EYT Federasyonu Başkanı Özüpak: Bizim derdimiz hukuksuzluk

EYT Federasyonu Başkanı Gönül Boran Özüpak “Bizim derdimiz hukuksuzluk” ifadelerini kullanarak, “50 yaş sınırı mı gelecek, kısmi ya da kesintili emeklilik mi gelecek? Yetkili hiç kimseden duymadığımız için bunun tartışmasını yapmamıza bile gerek yok” dedi.

Radyo Sputnik’te Meliha Okur’la Anlat Bana programına konuk olan Emeklilikte Yaşa Takılanlar Federasyonu Başkanı Gönül Boran Özüpak, emeklilikte yaşa takılanların sorunları üzerinden sürecin geldiği son noktayı değerlendirdi.

EYT olarak hükümetin öncelikleri sırasında altlarda kaldıklarını savunan Özüpak, “Bir seçime doğru gidiyoruz ve tozlu raflardan yine aşağı indik. Yıllardır iktidar olan hükümetimiz malesef bizi görmezden geldi. Kapıdan kovsalar bacadan girecek bir mücadeleyi verdik. Bugün şu zaman diliminde, 1-1.5 aylık süre içerisinde AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu’nun bir televizyon programında anlattığı üzere, hükümet olarak öncelikli çözebileceği konular içerisinde biz beşinci sırada yer aldık. EYT esasında, yaşadığı mağduriyetlerden dolayı toplumsal kanayan bir yara haline geldi. 16 Şubat 2022’de federasyonumuza bağlı dernek başkanları arkadaşlarımızdan oluşturduğumuz bir komisyon Ankara’da kendisiyle (Akbaşoğlu) görüştü. Söylemlerini yineleyip, üstüne sadece ek olarak, 2022 yılı sonuna kadar bir açıklama geleceğini duyduk. Yıl sonuna kadar biz meydanlarda da olacağız, mecliste de olacağız, muhalefet ve iktidar partisiyle de görüşeceğiz. Bir çalışma yapılırsa, bu mücadeleyi veren bir topluluğun temsilcileri olarak masanın bir ucunda olmak istiyoruz diye belirttik. Olumsuz karşılamadılar ama yapılacak çalışmalara dahil edilecek miyiz, göreceğiz. Bugün formüller tartışılıyor. Öncelikle bu formüllerin tartışılabilmesi için yetkili bir makamdan bunu duymamızın gerekliliğine inanıyorum. 50 yaş sınırı mı gelecek, kısmi emeklilik mi gelecek, kesintiler ile mi gelecek; yetkili hiç kimseden duymadığımız için bunun tartışmasını yapmamıza bile gerek yok” sözlerini dile getirdi.

‘Mağdur eden madde, ‘yaşama, öl’ diyen kanun maddesi belli, bu kadar kafa patlatmaya gerek yok’

“Bizim derdimiz hukuksuzluk” diyen Özüpak, “Yeni bir emeklilik yasası düzenleniyor da mı böyle formüller üzerinde çalışılıyor? Mağdur eden madde belli. 2008’de de ‘yaşama, öl’ diyen kanun maddesi belli. Bu kadar kafa patlatmaya gerek yok ki. Çalışma Bakanı bir akademisyen olarak, bu konunun üzerinde eğitim veren bir isim olarak Çalışma Bakanlığı’na gelebilecek en iyi isimlerden biri çünkü bu hayatı biliyor. Biz kendisine Çankaya Köşkü’nde 2019 yılında bir buçuk saat süren bir görüşmeyle dosyamızı sunduk, örneklerimizi verdik, bizi çok iyi dinledi. Sayın Cumhurbaşkanımıza bir rapor sunacağını söyledi. Ama, Aile ve Sosyal Politikalar bakan yardımcısı iken ‘ben böyle bir talimat almadım, böyle bir çalışma yok’ dedikten sonra, orada bir hayal kırıklığı yaşadık. Duyduktan sonra şok olduk. Yani Çalışma Bakanlığımızda öncelik sırasına gelemedik mi, çözemiyoruz” dedi.

‘Bu hakkın teslimi ile düzeltilebilir’

Anlat Bana programında 3600 ek gösterge konusu da gündeme geldi. Yayına katılan Dünya Gazetesi ekonomi muhabiri Mehmet Kaya, 3600 konusundan doğabilecek maliyet için kaynağın bütçeden temin edilebileceğini ve bunu da ‘siyasi bir tercih’ olarak yorumladı. “O tercih yapılırsa, pekâlâ kaynak sağlanır” diyen Kaya, emeklilikte yaşa takılanlar sorunu için de şu değerlendirmeyi yaptı:

“Hatayı en başta yaptık, 1999 yılında bu düzenlemeyi yaparken, dersiniz ki ‘bundan öncekiler eski mevcut sisteme tabidir, yeni gelenler yeni sisteme geçmelidir’. Bunu yapmamız gerekiyordu ancak o dönem siyaseten tercih edilmedi. Kademeli bir emeklilik sistemi yaşı yükseltilmesi yapıldı. Anımsarsınız, Anayasa Mahkemesi düzenlemeyi hakkaniyete uymadığını gerekçe göstererek iptal etti. Ancak kademeli geçiş yapılabileceğine hükmetti ve o zamanda, şimdi tabi olduğumuz sisteme geçildi. Bu bir siyasi tercihti. Siyaseten veya ekonomik olarak uygun olabilir ama hukuken uygun değildi. Şimdi bütün bu sorunların çözüme ulaştırılması çabalarını görüyoruz. Nasıl düzeltilebilir? Her şeyden önce hakkın teslimi ile düzeltilebilir. Ancak bu da yeni idare hukuku açısından sorunlar yaratacağı için şimdilik kamuya da yarar sağlayacağı düşünülerek çeşitli formüller üzerinde çalışılıyor.”