https://anlatilaninotesi.com.tr/20220414/tarim-isletmecisi-biz-uretiyoruz-ve-zarar-ediyoruz-urunun-yolculugu-sirasinda-fiyat-artiyor-1055558187.html
Tarım işletmecisi: Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz, ürünün yolculuğu sırasında fiyat artıyor
Tarım işletmecisi: Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz, ürünün yolculuğu sırasında fiyat artıyor
Sputnik Türkiye
Tunca Koyun İşletmecisi Ulvi Murat Tunca, “Biz süt üretiyoruz ve zarar ediyoruz şu anda. 5 lira 70 kuruşa satabiliyoruz. Bundan sonraki silsilede bunun nasıl... 14.04.2022, Sputnik Türkiye
2022-04-14T13:57+0300
2022-04-14T13:57+0300
2022-04-14T13:57+0300
anlat bana
türkiye
et ve süt kurumu (esk)
tarım
hayvancılık
ulvi murat tunca
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e6/04/0e/1055558162_29:0:1273:700_1920x0_80_0_0_153344ef7bf6b2fb0174c511dcfcf2c6.jpg
Tarım işletmecisi: Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz, ürünün yolculuğu sırasında fiyat artıyor 13.04.2022 ANLAT BANA
Sputnik Türkiye
Tarım işletmecisi: Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz, ürünün yolculuğu sırasında fiyat artıyor 13.04.2022 ANLAT BANA
Radyo Sputnik’te yayınlanan Meliha Okur’la Anlat Bana programına konuk olan veteriner hekim ve Tunca Koyun İşletmecisi Ulvi Murat Tunca, tarım ve hayvancılıkta yaşanılan temel sorunları değerlendirdi.Et ve Süt Kurumu, kesimi ve satışı yapılan sığırlar için yetiştiricilere sığır başına 2 bin 500 lira ödeme yapılmasını değerlendiren Tunca, “Verilen destek başlangıç için olumlu etki yapar ancak besiciliğin temeli erkek materyal; yani buzağıyı ve danayı bulabilmek. Şu anda et fiyatlarına bağlı olarak, piyasada dana fiyatlarında hızlı bir yükseliş var. Burada eğer destek verilecekse süt inekçiliğine verilmesi gerekiyor ki, besicinin ihtiyacı olan erkek danayı süt işletmeleri yetiştirebilsin. Böylece Türkiye’nin ihtiyacı olan et sağlanabilsin. Yani burada; anne yoksa dana yok, dana yoksa besici yok. Eti sağlamanın yöntemi budur. Besiciye bir destek vermek istiyoruz, ancak besici diyor ki, ‘ben yetiştirmek üzere pazarda erkek dana bulamıyorum.’ Bu sefer yurtdışı pazarına açılıyoruz. Yani yurt dışındaki hayvanları Türkiye’ye ithal ediyoruz. Böyle olduğu zaman iç piyasadaki Hasan’ın kazanması yerine yurt dışındaki Hans kazanıyor. Bizim öncelikle iç piyasadaki süt işletmelerimizin desteklenmesi ve bu işletmelerde Türkiye’nin ihtiyacı olan erkek dana ve damızlık buzağılarımızın yetişmesi gerekiyor. Yani önce anne desteklenecek, bu anne, işletmelerde yavru, yani buzağılarımızı doğuracak. Bunların erkekleri de Türkiye’nin ihtiyacı olan et materyali olarak besiye girecek. Besicinin desteklenmesi gereken uygun fiyatlı girdilisi olan besi danasına ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.‘Dönüm üzerinden mısır desteğimiz olsa da soyada desteğimiz yok’Türkiye’de neden yeterlı soya ve mısırın ekilemediği sorusuna yanıt arayan Tunca, “Dönüm üzerinden mısır desteğimiz olsa da soyada desteğimiz yok. Soya, 42 ile 48 arasında protein içeren, fasulyegillerden, başta süt inekçiliği olmak üzere hayvancılıkta yoğun kullanılan bir hammadde. Mısır da aynı şekilde öneme sahip. Bunlarda ülkemizin kendi liderliğini oluşturması gerekiyor. Eğer bu ürünleri desteklemezsek, bu ürünlerin fabrikaya girişini destekleyerek yemi ucuzlatmıyorsak eğer yem fiyatlarını düşüremezler” sözlerini dile getirdi.‘Biz yüksek kâr elde etmediğimize göre sanırım sanayici yüksek kârla çalışıyor’Süt fiyatlarındaki artışın da ele alındığı programda, üreticinin de tüketicinin de dert yandığı vurgulanırken Tunca, “Fabrikaya ulaşıncaya kadar bir maliyeti var. Bizde bir soğutma, transfer maliyeti var. Sonra fabrikada işleme, kutulama, market ve rafta son tüketiciye ulaşıyor. Bizden çıkışı belli. Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz şu anda. 5 lira 70 kuruşa satabiliyoruz. Bundan sonraki silsilede bunun nasıl fiyatlandığına bakılması gerekiyor. Sanırım yolculuğu sırasında fiyat artıyor. Biz yüksek kâr elde etmediğimize göre sanırım sanayici yüksek kârla çalışıyor. Resmi kayıtlarda ülkemizde 10 milyon ton kayıtlı süt gözüküyor. Ancak diğer süt pazarına giren sütlerle beraber 18.5 milyon ton sütümüz var. Hayvancılık sektörünün içine girmek isteyen birçok yatırımcı ortaya çıktı. Sohbet ortamlarında bize ‘hayvancılık nasıl, koyunculuk nasıl, inekçilik nasıl’ diye soruyorlar. Ben kendilerine ‘çizmeyi kim giyecek’ diye soruyorum. Onlara, ‘çizmeyi kimin giyeceğini söylerseniz, bu işin sizin tarafınızdan yapılıp yapılamayacağını oturup konuşalım’ diyebilirim. Eğer siz lüks arabalarla gelip, hayvanları uzaktan sevip gideceksiniz süt işletmeciliği, koyunculuk zor gelir. Düşündüğünüz gibi kolay değil” ifadelerini kullandı.
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rosiya Segodnya“
2022
Meliha Okur
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e5/0c/11/1051867473_268:0:1334:1066_100x100_80_0_0_2f0b7f56392bc96e5f71d23a99d15773.jpg
Meliha Okur
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e5/0c/11/1051867473_268:0:1334:1066_100x100_80_0_0_2f0b7f56392bc96e5f71d23a99d15773.jpg
SON HABERLER
tr_TR
Sputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rosiya Segodnya“
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e6/04/0e/1055558162_184:0:1117:700_1920x0_80_0_0_4f2205f46ce471ec958576e09f36a2af.jpgSputnik Türkiye
feedback.tr@sputniknews.com
+74956456601
MIA „Rosiya Segodnya“
Meliha Okur
https://cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr/img/07e5/0c/11/1051867473_268:0:1334:1066_100x100_80_0_0_2f0b7f56392bc96e5f71d23a99d15773.jpg
türkiye, et ve süt kurumu (esk), tarım, hayvancılık, ulvi murat tunca, аудио
türkiye, et ve süt kurumu (esk), tarım, hayvancılık, ulvi murat tunca, аудио
Tarım işletmecisi: Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz, ürünün yolculuğu sırasında fiyat artıyor
Tunca Koyun İşletmecisi Ulvi Murat Tunca, “Biz süt üretiyoruz ve zarar ediyoruz şu anda. 5 lira 70 kuruşa satabiliyoruz. Bundan sonraki silsilede bunun nasıl fiyatlandığına bakılması gerekiyor. Biz yüksek kâr elde etmediğimize göre sanırım sanayici yüksek kârla çalışıyor” dedi.
Radyo Sputnik’te yayınlanan Meliha Okur’la Anlat Bana programına konuk olan veteriner hekim ve Tunca Koyun İşletmecisi Ulvi Murat Tunca, tarım ve hayvancılıkta yaşanılan temel sorunları değerlendirdi.
Et ve Süt Kurumu, kesimi ve satışı yapılan sığırlar için yetiştiricilere sığır başına 2 bin 500 lira ödeme yapılmasını değerlendiren Tunca, “Verilen destek başlangıç için olumlu etki yapar ancak besiciliğin temeli erkek materyal; yani buzağıyı ve danayı bulabilmek. Şu anda et fiyatlarına bağlı olarak, piyasada dana fiyatlarında hızlı bir yükseliş var. Burada eğer destek verilecekse süt inekçiliğine verilmesi gerekiyor ki, besicinin ihtiyacı olan erkek danayı süt işletmeleri yetiştirebilsin. Böylece Türkiye’nin ihtiyacı olan et sağlanabilsin. Yani burada; anne yoksa dana yok, dana yoksa besici yok. Eti sağlamanın yöntemi budur. Besiciye bir destek vermek istiyoruz, ancak besici diyor ki, ‘ben yetiştirmek üzere pazarda erkek dana bulamıyorum.’ Bu sefer yurtdışı pazarına açılıyoruz. Yani yurt dışındaki hayvanları Türkiye’ye ithal ediyoruz. Böyle olduğu zaman iç piyasadaki Hasan’ın kazanması yerine yurt dışındaki Hans kazanıyor. Bizim öncelikle iç piyasadaki süt işletmelerimizin desteklenmesi ve bu işletmelerde Türkiye’nin ihtiyacı olan erkek dana ve damızlık buzağılarımızın yetişmesi gerekiyor. Yani önce anne desteklenecek, bu anne, işletmelerde yavru, yani buzağılarımızı doğuracak. Bunların erkekleri de Türkiye’nin ihtiyacı olan et materyali olarak besiye girecek. Besicinin desteklenmesi gereken uygun fiyatlı girdilisi olan besi danasına ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
‘Dönüm üzerinden mısır desteğimiz olsa da soyada desteğimiz yok’
Türkiye’de neden yeterlı soya ve mısırın ekilemediği sorusuna yanıt arayan Tunca, “Dönüm üzerinden mısır desteğimiz olsa da soyada desteğimiz yok. Soya, 42 ile 48 arasında protein içeren, fasulyegillerden, başta süt inekçiliği olmak üzere hayvancılıkta yoğun kullanılan bir hammadde. Mısır da aynı şekilde öneme sahip. Bunlarda ülkemizin kendi liderliğini oluşturması gerekiyor. Eğer bu ürünleri desteklemezsek, bu ürünlerin fabrikaya girişini destekleyerek yemi ucuzlatmıyorsak eğer yem fiyatlarını düşüremezler” sözlerini dile getirdi.
‘Biz yüksek kâr elde etmediğimize göre sanırım sanayici yüksek kârla çalışıyor’
Süt fiyatlarındaki artışın da ele alındığı programda, üreticinin de tüketicinin de dert yandığı vurgulanırken Tunca, “Fabrikaya ulaşıncaya kadar bir maliyeti var. Bizde bir soğutma, transfer maliyeti var. Sonra fabrikada işleme, kutulama, market ve rafta son tüketiciye ulaşıyor. Bizden çıkışı belli. Biz üretiyoruz ve zarar ediyoruz şu anda. 5 lira 70 kuruşa satabiliyoruz. Bundan sonraki silsilede bunun nasıl fiyatlandığına bakılması gerekiyor. Sanırım yolculuğu sırasında fiyat artıyor. Biz yüksek kâr elde etmediğimize göre sanırım sanayici yüksek kârla çalışıyor. Resmi kayıtlarda ülkemizde 10 milyon ton kayıtlı süt gözüküyor. Ancak diğer süt pazarına giren sütlerle beraber 18.5 milyon ton sütümüz var. Hayvancılık sektörünün içine girmek isteyen birçok yatırımcı ortaya çıktı. Sohbet ortamlarında bize ‘hayvancılık nasıl, koyunculuk nasıl, inekçilik nasıl’ diye soruyorlar. Ben kendilerine ‘çizmeyi kim giyecek’ diye soruyorum. Onlara, ‘çizmeyi kimin giyeceğini söylerseniz, bu işin sizin tarafınızdan yapılıp yapılamayacağını oturup konuşalım’ diyebilirim. Eğer siz lüks arabalarla gelip, hayvanları uzaktan sevip gideceksiniz süt işletmeciliği, koyunculuk zor gelir. Düşündüğünüz gibi kolay değil” ifadelerini kullandı.