Dünyanın en uzun boylu kadını Gelgi: Rusya'dan da davet aldım, elbette gitmek isterim

Karabük'ün Safranbolu ilçesinde ailesinin desteğiyle yaşamını sürdüren Rumeysa Gelgi, "En büyük değerlerimden birisi, dünyanın farklı ülkelerini görmek, farklı kültürleri deneyimlemek. İlk rekortmen olduğumda Polonya ve Fransa'dan teklif almıştım. Bu defa Rusya'dan bir davet aldım. Maalesef hiçbirine gidemedim, elbette gitmek isterim" dedi.

'Dünyanın un uzun boylu kadını' unvanıyla Guinness Rekorlar Kitabı'na giren Rumeysa Gelgi, çeşitli ülkelere seyahat ederek farklı kültürleri deneyimlemeyi istiyor.

Ailesiyle Karabük'ün Safranbolu ilçesinde yaşayan 24 yaşındaki weaver sendromlu Rumeysa Gelgi, 2014'te 2 metre 13 santimetre ile 'dünyanın 18 yaş altı en uzun genç kızı', bu yıl ise 2 metre 15 santimetre ile "dünyanın un uzun boylu kadını" olarak Guinness Rekorlar Kitabı'na girdiğini söyledi.

Yaklaşık 15 yıl önce uzamasının durduğunu, iki rekor farkının omurilik eğriliğinden kaynaklandığını belirten Gelgi, yeniden rekor sahibi olduktan sonra çok tebrik aldığını, bunun kendisini mutlu ettiğini dile getirdi.

Gelgi, web geliştirme işinde çalıştığını kaydederek, "Bu alanda kendimi olabildiğince geliştirmek istiyorum. Kariyerimi iyi noktaya getirmek istiyorum. Birçok hayalim var ama gerçekleşince bahsetmeyi tercih eden biriyim." dedi.

En büyük destekçisinin ailesi olduğunu vurgulayan Gelgi, şöyle konuştu:

"Fiziksel olarak sıkıntılarım var, desteğe ihtiyaç duyuyorum, ailem sürekli yanımda. Benim bir hastalığım yok, weaver sendromu her ne kadar hastalık olarak tanımlansa da ben şu anda hasta bir birey değilim. Sadece sendromun getirdiği bazı özellikler var. Sendromun getirdiği rahatsızlıkları doğduğumdan bu yana geçirdiğim tedaviler ve ameliyatlarla hallettik. Bir sıkıntım yok. En büyük zorluğum, fiziksel mobilizasyon sıkıntısı"

Rumeysa Gelgi, kısa süreli yürüyebildiğini, tekerlekli sandalyeyle ulaşımını sağlayabildiğini belirterek, "Bir rampa yapıldığında tekerlekli sandalye kullanıcılarının kullanabileceği oranda yapılmasını veya rampaların önüne araba park edilmemesini istiyorum. Engelli park yerlerinin sağlıklı bireyler tarafından doldurulmaması daha güzel olur." ifadelerini kullandı.

'Hiç yurt dışına çıkmadım'

Şu ana kadar hiç uçakla seyahat etmediğini, bütün seyahatlerini kara yoluyla yaptığını dile getiren Gelgi, hiç yurt dışına çıkmadığını söyledi.

İki saat oturabilse de sonrasında uzanıp dinlenme ihtiyacı hissettiğini ifade eden Gelgi, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Oturarak uçak yolculukları benim için çok mümkün olmuyor. Uçak seyahati yapmam için uzanabileceğim bir alan olması gerekiyor. Bunu da uçaklardaki standart koltuklarda yapamıyoruz. Burada fiziksel özelliklerim, problemlerim devreye giriyor. Birincisi çok uzun boylu olmam, yatırılabilir koltuklara bile uzanamamam, yine diz eklem problemimden dolayı çok alçak yerlere oturamamam... 50-55 santimetreden daha alçak yerlerdeki koltuklara oturamıyorum. Benim için tek opsiyon, uçakta sedye üzerinde seyahat etmek ama maalesef bu çok külfetli bir süreç"

Gelgi, başka ülkelere seyahat etmek istediğini dile getirerek, "En büyük değerlerimden birisi, dünyanın farklı ülkelerini görmek, farklı kültürleri deneyimlemek. Farklı ülkelerden teklifler aldım. İlk rekortmen olduğumda Polonya ve Fransa'dan teklif almıştım. Bu defa Rusya'dan bir davet aldım. Maalesef hiçbirine gidemedim, elbette gitmek isterim" diye konuştu.