'CILIZ SESLER AB DEĞERLERİ İLE ÖRTÜŞMÜYOR'
15 Temmuz darbe girişiminin sadece Türkiye tarihinde değil, ülkenin AB ile ilişkilerinde de bir dönüm noktası olduğuna değinen Çelik, 240 masum kişinin hayatını kaybettiği, tam üye adayı bir ülkenin demokrasisine en büyük tehdit olan darbe girişimine karşı çıkan cılız seslerin, "AB'nin temel prensipleri olan demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi değerlere olan bağlılığı konusunda ciddi soru işaretleri ortaya çıkardığını" vurguladı.
'AB, TÜRK HALKININ GÜVENİNİ TEKRAR KAZANMAK İÇİN BAZI ADIMLAR ATMALI'
AB'nin Türk halkının güvenini kazanmak için atması gereken adımlar olduğuna değinen Çelik, "Kanlı darbe girişimi sonrası Türk halkının, AB yöneticilerinden beklediği desteği göremediğini" kaydetti. Batı'dan gelen her kısık sesli kınamaya uzun bir şartlar ve bahaneler listesinin eklenmesini şaşırtıcı bulduğunu belirten Bakan Çelik, "Bu açıklamalar nedeniyle 15 Temmuz'a tarafsız bir şekilde bakan herhangi bir kişinin, gerçek suçluların darbeciler değil, onların katlettiği insanların olduğu inancına kolayca kapılacağını" ifade etti.
Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Le Figaro'da yayımlanan makalem: https://t.co/FH6XdAD2hO
— Ömer Çelik (@omerrcelik) 8 Eylül 2016
"AB'nin kendi temel prensipleriyle ters düşmesinin yeni bir durum olmadığına" işaret eden Çelik, 2013 Mısır darbesinden birkaç gün sonra, AB yöneticilerinin Kahire'de General Sissi'yi ziyaret etmek için telaşlanmasını örnek gösterdi. Çelik, AB'nin bu tavrının 2000'li yıllardan sonra ortaya çıkan endişeli durumun bir göstergesi olduğuna değinerek, Avrupa kıtasının popülist, soyutlayıcı ve yabancı düşmanı politikaların kurbanı olduğunu kaydetti. Çelik, Avrupalıların gerçek sorunlarına eğilmek yerine Türkiye'yi eleştirmeyi tercih ettiğine dikkati çekti.
'TÜRKİYE, AVRUPA'NIN GÜVENLİĞİ İÇİN ÇALIŞIYOR'
Türkiye'nin Avrupa'nın güvenliğine de katkıda bulunduğunu anlatan Bakan Çelik, yabancı savaşçılar sorununda Türkiye'nin AB ile işbirliği yaptığını, içlerinde çok sayıda Avrupalının olduğu 50 binden fazla kişinin Türkiye'ye girişinin yasaklandığını hatırlattı. Çelik, barbar saldırılara karışanlar da dahil bu kişiler hakkında Avrupalı yetkililere uyarılarda bulunduklarını vurguladı.
'MÜNASEBETSİZ TAVIRLAR BİZİ HEDEFİMİZDEN DÖNDÜREMEZ'
Bakan Çelik, çok sayıda AB yöneticisi Türk hükümetine saldırmayı tercih etse de tavırlarında bir değişiklik olmadığının altını çizerek, "AB üyeliği Türkiye için hala stratejik bir hedeftir, ne çifte standartlı politikalar ne de münasebetsiz tavırlar bizi bu hedeften döndüremeyecek" ifadelerini kullandı.
15 Temmuz sonrası AB ülkelerinde Türkiye hakkında ortaya çıkan tartışmaların mahiyetine dikkati çeken Çelik, makalesine okuyucuya, popülizme karşı liderlik, ayrımcılığa karşı hoşgörü, güncel ve kısa süreli çıkarlara karşı prensipler ve aşırıcılığa karşı sağduyu çağrısı ile son verdi.