Sputnik'e konuşan Rusya Plehanov Ekonomi Üniversitesi öğretim üyesi ve emekli askerlerin haklarını savunan bir kuruluş olan Ofitserı Rossii'nin danışma kurulu üyesi olan Doç. Aleksandr Perenciyev, "Yüksek Mahkeme, bu kararla çeşitli ülkelerde biraz farklılık gösteren aşırılık yanlısı örgütlerin ve suç örgütlerinin listesini oluşturma sorununu çözüyor. Bu, sırf söz konusu örgütün terör örgütü olarak tanınması için alınan bir karar değil. Yüksek Mahkeme, diğer ülkelere Hayat Tahrir el-Şam'ı terör örgütü ilan etmeleri için bir sinyal gönderdi. Bu, terörle mücadeleye yönelik uluslararası çabaların koordinasyonu için çok gerekli" dedi.
"Hayat Tahrir el-Şam'ın statüsünün resmi olarak tanınması ihtiyacı doğmuştu. Zira bazı terör örgütleri, kendilerini demokratik ve muhalif güçler olarak lanse ediyor" diye devam eden Perenciyev, bunun da uluslararası toplumun bir kısmında kafa karışıklığına neden olduğunun altını çizdi.
Rus uzman, Hayat Tahrir el-Şam'ın El Nusra Cephesi'nin bir kolu olarak kurulduğunu, Nusra'nın da El Kaide'nin bir kolu olduğunu anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu örgütün militanları, Rus askerlere ve Suriye ordusuna karşı savaşıyor. Ayrıca bu örgüt, Kuzey Kafkasya ve Orta Asya'da faaliyet yürüten militanlarla irtibat kurmaya çalışıyor."
Rusya Başsavcılığı, Heyet Tahrir el-Şam'ı terör örgütü ilan etmişti ve örgütün Rusya topraklarındaki faaliyetlerini yasaklamıştı.
Heyet Tahrir el-Şam, daha önce Birleşmiş Milletler tarafından da terör örgütleri listesine koyulmuştu.
