‘BREXIT KARARININ ARDINDAN AB’Yİ CİDDİ SORUNLAR BEKLİYOR’
Brexit kararının İngiltere için olduğu gibi Avrupa Birliği için de sonuçları olacağını belirten Bajatoviç “Referendum İngiltere toplumunda bir bölünme meydana getirdi, bu kararın en temel sonucu. İngiltere’nin ayrılık kararının ardından AB’yi ciddi sorunlar bekliyor. Artık AB’nin son derece bürokratik bir yapı olarak faaliyet gösteremeyeceği kesin ve bu bence en büyük sorun. Avrupa ekonomik aktivitelerinde düşüş yaşayacak, Euro’nun geleceği de ayrı bir mesele. Ayrıca diğer ülkelerin de Birlik’te kalıp kalmayacağı, bunun için koşullarının ne olacağı konusu da söz konusu” ifadelerini kullandı.
‘SIRBİSTAN ABD VE RUSYA İLE DİYALOG KURMALI’
Bajatoviç açıklamalarına şöyle devam etti:
“Sırbistan’ın geleceğinden söz edecek olursak, bence Brüksel ve Berlin’le değil Moskova ve Washington’la diyalog kurulmalı. Zira Almanya, bölgesel bir güç, küresel değil. Bu nedenle Brüksel’le de konuşarak Sırbistan’ın bütünlüğü ve ulusal çıkarlarıyla ilgili konuları çözemeyiz. Moskova ve Washington’da neler oluyor ona bakılmalı. AB’nin geleceği bir çok faktöre bağlı. AB büyüyen BRICS, ŞİÖ gibi ekonomik yapılara karşı düelloda giderek yenilgiye uğruyor. İran’ın da ŞİO’ye girmesi bekleniyor. Enerji ve finans alanındaki tablo değişecek, yeni bir döviz sepeti hazırlanıyor, dolar artık yegâne para birimi olmayacak, bu da dünya için Berlin Duvarı’nın çöküşünden daha ciddi bir sonuç.”
Bajatoviç, ayrıca Sırbistan’ın toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını, ulusal çıkarlarını koruması gerektiğini, bunun ekonomik gelişmeden daha önemli olduğunu ifade etti.
Bajatoviç 2014 yılında iptal edilen Güney Akımı projesinin de kesinlikle gerçekleşeceğini düşündüğünü söyledi. Bajatoviç “Güney Akımı kesinlikle bir şekilde gerçekleştirilecek. 2035 yılında kadar Avrupa’da üretimin düşüşü nedeniyle, fazladan 150 milyar metre küp gaz gerekecek, bu miktar Rusya’nın sağladığı hacimle kıyaslanabilir bir miktar. Olay barışa doğru gidiyor. Yaptırımlar, Suriye’deki kriz, NATO’nun Rusya sınırına yakınlaşması… Bütün bunların nihayetinde bir teraziye, dengeye kavuşacağına, ekonomik çıkarların siyasi çıkarların önüne geçeceği bir anın geleceğine inanıyorum.”