Ticaret Bakanlığı'nın perakende ticarete dair yönetmelikte, taksitli satış kapsamına otomobil de alındı.
Bu kapsamda 120 bin lira altından başlayarak, 750 bin lira üstü taşıtlara 24 ila 60 arasında taksit yapılabilecek. Söz konusu düzenlemenin amacı ve otomobil pazarına olası yansımalarını Otoajanda haber portalı Genel Yayın Yönetmeni Halil Okşit, RS FM'de değerlendirdi.
Otomobilin taksitli satış kapsamına alınması bayilere ve faizsiz satış sistemine ne getirir?
Otomotiv editörü Halil Okşit, taşıtta, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'nun (BDDK) uygulamaları çerçevesinde yaklaşık 2.5 yıldır taksitli satış yapıldığını hatırlatarak, henüz mevzuatı yayımlanmayan düzenlemeyle ilgili olarak sektör yöneticilerinin de kafa karışıklığı yaşadığını söyledi.
Genel görüş doğrultusunda, taksitli satış düzenlemesinin birkaç amacı olabileceğini aktaran Okşit, bayileri ve faizsiz otomobil alma sistemini işaret etti:
"Biliyorsunuz, konut ve otomobilde her ay belli bir miktarda para yatırılarak ortak bir havuz oluşturulması ve her ay bir kişinin ev ya da otomobil sahibi yapıldığı bir sistem var. Bu düzenleme ile, otomobilde bu faizsiz otomobil alma sistemini daha da yaygınlaştırma amacı güdülmüş olabilir. Ayrıca bu düzenlemeden otomobil bayilerinin tanıdıkları, güvendikleri müşterilerine senetle satış yapabileceği anlamı da çıkıyor. Bu özellikle bazı bayilerin işine yarayabilir. Ekonomik darboğaza düşmüş bayiler karından fedakarlıkta bulunarak, peşin fiyatına vadeli gibi, kendi zararına dönemsel satışlar yapabilecek ise bu düzenleme ona izin verir."
Yerli üretim araç cazip hale mi gelecek?
Otoajanda haber portalı Genel Yayın Yönetmeni Halil Okşit, taşıtların taksitli satış kapsamına alınmasının 'yerli üretim araç' pazarına faydasına da vurgu yaptı.
Türkiye'deki 300 bin lira ve üzeri fiyata sahip araçların büyük bir çoğunlukla ithal edildiğini, 120-300 bin aralığında ise yerli üretim olduğuna işaret eden Okşit, "Bu düzenleme Türkiye'de üretilen daha ekonomik fiyatlı 'Made in Turkey' otomobil piyasasına yarıyor. Popülist anlamda baktığımızda uygun fiyatlı, halk otomobili diyebileceğimiz araçlara yöneltmek" değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa otomobil pazarı küçülürken, büyüyen Türkiye pazarı 2021'i nasıl kapatır?
Türkiye'de otomobil pazarına ilişkin beklentilere de değinen Halil Okşit, Türkiye'nin pandemi ile mücadele koşullarındaki 2020'de, en önemli pazarlardan biri olan Avrupa'nın aksine, satışlarını artırdığını hatırlattı.
"Avrupa'da otomobil pazarı 2020'de yüzde 20 daraldı, Türkiye'de ise yüzde 33'ün üzerinde büyüme gösterdi. Yani biz pandemiye aldırmadan otomobil almaya koştuk" diyen Okşit, bu eğilimin bu yılın ilk iki ayında da devam ettiğini kaydetti.
Mart ayı otomobil satışlarında da büyüme kaydedileceğini ifade eden Halil Okşit, Türkiye'de pazarın yıl sonunda 800 bin ve üzerinde adetlerde olacağı görüşünü desteklediğini söyledi.
