni ise 1250 metre olan bir elipsi andıran gölde son zamanlarda kuraklığa bağlı olarak çekilmeler meydana geldi. Yer altı sularının aşırı kullanılması sebebiyle Acıgöl'ün çevresinde derin yarıklar oluştu.

Acıgöl volkanik gölünün su seviyesinin son yıllarda 7 metre çekildiğini belirten Konya Teknik Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği öğretim üyesi ve bölgedeki obrukları araştıran ekibin başkanı Prof. Dr. Yaşar Eren, şunları kaydetti:

"Göle yakın yerlerde yer çekimi etkisiyle marın içerisinde geniş yarıkları gördük. Orta ve batı Anadolu da yer altı suyunun alçalmasına bağlı olarak çökmeler, yüzey deformasyonları meydana geliyor. 2000'li yılların başından günümüze kadar Acıgöl'de yaklaşık en az 7 metrelik su seviyesinde düşme var. Teras veya balkon şeklinde dediğimiz gözenekli kireç taşı oluşumlarının bir kısmı büyük ihtimalle boş. Bunlar organik oluşumlu desteklerle duruyor. Yer altı suyu çekildiği için bu destek ortadan kalktığında bu şekilde yarılmalar volkanik gölün içerisine doğru göçmeleri görüyoruz. Orta ve Batı Anadolu havzalarında gördüğümüz çökmelere bağlı olarak gelişen yarılmalar var. Gölün kıyısında gördüğümüz yarılmalar, bu yer altı su seviyesinin düşmesine bağlı olarak oluşan yüzey çökmeleridir."
© DHAAcıgöl'ün doğa harikası bir yapıya sahip olduğunu belirterek, komşusu Meke Gölü gibi kurumaması temennisinde bulunan Prof. Dr. Yaşar Eren, şunları kaydetti: "Yer altı su çekilmelerini Meke Gölü'nden, Çıralı Obruğu'ndan biliyoruz. O bölgede yer altı suyunun alçalmasına bağlı olarak yüzeyde gördüğümüz sulak alanların büyük bir bölümü gözümüzün önünden yok olmaya devam ediyor.
Dünyanın en derin üçüncü gölü olan Acıgöl'de kuraklık nedeniyle derin yarıklar oluştu - Sputnik Türkiye
1/5
Acıgöl'ün doğa harikası bir yapıya sahip olduğunu belirterek, komşusu Meke Gölü gibi kurumaması temennisinde bulunan Prof. Dr. Yaşar Eren, şunları kaydetti: "Yer altı su çekilmelerini Meke Gölü'nden, Çıralı Obruğu'ndan biliyoruz. O bölgede yer altı suyunun alçalmasına bağlı olarak yüzeyde gördüğümüz sulak alanların büyük bir bölümü gözümüzün önünden yok olmaya devam ediyor.
© DHAProf. Dr. Eren, “Acıgöl, bu bakımdan kalan son temsilci gibi ve umarız onu kaybetmeyiz. Umarız oradaki su da çekilip, kurumaz. Ancak buradaki su seviyesi düştükçe bu yarıklar da büyüyor” dedi.
Dünyanın en derin üçüncü gölü olan Acıgöl'de kuraklık nedeniyle derin yarıklar oluştu - Sputnik Türkiye
2/5
Prof. Dr. Eren, “Acıgöl, bu bakımdan kalan son temsilci gibi ve umarız onu kaybetmeyiz. Umarız oradaki su da çekilip, kurumaz. Ancak buradaki su seviyesi düştükçe bu yarıklar da büyüyor” dedi.
© DHAKonya havzasında yer altı su seviyesinin düşmesiyle çökmelerin büyük problemler yaratacağını dile getiren Prof. Dr. Eren, şunları söyledi: "Yer altı su seviyesinin düşmesi bu şekilde devam ederse, yüzeyde çökmeleri artırıyor. Bunların bir kısmını yeni oluşan obruklar şeklindeyken, bir kısmı da daha önce oluşmuş obrukları aktif ettiğini tekrar çökmeye başladığını görüyoruz."
Dünyanın en derin üçüncü gölü olan Acıgöl'de kuraklık nedeniyle derin yarıklar oluştu - Sputnik Türkiye
3/5
Konya havzasında yer altı su seviyesinin düşmesiyle çökmelerin büyük problemler yaratacağını dile getiren Prof. Dr. Eren, şunları söyledi: "Yer altı su seviyesinin düşmesi bu şekilde devam ederse, yüzeyde çökmeleri artırıyor. Bunların bir kısmını yeni oluşan obruklar şeklindeyken, bir kısmı da daha önce oluşmuş obrukları aktif ettiğini tekrar çökmeye başladığını görüyoruz."
© DHAProf. Dr. Eren, şöyle devam etti: "İl merkezi de dahil olmak üzere Konya havzasında yer altı su seviyesinin düşmesinden dolayı bölgesel çökmeler ve farklı olarak yüzey faylanmalarına yaygın olarak rastlıyoruz. Yapacağımız şey, yer altı su seviyesini dengeye getirebilecek tedbirler almamız gerekiyor. Gelen su belli, kullanılan su belli. Bu şekilde devam ederse yer altı su seviyesi daha da alçalmaya devam edecek ve çökmeler de artarak gelişecek. İleride bu çökmeler, Konya havzasında ve Karapınar havzasında yüzey faylanmaları şeklinde gördüğümüz çökmeler daha büyük problemler oluşturmaya başlayacak.”
Dünyanın en derin üçüncü gölü olan Acıgöl'de kuraklık nedeniyle derin yarıklar oluştu - Sputnik Türkiye
4/5
Prof. Dr. Eren, şöyle devam etti: "İl merkezi de dahil olmak üzere Konya havzasında yer altı su seviyesinin düşmesinden dolayı bölgesel çökmeler ve farklı olarak yüzey faylanmalarına yaygın olarak rastlıyoruz. Yapacağımız şey, yer altı su seviyesini dengeye getirebilecek tedbirler almamız gerekiyor. Gelen su belli, kullanılan su belli. Bu şekilde devam ederse yer altı su seviyesi daha da alçalmaya devam edecek ve çökmeler de artarak gelişecek. İleride bu çökmeler, Konya havzasında ve Karapınar havzasında yüzey faylanmaları şeklinde gördüğümüz çökmeler daha büyük problemler oluşturmaya başlayacak.”
© DHAYer altı su seviyeleri düşen havzalara deniz sularının arıtılarak aktarılmasının bir çözüm olabileceğini savunan Prof. Dr. Yaşar Eren, "Belirli tedbirler alarak havzaya ekstra suları getirip, yer altı sularını dengeye getirecek beslemeler yapmamız gerekiyor. Çok geç kalmadan deniz sularının arıtılarak havzalara kullanımını, tarımsal faaliyetinin çok yoğun olduğu bölgelere iyice arıtıldıktan sonra mutlaka aktarılması hatta yapılması düşünülen yeraltı barajlarına bu suların kullanılmadan önce iyice arıtıldıktan sonra depolanması ve buna yönelik araştırmaların yapılması gerekiyor diyoruz. Yoksa bu şekilde devam ederse tarımsal faaliyetlerden vazgeçmemiz mümkün değil" diye konuştu.
Dünyanın en derin üçüncü gölü olan Acıgöl'de kuraklık nedeniyle derin yarıklar oluştu - Sputnik Türkiye
5/5
Yer altı su seviyeleri düşen havzalara deniz sularının arıtılarak aktarılmasının bir çözüm olabileceğini savunan Prof. Dr. Yaşar Eren, "Belirli tedbirler alarak havzaya ekstra suları getirip, yer altı sularını dengeye getirecek beslemeler yapmamız gerekiyor. Çok geç kalmadan deniz sularının arıtılarak havzalara kullanımını, tarımsal faaliyetinin çok yoğun olduğu bölgelere iyice arıtıldıktan sonra mutlaka aktarılması hatta yapılması düşünülen yeraltı barajlarına bu suların kullanılmadan önce iyice arıtıldıktan sonra depolanması ve buna yönelik araştırmaların yapılması gerekiyor diyoruz. Yoksa bu şekilde devam ederse tarımsal faaliyetlerden vazgeçmemiz mümkün değil" diye konuştu.
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала