Bakan Bilgin: 4 bin 250 liranın içerisinde AGİ var, asgari ücretli olmayanlar için devam edecek

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin "4 bin 250 liranın içerisinde de AGİ var. Asgari ücretli olmayanlar için AGİ uygulaması devam edecek. Daha yukarıda maaş alanlar için pozitif bir destek olarak değerlendirebilir. Emeklilerimiz çok önemli. Bundan sonra yapacağımız çalışma bütün emekli gruplarına yansıyacak" dedi.

Televizyonda yayınlanan bir programda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, asgari ücret, AGİ (asgari geçim indirimi) ve emekli maaşlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

“Emeklilerimizin en alt düzeydeki emekli maaşında daha yukarılara gidecek şekilde kademeli bir şekilde ele alacağız. Çalışan memurlarımızın enflasyonun üzerinde bir sosyal transfer gerçekleştireceğiz” diyen Bilgin, “Kamu çalışanlarımızın 3600 ile ilgili talepleri yıllardır devam etmektedir. Biz bunu sözleşme maddesi haline getirdik ve 2022’de çözüleceğini söyledik. Bizim tarafımızdan bu bitirilmiş ve Meclis’e intikal ettirilmiş olacaktır” diye konuştu.

‘4250 liranın içerisinde de AGİ var’

AGİ için vergi iadesi benzetmesini yapan Bilgin şu ifadeleri kullandı:

“Çok açık bir şekilde basitleştirerek AGİ aslında benzetmek için söylüyorum bir vergi iadesidir. Bir çocukluya, evliye, üç çocukluya bir vergi iadesidir. Biz vergiyi ortadan kaldırdığımız için onu peşin vermiş olduk. Dolayısıyla hiçbir kimse tereddütte olmasın. Vergi almadığımız için vergi iade etmiyoruz diyelim. 4250 liranın içerisinde de AGİ var. Verdiğimiz asgari ücret içerisinde bu AGİ desteği artık herkese var. Oransal olarak asgari ücrete yansıdı.”

‘Asgari ücretli olmayanlar için AGİ uygulaması devam edecek’

“Asgari ücretli olmayanlar için AGİ uygulaması devam edecek. Daha yukarıda maaş alanlar için pozitif bir destek olarak değerlendirebilir” diyen Bilgin, “Türkiye artık üretim gücü olan bir ekonomiye sahiptir. Benzetmeler yapıyorlar durum kötü oldu fiyatlar arttı diye. Evet böyle bir enflasyon var. Dünyanın yaşadığı bir şeyde Türkiye’nin izole olması mümkün değildir. Ben burada da şunun üzerinde duruyorum. Bu gerçekliği görmemiz lazım ancak bunun yarattığı tahribatın toplumsal hayata intikal etmemizi engellememiz lazım. Üretim faktörlerini harekete geçiren dinamikler Türkiye’nin ihracata dayalı büyümesidir. Türkiye’nin bütün gücü kaynağı buradan geliyor. Sorunların olması çok dikkate alınması gereken bir şeydir. Ama daha önemlisi sorun çözme kabiliyetinin olmasıdır” dedi.