İran ve Hizbullah terör tehdidinden terör düşmanlığına 'terfi etti'

ABD Ulusal İstihbarat Direktörü James Clapper’ın Senato’ya sunduğu yıllık raporda yer verilen ‘terör tehdidi’ listesinde, İran ve Hizbullah’ın olmaması şaşırttı. Aksine, terör örgütlerine karşı verdikleri mücadeleye vurgu yapılması da dikkatlerden kaçmadı.

Senato’ya sunulduktan sonra basınla paylaşılan 26 Şubat tarihli ‘ABD İstihbarat Toplulukları Dünya Genelinde Tehdit Değerlendirmesi’ raporunda, daha önceki yıllarda terör tehdidi olarak nitelendirilen İran ve Hizbullah bu kez ‘bu kategorinin dışında kaldı.’ Üstüne üstlük İran’ın, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) gibi yükselişteki aşırıcı Sünni örgütlerle mücadelede büyük rol oynadığı vurgulandı:

“IŞİD’in yükselişi İran’ın bölgesel ittifaklarını ve çıkarlarını tehdit eden Sünni aşırılıkçıları geriletmek üzere daha fazla kaynak ayırmasına yol açtı. İran güvenlik güçleri Bağdat ve Şam’a silah, danışman, finansman ve doğrudan savaş gücünü de içeren güçlü bir askeri destek sundu.”

HİZBULLAH ADI YALNIZCA BİR KEZ GEÇİYOR

Öte yandan İran aynı raporda siber tehditler, bölgesel tehditler ile kitle imha silahları ve silahların yayılması başlıkları altında ABD çıkarlarına yönelik tehdit olarak anılmaya devam etti. Hizbullah’tan ise sadece ‘Lübnan’da IŞİD’le giriştiği mücadelesi’ üzerinden bahsedildi.