00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
6 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
HABERLER
12:01
5 dk
GÜN ORTASI
12:06
83 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
10 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
9 dk
HABERLER
07:00
5 dk
HABERLER
09:00
6 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:10
11 dk
PARANIN HAREKETİ
11:30
10 dk
HABERLER
12:00
3 dk
HAFTANIN KEYFİ
14:05
54 dk
HABERLER
15:00
5 dk
SPOR BÜLTENİ
15:30
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:30
10 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
8 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
İstanbul - Boğaz - Martı - tekne - köprü - Sputnik Türkiye, 1920
TÜRKİYE
Türkiye'de yaşanan önemli gelişmeler, son dakika haberleri ve güncel tartışmalar

Fatih Altaylı: Burak Elmas tamponunu çıkardı

© AABurak Elmas
Burak Elmas - Sputnik Türkiye, 1920, 20.01.2022
Abone ol
HaberTürk yazarı Fatih Altaylı, Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Burak Elmas'ı eleştirerek, "Yönetimde sorun çok. Ama camiayı en çok rahatsız eden Işıtan Gün isimli yönetici. Bu kişiyi yönetime alıp, aynı zamanda Terim’le devam edeceğim diye yola çıkmak zaten abesti" yorumunda bulundu.
Altaylı bugünkü yazısında, Burak Elmas başkanlığındaki Galatasaray'ın 6 sıkıntısını anlattı.
Yönetimde çok sorun olduğunu, Işıtan Gün ile başlamanın rahatsız edici olduğunu aktaran Altaylı, "Çünkü Işıtan Gün, Ünal Aysal döneminde kulüpte görev almaya başlamıştı ve anti Terim olarak biliniyordu. Daha kötüsü bu kişinin futbol organizasyonu içinde bir profesyonel olması. Ve daha Temmuz ayından itibaren Terim’in yerine bir teknik direktör arayışı içinde olduğunun camia içinde ve tabii Florya’da bilinmesi. Menajerlerle ortaklıkları da cabası. Tabii bir de Ural Aküzüm meselesi var ki, onu da ayrı bir değerlendirmeye almak lazım. Yıllardır her taşın altından çıkıyor ve son olarak Sezgin Baran Korkmaz’ı kulübe üye yapmaya kalkışmıştı. O sırada ben kıyameti koparmasan bunu yapacaktı da" diye yazdı.
Altaylı'nın yazısından ilgili bölümler şöyle:
1. Burak Elmas Fatih Terim’le yolları ayırmakta haklı mı?
Bence haklı. Zaten yolları ayıran Elmas değil. Elmas, Terim’e takımın sahibi olan şirketin başkan yardımcılığını teklif etti. Terim reddetti.
Fatih Hoca'nın Galatasaray’a katkıları büyüktür. Kimse yadsıyamaz. Ama sonsuza kadar teknik direktör olacak hali yok. Gel yönetime dediler. Beckenbauer gibi ol dediler. İstemedi. Ben yıllardır “Gel Başkan ol” diyordum istemiyor. Ama takımın hali de ortada. Üç yıldır futbol diye bir şey yok. Gelen oyuncular iyiye değil kötüye gitmiş. Bu yıl berbat bir takım kurulmuş. Takımın yedek kalecisi yok. İyi kaleci Giresun’a yollanmış harikalar yaratıyor, kötü kaleci takımda tutulmuş rezil olunuyor.
2. Zamanlama doğru mu?
Tartışılır. Terim’e Mart ayına kadar zaman verilebilirdi. Terim’in Avrupa Ligi’nde üst tura çıkardığı takımın bir sonraki Avrupa maçı ya da maçları beklenip, başarısızlık halinde yollar ayrılabilirdi. Ama bu sefer de “Hoca değişse Avrupa’da yola devam edebilir miydik?” sorusunu sorulurdu.
3. Terim’den sonra ne olur?
Bir maç daha kaybetmeye tahammülü olmayan bir takım var ortada. Kasımpaşa’ya yenilirse düşme hattına doğru gider. Terim tribünle ile Başkan arasında tampondu aslında. Tribünler Terim’den ötürü yalandan bir gençleştirme operasyonuna destek veriyor ve başarısızlıklara rağmen susuyordu. Şimdi tampon aradan çekildi. Kasımpaşa maçının 50. dakikasında Galatasaray önde değilse sen dinle tribünleri.
4. Yönetimde sorun ne?
Yönetimde sorun çok. Ama camiayı en çok rahatsız eden Işıtan Gün isimli yönetici. Bu kişiyi yönetime alıp, aynı zamanda Terim’le devam edeceğim diye yola çıkmak zaten abesti. Çünkü Işıtan Gün, Ünal Aysal döneminde kulüpte görev almaya başlamıştı ve anti Terim olarak biliniyordu. Daha kötüsü bu kişinin futbol organizasyonu içinde bir profesyonel olması. Ve daha Temmuz ayından itibaren Terim’in yerine bir teknik direktör arayışı içinde olduğunun camia içinde ve tabii Florya’da bilinmesi. Menajerlerle ortaklıkları da cabası. Tabii bir de Ural Aküzüm meselesi var ki, onu da ayrı bir değerlendirmeye almak lazım. Yıllardır her taşın altından çıkıyor ve son olarak Sezgin Baran Korkmaz’ı kulübe üye yapmaya kalkışmıştı. O sırada ben kıyameti koparmasan bunu yapacaktı da!
5. Bundan sonra ne yapılmalı?
Başkan Burak Elmas’ın işi çok zor. Seçim dönemindeki en yakın iki yol arkadaşını ilk 6 ayda kaybetti. Genel Sekreter Köksal Ünlü ve Başkan yardımcılarından Rezan Epözdemir gitti. Bir diğer seçim kozu olan Terim’le yollar ayrıldı. Yönetimdeki iyi isimler pasif durumda, yönetimde soru işareti yaratan isimler ise aşırı aktif. Bu da rahatsızlık nedeni. Yönetim kurulu üyeleri işlerin kendilerinin bilgisi dışında yürüdüğünü söylüyorlar ve kızgınlar. Seçim öncesi söz verilen mali kaynaklar yaratılamadı. Ada ile ilgili davanın kazanılmış olması dışında tek bir olumlu sonuç elde edilemedi. Tüm bunlar göz önüne alındığında Burak Elmas’ın bir seçim kararı alması ve yeni bir yönetimle beraber güven tazelemesi gerek. Ya da güveni verecek bir başka hamle yapması.
6. İbra meselesi
Şimdi kulübün kulislerinde konuşulan konu Mart ayında yapılacak Mali Genel Kurul’da Elmas yönetiminin ibra edilmeyeceği. Galatasaray’da her genel kurulda bu ibra meselesi çirkin bir silah haline geldi. Şimdi yine bu silah gündemde. Koca koca başkan adayları camianın kerli ferli isimleri harıl harıl ibrasızlık için çalışıyor. Bu büyük ayıp. Yakışıksız bir durum. İdari yönden ibra olmasın diye çalışıyorlar. Bunu daha önce Mustafa Cengiz’e de yaptılar, şimdi de yapmak istiyorlar. Mustafa Cengiz’i ibra etmeyenler arasında Burak Elmas da olduğu için bugün bu çabaları eleştirmesi de pek kolay değil. Hele hele bir ibrasızlık çıkarsa, rahmetli Cengiz gibi mahkemeye gitmesi de ilkesel olarak pek mümkün görünmüyor. Mustafa Cengiz’i ibra etmeyenleri de eleştirmiştim, şimdi aynı şeyi yapmaya çalışanları da yanlış buluyorum. Ortada bir mali mesele var ise bir yolsuzluk, hırsızlık var ise elbette ibra olmaz. Ama idari değil mali ibra olmaz. İdari ibrasızlık manasız bir iştir. Kulübe zarardan başka hiçbir faydası yoktur.
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала