00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
00:00
01:00
02:00
03:00
04:00
05:00
06:00
07:00
08:00
09:00
10:00
11:00
12:00
13:00
14:00
15:00
16:00
17:00
18:00
19:00
20:00
21:00
22:00
23:00
HABERLER
07:00
9 dk
HABERLER
08:00
7 dk
HABERLER
09:00
5 dk
23 NİSAN ÖZEL
09:13
105 dk
HABERLER
11:00
5 dk
DÜNYA HABERİ
11:30
8 dk
HABERLER
12:00
5 dk
HABERLER
14:00
5 dk
HABERLER
15:00
5 dk
HABERLER
16:00
5 dk
HABERLER
17:00
8 dk
HABERLER
18:00
11 dk
HABERLER
19:00
10 dk
HABERLER
07:00
6 dk
SEYİR HALİ
Ali Çağatay'la Seyir Hali
07:06
114 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
09:00
1 dk
YERİ VE ZAMANI
Güçlü Özgan'la Yeri ve Zamanı
09:05
115 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
11:00
1 dk
DÜNYA HABERİ
Dünyadan öne çıkan başlıklar
11:10
15 dk
PARANIN HAREKETİ
Ekonomide neler oluyor?
11:30
10 dk
SESLİ HABER
Rapor açıklandı: Askeri harcamalar tarihin en yüksek seviyesinde
11:44
3 dk
ENERJİNİN SEYRİ
Enerji sektöründe öne çıkan başlıklar
11:50
10 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
12:00
1 dk
GÜN ORTASI
Okan Aslan'la Gün Ortası
12:05
85 dk
HABER MASASI
Selin Yazıcı, Aslı Kahveci ve Serkan Baştımar'la Haber Masası
13:30
35 dk
YENİ ŞEYLER REHBERİ
Serhat Ayan'la Yeni Seyler Rehberi
14:05
55 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
15:00
1 dk
EKONOMİ PANORAMA
Erdal Kaplanseren'le Ekonomi Panorama
15:05
55 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
16:00
1 dk
EKSEN
Ceyda Karan'la Eksen
16:01
89 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
17:30
1 dk
SESLİ HABER
Rus uzman İran-İsrail gerilimini değerlendirdi: Bölgeyi savaşın eşiğine getiriyor
17:38
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
18:00
1 dk
SESLİ HABER
Polonya Cumhurbaşkanı Duda'dan 'nükleer silah' açıklaması: 'Hazırız'
18:08
2 dk
SESLİ HABER
Navigasyon kullananlar dikkat: Yanlış yola sokup faciaya sebep oldu
18:26
2 dk
HABERLER
Saat başı başlıkları
19:00
1 dk
DünBugün
Geri dön
Adana107.4
Adana107.4
Ankara96.2
Antalya104.8
Bursa101.4
Çanakkale107.2
Diyarbakır89.6
Gaziantep104.3
Hatay106.1
İstanbul97.8
İzmir91.0
Kahramanmaraş92.3
Kayseri105.5
Kocaeli90.2
Konya88.6
Malatya106.0
Manisa101.0
Mardin92.2
Ordu99.6
Sakarya90.2
Samsun107.7
Sivas104.2
Şanlıurfa95.3
Trabzon102.4
Van88.0
 - Sputnik Türkiye, 1920
EKSEN
Ceyda Karan’ın hazırladığı Eksen’de her gün dünyanın farklı bölgelerine dair gelişmeler masaya yatırılıyor.

'Avrupa'da kışa kadar Rusya ile ilişkiler düzelmezse halk baskısıyla karşılaşacaklar'

'Avrupa'da kışa kadar Rusya ile ilişkiler düzelmezse halk baskısıyla karşılaşacaklar'
Abone ol
Erman Çete’ye göre, yaptırım tartışmaları Avrupa'nın tek blok halinde davranamadığını düşündürürken, önümüzdeki kışa kadar Rusya ile ilişkiler düzelmezse halk baskısı ortaya çıkabilir. Britanya'nın ateşe benzin döken tutumuna atıf yapan Çete, Avrupa'da estirilen anti-Rus/Sovyet histerinin neonazi övgüsü eşliğinde yaratacağı sorunlara dikkat çekti.
Ukrayna krizinde enerji çıkarları büyük tehlike altına giren Avrupa Birliği (AB), ABD yönetiminin arkasında dizildi. Özellikle Almanya'nın başını çektiği Avrupa ülkeleri kendi halkları ve sanayilerini ilgilendiren enerji meselesinde yaptırımlar konusunda kısmen daha çekinik tavır sergilerken, krizin uzamasının Avrupa'ya maliyetleri tartışılıyor. Diğer yandan da yine özellikle Almanya'da ve Britanya'nın aleni Rusya ve Rus düşmanlığı ırkçılık boyutlarına varmış durumda.
Ukrayna krizinde Avrupa'nın tutumunu gazeteci Erman Çete ile konuştuk.

'Anti-Rus kampanyaya karşın yaptırım tartışmaları Avrupa'nın tek blok halinde hareket etmediğini düşündürüyor'

Erman Çete'ye göre son yıllarda Rusya ile enerji dahil ilişkileri geliştiren AB, ABD'den 'kopma alametleri' gösterirken, Ukrayna krizi işleri tersine çevirdi. Rusya'nın Ukrayna müdahalesinin ardından AB içinde özellikle Almanya'nın sermaye gruplarının çıkarları hilafına tavır aldığına dikkat çeken Çete, tam bir karartma eşliğinde mühiş bir Rusya karşıtı propagandanın başladığını anımsattı. Ancak Çete'ye göre yaptırım tartışmaları Avrupa'nın tek blok halinde hareke edemediğinin göstergesi:
“Son 15 yılı düşündüğümüzde Almanya’nın başını çektiği Avrupa Birliği’ne odaklanırsak, özellikle enerji bağlamında Rusya ile olan bağlantıları çok fazla gelişmeye başlamıştı. Sosyal Demokrat parti biraz daha dengeli davranıyor görünüyor. Sosyal Demokratların önemli isimlerinden ve eski şansölye Schröder, Almanya'da Rusya’nın adamı olarak biliniyordu. Hatta Rusya’nın bazı kamu tekellerinde yöneticilik yaptığını biliyorduk. Öte yandan AB'nin sanki bir nebze ABD’nin başını çektiği emperyalist düzenden görece bağımsızlaşmaya gayret ettiğine yönelik bazı işaretler vardı. Örneğin Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un NATO’nun beyin ölümünü ilan ederek Avrupa’nın kendi ordusuna sahip olması gerektiğini savunması gibi, bir dizi gerekçeyle Avrupa’nın ABD ve Büyük Britanya’nın bulunduğu eksene karşı daha bağımsız politikalar izlemesi, Rusya ile daha iyi ilişkiler kurmaya çalışması vardı. Savaş başladığı andan itibaren tam boy bir karartma ile, hatta Almanya’daki sermaye gruplarının çıkarlarının da hilafına Rusya ile bütün ilişkiler kesildi. Sadece ekonomik bağlamda değil Sovyetler Birliği’ni de içinde barındıran kültürel, uzay, spor alanlarında hayatın neredeyse bütün kesimlerini kapsayan müthiş bir anti Rus propaganda başladı. Avrupa ile Rusya arasındaki bu bağı ABD kesti. İlk bakışta böyle devam ediyor görünüyor. Ama bütün Avrupa’nın tek blok halinde hareket ettiğini düşünemeyiz. Bunu yaptırma hususundaki tartışmalarda da gördük. İtalya’nın bazı ürünlerde yaptırımlara dahil olmak istememesi, Belçika’nın keza öyle. Macaristan’ın bir NATO barış gücü planına üst perdeden karşı çıkması, enerji bağımlılığının altını çizip Rusya ile ilişkileri devam ettirmek istemesi bir dizi kılçık diyebileceğimiz unsur vardı. Sırbistan’ın Avrupa’da Rusya karşıtı eksene dahil olmaması, NATO’ya üst perdeden karşı çıkması gibi bazı örneklerle karşılaştık.”

‘Avrupa’da kışa kadar Rusya ile ilişkiler düzelmezse homurtular artacak, halk baskısıyla karşılaşacaklardır’

Avrupa’da diğer kışa kadar Rusya ile ilişkiler düzelmezse homurtuların artacağı ve halk baskısıyla karşılaşacaklarının belirten Çete, Rusya’nın aynı zamanda çok büyük bir tahıl ve gübre ithalatçısı olduğuna dikkat çekti. Çete’te göre bu ülkeler, büyük bir gıda enflasyonuyla karşılaşınca gelir kalemlerini gıda ürünlerine harcamaya başlayacak:
“Avrupa bu kışı enerji bağlamında belki atlatabilir. Ama önümüzdeki kışa kadar Rusya ile ilişkiler düzelmezse ve enerji yollarında çok radikal bir değişiklik sağlanmazsa Avrupa içerisindeki homurtuların daha fazla artacağını, üstelik bir halk baskısıyla da karşılaşabileceklerini düşünüyorum. Çünkü enflasyon artışı, enerjide Rusya’ya bağımlılığın çözülememiş olması var. Sadece enerji bağlamında değil Rusya aynı zamanda Ukrayna dahil olmak üzere çok büyük bir tahıl, gübre ihracatçısı. Hollanda için de önemli, gübresinin büyük bir kısmını Rusya’dan alıyor. Rusya çok büyük bir gübre ihracatçısı. Avrupa’nın gıda tedariki açısından da büyük sorunlarla karşı karşıya kalabileceğine dair şeyler görüyoruz. Gıda tedariki açısından bakarsak Kuzey Afrika, Ortadoğu gibi bölgelerde de gıda tedarikinde çok büyük sıkışmalar yaşanacağını görüyoruz. Ukrayna ve Rusya’ya tarımsal girdi bakımından çok bağımlı ülkeler. Muhtemelen bu ülkeler, gıda enflasyonunun artmasıyla birlikte gelir kalemlerinin büyük bir kısmını gıda ürünlerine harcamaya başlayacaklar. Dünyadaki istikrarın zaten pamuk ipliğine bağlı olduğu bir dönemden geçiyorduk. Bir kez daha fazlasıyla karşılaşacağız. Biden yönetimindeki ABD’nin Trump gibi değil dünyayı tekrar eski haline getireceğiz meselesinde bir dizi karanlık tabloyu da birlikte getiriyor.”

‘Britanya Ukrayna meselesinde tamamen ateşe benzin döken ülkelerin başında geliyor’

Çete'ye göre, Britanya Ukrayna meselesinde devlet aygıtı ve medyasıyla ateşe benzin döken ilk ülkelerden birisi. Londra'nın Brexit sonrası eli rahatladığında Ukrayna ile serbest ticaret anlaşması ve silah tedariki anlaşmalarına dikkat çeken Çete, yine Doğu Avrupa çapında muazzam bir anti-Rus enformasyon ağı kurduklarını anımsattı. Çete'ye göre tüm bunlar Brexit'le AB içinde Almanya-Fransa prangasından kurtulan Britanya'nın süper güçlük olmamakla birliket 'küresel Britanya' stratejisinin ürünü:
“Britanya tamamen Ukrayna meselesinde ABD’nin de ötesinde gerek medyası gerek devlet aygıtıyla ateşe benzin döken birinci ülke. 2014’te başlayan süreçte Brexit’ten sonra Ukrayna ile serbest ticaret anlaşmaları imzaladılar, milyarlarca sterlinlik silah tedarik anlaşmaları imzaladılar. Türkiye ile birlikte Ukrayna’nın en büyük silah tedarikçilerinden biri Büyük Britanya oldu. Bunun yanı sıra Doğu Avrupa hattında Baltık’tan Karadeniz’e kadar Britanya hükümetinin muazzam bir anti-Rus enformasyon ağı kurduğuna dair bir dizi belge yayınlandı. 2015’ten bu yana özellikle medya çalışmaları bağlamında on milyarlarca sterlin para harcadılar. Özellikle Kırım’ın ilhakından sonra Ukrayna’daki askerlerin eğitiminde Britanya büyük rol oynadı. Rusya ile Britanya geçen yaz savaşın eşiğine gelmişti. Britanya savaş gemileri Rusya’nın kara sularına yaklaştığında Rusya uyarı ateşi açmıştı. Bu Britanya, Brexit’ten sonra küresel Britanya olarak nitelendirilen bir dış politika izlemeye başladı. Bir süper güç olmadığını kabul eden ama bölgesel gücüyle dünya politikasında söz sahibi olan bir ülke olarak tekrar konumlanmaya başladılar. AB’nin ABD eksenli uluslararası siyaset tasarımından bağımsızlaştığı hikayesinin başka boyutunda da Britanya’nın Almanya-Fransa eksenli Avrupa’nın kendisine ayak bağı oluşturduğuna dair en azından Brexit propagandasının bir kısmında da bu yatıyordu. AB’nin pranga oluşturan ayak bağlarından kurtulmak gibi bir dertleri vardı. Bu küresel Britanya’nın stratejisinde de Rusya’nın çevrelenmesi ve Britanya’nın Karadeniz üzerinden Hindistan, Pakistan gibi pazarlara uzanması çok kritik bir önem taşıyor. Türkiye’nin nasıl yönettiğine bağlı olarak 15 Temmuz’dan beri Türkiye’nin en büyük destekçilerinden birinin Britanya olduğunu hatırlayalım. Baltık’tan Karadeniz’e uzanan hatta Polonya’ya, Baltık ülkelerine ve Ukrayna’ya yönelik Britanya desteği, bir yandan Türkiye’ye destek ve Kafkasya’da Gürcistan, Azerbaycan’a destekle de bütünleşiyor. Britanya’nın Baltık’tan Kafkasya’ya uzanan bütünlüklü bir stratejisi var aslında. Daha ihtiyatlı ve mütevazi bir rol diyelim. Ama bir süper güç olmamayı kabul etmekle birlikte Brexit savunucularının kendi gücünü AB içerisinde yeterince değerlendiremediğine dair bir görüşü vardı. Şu anda bunu Rusya’ya karşı gösterme hedefinde oldukları görülüyor.”

‘Avrupa, NATO’nun Yugoslavya’yı bombalaması gibi olaylar hiç yaşanmamış gibi düşünüyor’

Avrupa'nın 'Müslüman esmer çocuklar' temasına karşı 'bize benzeyen Ukraynalılar' üzerinden çizdiği temaya dikkat çeken Çete, 'liberal Avrupa'nın benzeri bir durumu Birinci Dünya Savaşı'nda da sergilediğini anımsattı. "Avrupalılar bugün NATO'nun Yugoslavya'yı bombalaması gibi olaylar hiç yaşanmamış gibi davranıyorlar" diyen Çete, Rus kültürüne ait her şeyin silinmesi arzusu ve geriye dönük bir anti-komünist histeri eşliğinde bir 'bellek silme' operayonu bulunduğu görüşünü dile getirdi:
“Ukrayna savaşı başladıktan sonra Ukraynalı mülteciler üzerinden yükselen bir tema var. 'Suriye, Irak, Afganlar Müslüman, ‘esmer çocuklar’ ama Ukraynalılar bize daha çok benziyor' gibi biraz karikatürize edebileceğimiz bir tema. Ama bunun ötesinde gerçekten böyle düşünüyorlar. Bu durum bana Birinci Dünya Savaşı ile şok olan Avrupa'yı hatırlatıyor. Onlar da savaşın öncesindeki dünyanın aslında Avrupa için çok güzel olduğunu, uyumlu liberal bir gelişim stratejisi içerisinde hayatın nimetlerinden faydalandıklarını düşünüyorlardı. Birinci Dünya Savaşı’nın kan gölüyle birlikte ‘Avrupa’da bu nasıl yaşanır?’ gibi tepkiler göstermeye başlamışlardı. Oysa yine aynı dönemde Afrika’dan Çin’e, Hindistan’dan Pasifik’e -Amerika’nın yaptıklarına kadar- Avrupalı olmayan halkların derdi asla bitmemişti. Avrupa dışındaki coğrafyada büyük soykırımlar o zaman da yaşanıyordu. Avrupa’nın içinde de Çarlık Rusya’sında Yahudilere yönelik pogromlar yaşanıyordu ya da Balkan savaşları vardı. Bunların hepsi Birinci Dünya Savaşı öncesinde Avrupa’nın içerisinde yaşandı. Avrupa bugün NATO’nun Yugoslavya’yı bombalaması gibi olaylar hiç yaşanmamış gibi düşünüyorlar. Bunun bir bellek silme operasyonu olduğunu düşünüyorum. Sanki son 30 yıl hiç yaşanmamış gibi davranıyorlar. Rus kültürüne ait şeylerin silinmesinin geriye dönük bir anti komünist histeri olduğunu da düşünebiliriz.”

''Ukrayna’da Naziler yok'tan, 'Evet var ama belki de o kadar da kötü değildi’ye gelmeleri bir hafta sürdü'

Avrupa medyasının ‘hayır, Ukrayna’da Naziler yok’tan, ‘evet var ama belki de Naziler o kadar da kötü bir şey değildir’e gelmelerinin bir hafta sürdüğüne dikkat çeken Çete, bu meselenin dönüp dolaşıp tüm kıtayı hapsedebileceğine vurgu yaptı. Çete "Anti komünizm ve Rus-Sovyet düşmanlığıyla el ele giden Nazizim övgüsü aynı zamanda Avrupa’da olası bir halk kıpırdamasının üzerinde duran bir kılıç" vurgusu yaptı:
“Bugün Hristiyan Demokratlar’ın Berlin’deki Ernst Thälmann heykelini yıkma önerisi vermeleri... Ernst Thälmann, Almanya Komünist Partisi lideriydi. Bunun Rusya ile ne ilgisi var? Ama Sovyetler Birliği’ni destekleyen bir adam olduğu için Naziler tarafından katledilmiş olmasına rağmen Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı gerekçe gösterilerek bu anıtın kaldırılmasını istiyorlar. Bir Alman Partisi'ne bunun nasıl bir faydası olacak diye düşündüğümüz zaman çok irrasyonel bir şey. Avrupa medyasının ‘Hayır, Ukrayna’da Naziler yok’tan ‘Evet var ama belki de Naziler o kadar da kötü bir şey değildir’e gelmeleri bir hafta sürdü. İkisi arasında fark var. Batı medyasının tercih olarak Ukrayna’da Azak taburu Neo-Nazi’dir, ABD’de belgeli evraklarıyla birlikte ‘Biz destek veriyoruz ama bu adamlar açıklar Nazilik yapıyor’ diyorlardı. Bunları silmediler aslında arşivlerinde duruyor. İlk hafta bunu reddettiler. Nazi yok dediler, Zelenskiy Yahudi, nasıl Nazileri destekleyebilir dediler. Ama ikinci haftadan itibaren 'Nazilik o kadar da kötü bir şey değildir belki, zamanında Sovyetlere karşı savaştılar' dediler. Banderistler ya da bütün Doğu Avrupa’daki Polonya’ya kadar yaygın bir anti komünist Nazi sevdalısı bir taban var, Rus düşmanlığıyla birleşti. Avrupa’nın içerisinde başka bir durumla karşı karşıya kalabiliriz demiştim. ABD’nin stratejisine sarılmak zorunda kalan Avrupa’nın bir süre sonra çatlayabileceğini söylemiştim. Anti komünizm ve Rus-Sovyet düşmanlığıyla el ele giden Nazizim övgüsü aynı zamanda Avrupa’da olası bir halk kıpırdamasının üzerinde duran bir kılıç. Devlet aygıtının aynı zamanda kültürel anti-komünist histeriyle birlikte mızrağının sivriltip Avrupa halklarına karşı kullanabileceklerini de düşünüyorum.”
Vladimir Putin - Sputnik Türkiye, 1920, 25.03.2022
Ukrayna krizi
Putin, Rus kültürüne yönelik yasakları, Nazi Almanyası’nda kitapların yakılmasına benzetti
Haber akışı
0
Tartışmaya katılmak için
giriş yapın ya da kayıt olun
loader
Sohbetler
Заголовок открываемого материала