Kurtulmuş, HDP'li Güzel'in fotoğrafları hakkında konuştu: Ne zaman çekildiğinin hiçbir önemi yok

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel’in fotoğraflarına ilişikin, "Bu resmin ne zaman çekildiğinin hiçbir önemi yoktur, eli silahlı bir teröristle resim çektiren birisinin varlığı izah edilemez, demokratik kurallar içerisine sokulamaz" ifadelerini kullandı.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, TRT Haber'de katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Seçimlerin 2023'ün Haziran ayında, vaktinde olacağını vurgulayan Kurtulmuş, "Erken seçim tartışmaları ile Türkiye'nin gündeminin meşgul edilmesini doğru bulmayız. Biz parti olarak da ama her zaman seçime hazır bir vaziyette çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çok yoğun bir şekilde haftanın her günü arkadaşlarımız sahada çalışmalarına devam ediyor" diye konuştu.

'AK Parti yapılan bütün kamuoyu yoklamalarında birinci parti'

Kurtulmuş, AK Parti'nin Türkiye'de yapılan bütün kamuoyu yoklamalarında birinci parti olduğunu söyledi.

Aralık ayında yaşanan dövizdeki dalgalanma ve bunun ortaya çıkardığı hayat pahalılığının etkilerinin farkında olduklarını belirten Kurtulmuş, "Ama sonuç itibarıyla da burada bu etkilerin ortadan kaldırılması için samimiyetle gayret ile bir mücadele verildiğini vatandaşımız da görüyor" dedi.

Kurtulmuş, 2023 seçimlerinde AK Parti'nin hedefinin sorulması üzerine, "Yani şimdi yeni sistemin Cumhurbaşkanlığını kazanmak için yani hükümeti kazanmak için, eski sistemdeki hükümet artık Cumhurbaşkanı seçimi. Hükümeti kazanabilmek, yürütmenin sizin elinizde olabilmesi için sizin 50+1 almanız lazım ve iki sefer de bu 50+1'i almış olarak yolumuza devam ediyoruz. İnşallah 2023'te de hiçbir problem olmadan Sayın Cumhurbaşkanımız 50+1'in çok üstünde bir oy ile yeniden Cumhurbaşkanı, vatandaşımızın oylarıyla demokratik kurallar içerisinde milletimizin tercihleriyle seçilecektir. Buna inanıyor ve bu istikamette yürüyoruz" değerlendirmesini yaptı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, öldürülen PKK'lı ile fotoğrafı basına yansıyan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel'e ilişkin yaptığı açıklamanın sorulması üzerine Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Dünyanın hiçbir yerinde silahla bombayla terörle anarşi ile demokrasi yan yana durmaz 'Ben demokratım ama silahla bunu yapacağım.' olmaz. 'Bomba patlatacağım adam öldüreceğim. Adam kaçıracağım. Dağda mücadele vereceğim ama ben demokratım.' olmaz, dünyanın hiçbir ülkesinde olmaz. Dolayısıyla demokrasiyle silahı, terörü ve terör örgütlerini yan yana getirmek aslında demokrasiye yapılacak en büyük düşmanlıktır. Çok net söylüyorum, burada hiçbir tevile gerek yok hiçbir tevilin içine girip kendini zora sokmasınlar. Sadece o hanımefendi için değil, yani terörle bu anlamda gerçekten içli dışlı olan, yani silahın gölgesinde resim çektiren ve irtibatları belli olanların gerçekten demokrasiye büyük zarar verdiklerini, oy aldıkları kitlelerin de hakkını hukukunu korumak yerine onların da aleyhine bir siyasi anafor oluşturduklarını görmeleri lazım. Bunu Sayın Kılıçdaroğlu ya da bir başka birisi sakın ha bir şekilde bunu üstünü örtmeye kalkmasın, bu açıktır, tarife bile ihtiyaç yoktur.

'Demokratik kurallar içerisine sokulamaz'

Kurtulmuş, öldürülen PKK'lı fotoğrafı basına yansıyan HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel'e ilişkin, "Bu resmin ne zaman çekildiğinin hiçbir önemi yoktur, eli silahlı bir teröristle resim çektiren birisinin varlığı izah edilemez, demokratik kurallar içerisine sokulamaz" ifadelerini kullandı.

Kıbrıs meselesinin sorulması üzerine Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Türkiye olarak ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak biz Kıbrıs ile ilgili başından itibaren hep yapıcı noktada olduk. Yani çözümse çözüm bulalım, iki taraflı bir şey nasıl olacak yani. Fakat gördük ki artık Rumların bu dayatmacı, Yunan tarafının da bazı Avrupa ülkelerinden aldığı desteklerle oldu bittiler ile bu meseleyi kapatma tezleri bitmiştir. Artık Türkiye de Kuzey Kıbrıs da bunlara prim vermeyecektir, vermemektedir. Yeni bir dönem başlamıştır o da şudur, bundan sonra Kıbrıs üzerinde konuşuyorsak iki devletli bir çözüm bundan sonraki süreçte tek çıkar yoldur. Bunun da bir alternatifi kalmamıştır."