DSÖ, ilk görüldükleri ülkelerle anılmalarını önlemek için Kovid varyantlarını Yunan harfleriyle adlandıracak

Birleşmiş Milletler'e bağlı Dünya Sağlık Örgütü, koronavirüs ve varyantlarının ilk görüldükleri ülkelerin adlarıyla anılmasının bu ülkelerin tepkisini çekmesi üzerine çareyi Batı uygarlığının temel taşlarından kabul edilen antik Yunanca'ya sarılmakta buldu. 

Bugüne dek kamuoyu ve medyada ilkin İngiltere, Güney Afrika, Brezilya ve Hindistan'da saptanan varyantlar bu ulusların isimleriyle anılırken, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Yunan alfabesinin harflerini kullanarak, bilimsel literatürdeki karmaşık sayıları yazmakta zorlanıp kısa yoldan ulus etiketleyenlere örnek olmayı amaçlıyor. 

Hindistan'a Delta ve Kappa

İlkin Hindistan'da çıkan çifte mutasyona uğramış varyant B.1.617'ye bundan böyle Delta Varyantı diyeceğini duyuran DSÖ, Hindistan'da B.1.617'den evvelki varyanta da Kappa Varyantı adını layık gördü.

Today, @WHO announces new, easy-to-say labels for #SARSCoV2 Variants of Concern (VOCs) & Interest (VOIs)

They will not replace existing scientific names, but are aimed to help in public discussion of VOI/VOC

Read more here (will be live soon):
https://t.co/VNvjJn8Xcv#COVID19 pic.twitter.com/L9YOfxmKW7

— Maria Van Kerkhove (@mvankerkhove) May 31, 2021

Modi hükümeti: Hint varyantı paylaşımları kaldırılsın

Öncesinde eski ABD Başkanı Donald Trump'ın koronavirüs için kullandığı 'Çin virüsü' tabiri Çin'le ilave kriz çıkarmış, yaygın bir söylem haline gelmesi de Asya kökenli ABD vatandaşları tarafından dava konusu yapılmıştı. Hindistan'da çıkan mutasyon geçirmiş varyanta 'Hint varyantı' denilmesine kızan Yeni Delhi yönetimi de 12 Mayıs'ta resmi itirazlarda bulunmuştu. Hindistan hükümeti, sosyal medya platformlarından, Hint varyantı tabirini kullanan tüm paylaşımların ülkenin imajına zarar verdiği gerekçesiyle kaldırılmasını talep etmişti.

'Hiçbir ülke damgalanmamalı'

DSÖ'nün Kovid-19'a karşı mücadele ekibi lideri Maria Van Kerkhove, Yunan alfabesiyle kolay ve yansız adlandırmayı tanıtırken, "Etiketleme, önemli bilimsel bilgiler aktaran ve araştırmalarda kullanılan bilimsel isimlerin yerini tutamaz. Hiçbir ülke Kovid varyantlarını saptadığı ve bildirdiği için damgalanmamalıdır" dedi. 

No country should be stigmatized for detecting and reporting variants.

Globally, we need robust surveillance for variants, incl epi, molecular and sequencing to be carried out and shared. We need to continue to do all we can to reduce the spread of SARS-CoV-2 #COVID19 @WHO

— Maria Van Kerkhove (@mvankerkhove) May 31, 2021

Omega'ya kadar yolu var

DSÖ'nün açıklamasına göre SARS-CoV-2 genetik soylarının isimlendirilmesi ve izlenmesi için yerleşik isimlendirme sistemleri bilim adamları tarafından ve bilimsel araştırmalarda kullanılmaya devam edecek, ancak bilimle ilgili olmayan kamuoyuna açıklama yapılırken anlaşılmasını kolaylaştırmak için Yunan alfabesinin Alfa, Beta, Gamma gibi harfleri kullanılacak. 

Buna göre İngiliz varyantı diye bilinen B.1.1.7'ye Alfa, Güney Afrika'da yayılan 501Y.V2. varyantına Beta, Brezilya varyantları diye bilinen P.1 ve P.2'ye Gamma ve Zeta, martta ABD'de bildirilen iki varyanta Epsilon ve Iota denilecek.

Ancak sosyal medyada bunun adlandırmayı basitleştirmek yerine daha da karmaşıklaştıracağına dair tepkiler yükseldi.

How stupid is that. So much easier to remember existing names as they are readily known places. Now many people will have to learn Greek names. Most people will not know their alpha from their delta.

— Brian (@gravelwalks) May 31, 2021

This is appallingly poor, there is already alpha beta gamma delta classification for coronaviruses overall.
Also it adds further complication, we have to keep going back to the chart to check "so gamma is Brazil and P1", no one in public bother to do that.
So double complexity.

— zen_chip (@zen_chip) May 31, 2021

​