2023’de rüzgar enerjisinde hedef 20 bin megavat

Türkiye’de rüzgardan enerji üreten şirketlerin oluşturduğu Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği, alandaki yatırımlar hakkında açıklama yaptı. Birlik Başkanı Ebru Arıcı, 270 rüzgar santralinde, 3 bin 868 türbinde üretim yapıldığını ve hedefin 20 bin megavat olduğuna işaret etti.

Türkiye'nin rüzgâr enerjisi kurulu gücünün 10 bin megavatı aşması üzerine Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) de sektördeki son gelişmelere ilişkin bir toplantı düzenledi. Gazetecilerle bir araya gelen TÜREB Başkanı Ebru Arıcı, sektörün yeni hedefinin 20 bin megavat kurulu güce ulaşmak olduğunu söyledi.

Hâlihazırda 3 Bin 863 türbin çalışıyor

Arıcı, “Halen 270 rüzgâr santrali, aktif olarak işletmede ve elektrik üretiyor. Toplam 3 bin 868 türbin, rüzgârı durmaksızın enerjiye çeviriyor. 2021’in ilk yarısında elektrik üretiminin yüzde 9,22’si rüzgârdan elde edildi. Kapasite faktörümüz ise yüzde 34’ler seviyesinde. Bu oran, AB ülkelerinde yüzde 25 civarında. Hâlihazırda, rüzgâr sektöründe sanayi, inşaat, işletme ve bakım-onarım alanlarında 20 binden fazla çalışan istihdam ediliyor” bilgisini verdi.

Rüzgâr enerjisinden daha çok faydalanmayı gerektirecek uluslararası zorunlulukların, tüm dünya gibi Türkiye’nin de gündeminde olduğunu söyleyen Arıcı, “Yeşil Mutabakat”ın 2030 yılından itibaren AB ile Türkiye arasındaki ticareti yeniden şekillendireceğini söyledi. Arıcı, Mutabakat kapsamında karbon salımını 2030’a kadar yüzde 50 oranında azaltma, 2050’de ise sıfıra indirme hedeflerine ulaşmak için ülkece strateji belirleyip kararlılıkla ilerlemek gerektiğini" vurguladı.

Hedef 20 bin megavat

Arıcı, “2021’in son çeyreğine geldiğimizde önümüzde neler var diye bakarsak, en önemli hedefimiz rüzgârda 20 bin megavatı yakalamak. Her yıl en az bin megavat kurulu güç isteğimiz vardı, artık bunu bin 500 megavat olarak güncelliyoruz. Altyapımız bunu fazlasıyla yapabilecek güçte” dedi.

20 bin megavata proje bazın 2023 yılında ulaşmayı planladıklarını açıklayan Arıcı, yatırımların ise 2030-2035 yılları arasında gerçekleşeceğini öngördüklerini anlattı.

Denizde de potansiyelimiz var

Türkiye’nin deniz üstünde de potansiyeli olduğunu ifade eden Arıcı, “Sadece karasalda değil deniz üstünde de rüzgâr potansiyelimiz var ve artık burada da adım atıp hızlıca yol almak istiyoruz. Bu potansiyeli de ülkemize kazandırmamız gerek. Bunun için en elverişli noktalarda yapılacak ölçümlere göre artık harekete geçme zamanı” ifadelerini kullandı.

Toplam güç 17 bin 520 megavat

YEKA RES 3 kapsamında 2 bin megavat daha kapasite açıklandığını hatırlatan Arıcı, “Dolayısıyla rüzgârda an itibarıyla gerçekleştirilmiş ve açıklanan kapasite toplamı 17 bin 520 megavat civarında. Şu anda kısmi kabulle devreye girmiş tesislerimizin 44 adedinde yaklaşık bin 700 megavat güç hızlıca devreye alınmak üzere inşa halinde. Aynı zamanda kapasite artışı alarak lisansa dahil edilen 520 megavat gücünde 26 proje ile üretim lisansı olan 244 megavat 10 adet proje yani toplamda 764 megavat gücünde 36 proje izinlerini yürütüyor” bilgisini de paylaştı.

Yerli ekipman üretimi artıyor

Rüzgar enerjisinin sanayideki durumuyla ilgili de konuşan TÜREB Başkanı Arıcı, geçen yıl Avrupa'da rüzgar enerjisi ekipmanı üretiminde Türkiye’nin 5. sırada yer aldığını hatırlattı. Sektörün haritasını çizmek adına sanayi envanteri çalışması yaptıklarını da anlatan Arıcı, “Bu envanter çalışması bizlere başarılı bir sanayimiz olduğunun resmini net bir şekilde çizdi. Ülkemizde kanat, kule gibi ana parçalara ek olarak jeneratör, kule iç aksamları, bağlantı ekipmanları, taşıma aparatları, rotor, stator, dişli grubu, bobin, kompozit, elyaf komponentler ile çelik ve metal üretimi yapıyoruz. Rüzgar endüstrisi 15 farklı şehirde konumlanıyor. Envanter kapsamında ihracat yapan firmalar, 6 kıtada 45 ülkeye ekipman ihraç ediyor ve cirolarının yaklaşık yüzde 70-75’ini ihracat oluşturuyor. Ciro bilgisi temin edilen 24 firma baz alındığında, sanayinin cirosunun 720 milyon Euro seviyesinde olduğunu belirledik” dedi.