EKSEN

'Türk-Amerikan ilişkilerinde bir nikah tazeleme söz konusu ama NATO zirvesi fazla abartılmamalı'

Prof. Bağcı, Biden-Erdoğan zirvesinde ABD ile ilişkilerde ‘nikah tazelemesi’ bekliyor. Karadeniz ve Orta Asya jeopolitiğine atıf yapan Bağcı'ya göre Biden Türkiye'ye karşı ABD stratejik aklının gereğini yapacak. Türkiye'nin bölgede ekonomik çıkarlarını öne alması gerektiğini belirten Bağcı'ya göre 'ümmet bir şeyler bekliyor' tavrının karşılığı yok.
Sitede oku
Türk dış politikası, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden'ın NATO zirvesi vesilesiyle 14 Haziran'daki görüşmesine odaklandı. Türk-Amerikan ilişkilerinin bagajı yüklü. Türkiye'nin Rusya'dan aldığı füze savunma sistemlerinden Suriye ve Doğu Akdeniz'e uzanan pek çok gündem bulunuyor. Erdoğan, Biden'la 20 Ocak'ta yemin ederek göreve başladıktan aylar sonra 23 Nisan'da görüşmüşken, NATO zirvesi vesilesiyle yapılacak görüşme öncesinde ABD'den Ankara'ya diplomasi trafiği de hızlandı. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Wendy Sherman ile BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield Türkiye'yi ziyaret etti.
Görüşme öncesi durumu ODTÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Dış Politika Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Bağcı ile konuştuk.
Prof. Hüseyin Bağcı’ya göre, 14 Haziran’da yapılacak görüşmede bir dönüm noktası yaşanmayacak ancak 'nikah tazelenecek'.  ABD’nin Türkiye’yi dış politikadan soyutlamama çabasında olduğunu belirten Bağcı, iki ülkenin de birbirlerine yaklaşımının önceki dönemden farklı olacağı görüşünde. Ukrayna ve Karadeniz politikalarının önemine atıfta bulunan Bağcı, diğer yandan Orta Asya'ya yönelik perspektife atıfta bulundu. Bağcı'ya göre, Biden da Amerikan stratejik aklının üst stratejisinin gereklerini yerine getirerek çıkar tanımlamalarına gidecek:

'Türkiye’nin de ABD’ye ihtiyacı var'

Türkiye’nin S-400’ler konusunda ABD'ye öneri paketiyle gittiği, bu sistemler konuşlandırılacağı yerler ve kullanım biçimleriyle ilgili tartışmaların sürdüğünü söyleyen Bağcı, diğer yandan Halkbank davasının devam ettiği ve ilişkiler açısından Sedat Peker vakasının da işin içine girdiğini belirtti. Ankara'nın AB ile ilişkileri olumsu seyrederken, Ukrayna üzerinden Rusya ile gerilimler yaşandığını anımsatan Prof. Bağcı, Ankara'nın ABD'ye olan ihtiyacına dikkat çekti:

‘NATO zirvesi, Türk-Amerikan ilişkileri açısından bakıldığında çok fazla abartılmamalı ama çok da küçümsenmemeli’

'Suriye için Türkiye yeni baştan takkeyi önüne koyup düşünmek zorunda'

Prof. Bağcı'ya göre ABD ile 'nikah tazelemenin' Suriye ayağının bulunması kaçınılmaz. ABD'nin SDG'ye yardımlarına yeni bütçede de yer verdiğini anımsatan Bağcı, Suriye'nin kuzeyi konusundaki anlaşmazlık noktalarının öteleneceğine dair görüşleri aktardı. Diğer yandan İdlib sorunun devam ettiğini ve göç meselesinin Türkiye içinde ağırlaştığını anımsatan Bağcı, Şam ile uzlaşma halinde Suriye'nin kuzeyindeki demografik dengenin sağlanması olasılığına atıfta bulundu. Bağcı'ya göre Suriye, Türk dış politikası için karmaşık bir denklem yaratıyor:

'Mısır ve Suriye ile ilişkileri rayına oturtmak Türkiye'yi rahatlatır'

Prof. Bağcı, dış politikada Doğu Akdeniz'de oluşan dengeler ortadayken, özellikle Mısır konusunda el Sisi karşıtlığında ısrar etmenin mantığı kalmamış durumda. Bağcı, özellikle Mısır ve Suriye ile ilişkilerin rayına oturtulmasının Türkiye'yi ekonomik açıdan rahatlatacağını savundu:

'Ümmet bizden bir şeyler bekliyor’ açıklaması gündelik uygulanan politikaya uymuyor'

Prof. Bağcı, Türk dış politikasının Gazze'deki çatışmalarda Filistinli Arapların yanında yer almasına karşılık bunun İsrail ile ekonomik ilişkilerini etkilemediğini anımsattı. Arapların da İsrail İbrahim/Abraham anlaşmalarıyla normalleşme girişimlerine atıf yapan Bağcı, Filistin meselesinin çözümünün Türkiye'nin işi olmadığını dile getirdi. Türkiye'de ‘ümmet bizden bir şeyler bekliyor’ yaklaşımını doğru bulmayan Bağcı, bunun gerçek hayatta karşılığı olmadığını belirterek Ankara'nın Filistinlilere karşı insani olarak elinden geleni yapması gerektiğini söyledi:
Yorum yaz