Ana akım siyasi akımların ve entelektüel kesimin borç anlaşmasını ve kemer sıkma politikalarını desteklediği Yunanistan'da iki kesim Aleksis Çipras hükümetinin ve muhalefetteki büyük partilerin ‘Avrupa seçimi'ne sırtlarını dönmüş durumda. Radikal sol örgütlerle beraber SYRIZA içerisindeki muhalif hareket, Yunanistan Komünist Partisi (KKE) ve ANTARSIA Hareketi yeni kemer sıkma önlemlerini yerden yere vuruyor. Yeni borç anlaşmasını kendi perspektifinden desteklemeyen ve eleştiri yağmuruna tutan bir diğer siyasi oluşum da Altın Şafak Partisi.
ALTIN ŞAFAK DİMDİK AYAKTA
Altın Şafak 2014'te yoğun polis ve savcı kovuşturmalarıyla karşıya kaldı. Parti liderliği, birçok milletvekili ve üyesi tutuklanıp uzun süre hapiste kaldı. Tutuklanan Altın Şafak üyeleri savcıların yeterli delil bulamaması nedeniyle birkaç ay önce serbest bırakılmaya başladı. Bu gelişme Yunanistan'daki erken milletvekilliği seçimlerine ve borç anlaşması müzakerelerine denk geldi. Yeni siyasi ortamdan faydalanan Altın Şafak bu süre zarfında Yunanistan toplumunda yeni bir sinerji yaratmayı başardı. Tüm baskılara ve kovuşturmalara rağmen 25 Ocak seçimlerinde parti meclisteki üçüncülüğünü, Potami'ye kaptırmadı.
ALTIN ŞAFAK'IN ‘ALTIN FIRSAT'I ÇİPRAS'IN ‘U DÖNÜŞLERİ'
Çipras hükümetinin 13 Temmuz'da yeni borç anlaşmasına ‘evet' demesiyle beraber Altın Şafak'ın sesi Atina'nın siyasi çevrelerinde bir kez daha gür bir şekilde işitilmeye başladı. Yunanistan'ı ilgilendiren birçok konuda şekillendirdiği milliyetçi siyasi çizgisiyle Altın Şafak yeni dönemde oy oranlarını arttırmayı, çift haneli rakamlara ulaşmayı hedefliyor.
Altın Şafak, Çipras'ın yeni ‘u dönüşlerini' deyim yerindeyse ‘altın bir fırsat' olarak ele alıyor. Ana akım muhalefet partilerin giderek gözden düştüğü, SYRIZA'nın borç anlaşması babında bölündüğü ve büyük bir krizin içerisine düştüğü bir ortamda Altın Şafak, Yunan toplumunun önüne iktidar alternatifi olarak çıkmayı hedefliyor.
Yeni süreçte ‘gerçek muhalefet' şiarıyla hareket eden Altın Şafak, SYRIZA- ANEL koalisyonuna yönelttiği eleştirinin dozunu günden güne yükseltmeye başladı.
HEDEFTE TÜRKİYE VE KIBRIS VAR
"Aleksis Çipras, Yunanistan'ın fethini arzulayan kreditörlerin Truva Atına dönüştü." Bu radikal söylem Altın Şafak'ın önde gelen simalarından, milletvekili İlias Kasidiaris'e ait. Atina'da birkaç gün önce Yunan medyasının ve Sputnik'in mikrofonlarına konuşan Kasidiaris şunları vurguladı: "SYRIZA'nın imzaladığı yeni, solcu kredi anlaşması bugüne dek hayata geçirilen anlaşmaların en kötüsü. Halkımız evlerinin haczi ve bankalarda büyük bir krizle karşı karşıya. Seçimlerden önce Altın Şafak halkımızı uyarmıştı."
Yeni dönemde Altın Şafak sesini sadece Yunanistan'ın karşı karşıya kalmış olduğu kriz için yükseltmiyor. Partinin liderliğinden Sputnik'e ulaşan yeni bir bilgi Altın Şafak'ın Kıbrıs'taki son gelişmeleri büyük bir ilgiyle ve yakından takip ettiğini gösteriyor. Türkiye'yi ‘Helenizmi tehdit eden bir düşman ülke' olarak ele alan Altın Şafak yakın zamanda Kıbrıs'ın yeni bir Annan Planı ile karşı karşıya kalacağı varsayımı ile hareket ediyor. ‘Kıbrıs satılıyor' siyasi ajitasyonu ile milliyetçi seçmene seslenen Altın Şafak, Türk-Yunan ilişkileri ve Kıbrıs babında da sesini giderek yükseltmeye başlamış durumda.
‘HELENLER DİRENİN!'
"Ne yazık ki Kıbrıs Helenizmi'nin 2004'te söylemiş olduğu ‘Hayır' iradesine saygı duyulmuyor. Kıbrıs Helenizmi bu seçimiyle yeni bir yol göstermişti." Sputnik'e ulaşan bu imzasız mesajın devamında Altın Şafak şunları vurguluyor: "Her defasında belirttiğimiz üzere halkımız bu durum karşısında sesini yükseltmeli. Kıbrıs'ın ve tarihi haklarımızın kurtuluşu bize bağlı. Hükümet vatan toprağını terk etmeye kararlı. Helenler direnin!"
