Aliyev, video konferans yöntemiyle yerli ve yabancı gazetecilerin sorularını yanıtladı. Dört saatten fazla süren toplantıda 35 gazetecinin 50'den fazla sorusuna yanıt veren Aliyev, Hocalı Katliamı, Dağlık Karabağ savaşı, Ermenistan'daki durum, Azerbaycan-Türkiye ilişkileri gibi konularda değerlendirmelerde bulundu.
Ermenistan güçlerinin masum Azerbaycanlı sivilleri Hocalı'da katlederek savaş suçu işlediğini belirten Aliyev, Hocalı kurbanlarının intikamının Azerbaycan ordusunca savaş meydanında alındığını vurguladı.
Aliyev, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşılama sürecine, dünyada bu konuda yaşanan adaletsizliğe de işaret ederek "Bizim aşı almaya paramız var. Peki parası olmayan ülkeler ne yapsın?" dedi.
İşgalden kurtardıkları bölgelerde kapsamlı imar çalışmaları başlatacaklarını belirten Aliyev, "Şimdi mayın temizliği yapılıyor. Eş zamanlı olarak hasar tespiti gerçekleştiriyoruz ve yerleşim birimlerinin planlarını hazırlıyoruz. İşgalden kurtarılan bölgelerde akıllı köyler kuracağız" bilgisini verdi.
Aliyev, artık savaşın bittiğine dikkati çekerek "Sürdürülebilir barış istiyoruz. Düşmanlık sayfasını kapatmak için bu tek yoldur. Barış herkese, Ermenistan'a da fayda sağlayacaktır. Ermenistan bunu anlamalı. Ermenistan'dan gelecek en ufak bir intikam adımı Azerbaycan tarafından ağır karşılık bulacaktır." uyarısında bulundu.
Dağlık Karabağ'daki Ermeni nüfusla hiçbir sorunları olmadığını, onları kendi vatandaşları olarak gördüklerini belirten Aliyev, gelecekte Azerbaycan ve Ermeni halklarının birlikte yaşamasının mümkün olacağını ifade etti.
Aliyev, "savaş sonrası dönemde çok önemli bir araç olarak hizmet verecek kuruluş" şeklinde nitelendirdiği Türk-Rus Ortak Merkezi'nin bölgenin istikrarını korumak için önemli etken olduğunu kaydetti.
Türkiye ile ilişkilerine ve savaş döneminde Ankara'dan kendilerine verilen desteğe konuşmalarında geniş yer ayıran Aliyev, "Bize verilen siyasi ve manevi destek hem bize güç sağladı hem de bazıları için güçlü mesaj oldu. Türkiye bugün dünya çapındaki güç merkezi gibi tüm bölgelerde çok olumlu rol oynuyor." ifadelerini kullandı.
Aliyev, Türk savunma sanayisi ürünleriyle ilgili "Savaş döneminde tüm dünya Türk savunma sanayisinin kalitesini gördü. Türk savunma sistemlerini savaşta başarıyla kullandık. Şimdi yeni anlaşmalar imzalandı. Türkiye'de üretilen en modern silahların Azerbaycan'a getirilmesi için mutabakat sağlandı. Bu, bizim askeri gücümüzü büyük ölçüde pekiştirecek." bilgisini verdi.
'Tehdit olduğunda arkamızda Türkiye olacaktır'
İki ülkenin askeri iş birliğinden ve Türk ordusunun yeteneğinden övgüyle bahseden Aliyev, "Azerbaycan'da Türk ordusunun küçük modelini oluşturacağız. Türk ordusu modeli bizim için en makbul modeldir."
Aliyev, olası tehditlere karşı Türkiye'nin Azerbaycan'a nasıl destek olacağı sorusuna ise "Karşılıklı askeri yardım konularını belirleyen anlaşmalarımız var. Azerbaycan'a tehdit olduğunda arkamızda Türkiye olacaktır." yanıtını verdi.
Aliyev, Ermenistan'ın savaş döneminde İskender füzeleri kullanıp kullanmadığı sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"İskender füzeleri Ermenistan'a verildiğinde Rus yönetimine bunun doğru olmadığını söylemiştim. Savaş döneminde de Rusya'ya İskenderleri geri almalarını önerdim. Hala da böyle düşünüyorum ve onlara bir daha ücretsiz silah vermemelerini söyledim ve hep söylüyorum. Savaşta ise İskender kullanımına ait bir bilgi tespit etmedik."
Bölgedeki süreçlerden, Rus unsurların faaliyetlerinden de genel olarak memnun olduklarını bildiren Aliyev, "Rus unsurlar bizim topraklarımıza yabancı vatandaşların girmesinin önlenmesine o kadar da ciddi adım atmıyorlar ve biz bundan rahatsızız. Bu durumu Rus yetkililere de ilettik." dedi.
Aliyev, "Türkiye ile İsrail arasında ara buluculuk yapıyor musunuz" sorusuna, "Dostlarımız arasında dostluk olursa bu hem dostlarımız için hem bizim için iyi olur." yanıtını verdi.
'Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine olumlu bakıyoruz'
Türkiye'nin Ermenistan'la sınırlarını 1993'te Kelbecer işgal edildiğinde Azerbaycan'la dayanışma göstermek amacıyla kapattığını hatırlatan Aliyev, şunları söyledi:
"Şimdi Azerbaycan toprak bütünlüğünü temin etti. Ermenistan'ın Türkiye'ye karşı toprak iddiaları hala sürüyor. Türkiye aleyhinde tüm dünyada propaganda yürütüyorlar. Bu düşmanlık nereye kadar gidecek. Onlar akıllarını başlarına almalılar. Türkiye gibi bir ülkeye karşı toprak iddiasında bulunmak intihar ve aptallıktır. Biz yeni durumu göz önünde bulundurarak Türkiye ile Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesine olumlu bakıyoruz. Türkiye kendisi belirleyecektir sınırların ne zaman açılacağını, ilişkilerin ne zaman normalleşeceğini. Azerbaycan tarafından buna herhangi olumsuz tavır sergilenmeyecektir."
