Haberin basın ve kamuoyuna yansımasından günler sonra yazılı açıklama yapan Säpo, aşırılık yanlısı çevrelerin güçlenmelerini engellemek için çalışmalarını yoğunlaştırdığını duyurdu.
Açıklamada, "İsveç vatandaşı olmayıp ülkenin güvenliğine tehdit oluşturan bireylerin İsveç'te kalmalarını engellemek Säpo'nun görevidir" ifadeleri kullanıldı. Bu açıklamanın ardından Västerås ilinde Fekri Hamad ve Umeå ilinde Hussein Al-Jibury adlı imamlar da gözaltına alındı.
Abo Raad'ın gözaltına alınmasından sonra Fekri Hamad, yakın arkadaşı Raad'ın tutuklanmasını protesto için bir kampanya başlatmıştı. Sosyal medyada ve Cuma hutbesinde tutuklanmanın protesto edilmesi çağrısı yapmış ve Raad'ın tutuklanmasına sesiz kalan Gävle'deki İslami dernekleri korkaklıkla suçlamıştı.
Gävle ilindeki Al-Rashideen Camisi İmamı Raad, 2015 yılından beri Selefi görüşleri yaygınlaştırmak ve IŞİD'e destek vermekle suçlanıyordu. Raad'ın Musul'un IŞİD tarafından işgal edilmesinden sonra sosyal medya hesabından IŞİD'ı kutladığı ve maddi yardımda bulunulmasını istediği bilgileri medyada yer almıştı.
Expressen gazetesinde yer alan bilgilere göre Säpo, 23 yıldan beri İsveç'te yaşayan 53 yaşındaki Raad'ın İsveç'in güvenliğine yönelik bir acil tehdit oluşturduğunu ve Irak'a geri gönderilmesini istiyor.
İsveç'te Säpo'nun bireyleri ülkenin güvenliğine tehdit olarak gösterip gözaltına alması ve sınır dışı edilmesini istemesi olağan değil. Çünkü Säpo, terör örgütü üyesi olmakla suçladığı kişilere ve kamuoyuna herhangi bir açıklama yapmıyor. Sınır dışı edilenlere neyle suçlandıklarını bildirmiyor.
Yabancılar Yasası gereği gözaltına alınan 3 imamın sınır dışı edilme kararına karşı hükümete itiraz hakları bulunuyor.
Son 10 yıl içinde 17 kişi sınır dışı kararının durdurulması için hükümete başvurdu. Bunlardan bazılarının sınır dışı edilmeleri yaşamlarının riske atılacağı gerekçesiyle durduruldu.
